Rakı sofrası

2.1K 109 13
                                    

"Yaraların iyileşmiş ikizim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Yaraların iyileşmiş ikizim.Keşke bu şekilde olmasaydı Murat.Uyan artık dayanamıyorum!Dayanamıyorum uyan."

Yanaklarımdan akan yaşları silecek kimsemin olmaması ağır geliyordu.

Sürekli kötü insanlarla karşılaşınca artık benim de gücüm kalmamıştı.Hangisiyle uğraşacağımı bilmiyordum!Bir tarafta annemin nefreti,bir tarafta öfkem...Beni içten içe mahvediyordular.Kalbim yokmuş gibi davranan herkesten nefret ediyordum.

"Çok zor lan!Benim yüzleşmekten yorulduğum gerçekleri senin yaşamış olman...Lütfen uyan artık.Yalvarırım,bak gerçekten dayanamıyorum.Nereye kaçacağımı bilmiyorum!Sana olan öfkem dinmiyor!Kendimden nefret ediyorum."

Ya hiç uyanmazsa diye düşünmeye başlamıştım.O zaman ne bok yiyecektim?Hayatımı hem Murat hem de Mert olarak yaşayamazdım.Muratın hemen uyanıp beni bu durumdan kurtarması gerekiyordu.

Annemle yüzleşmeye cesaretim olmadığı için babama gidiyordum.Benim ona ihtiyacım vardı.Babama sarılıp ağlamaya ihtiyacım vardı.On sekiz yaşındayım lan ben!Uğraştığım şeylere bak...

Kardeşimin yaşadığı şeylere bak.Hangi yaşta olursak olalım biz bunu haketmiyoruz.Yanlış kişiye aşık olan Murattı ancak nedense bedelini ikimizde ödüyorduk.Murata değil kendime kızgındım aslında.Hiç doğmaya bilirdim.Zaten benimle aynı yüze sahip biri vardı,ben ne diye doğdum?

"Baba."

"Mert?"

Babama öyle sıkı sarılmıştım ki,adam neye uğradığını şaşırmıştı.Evet,tüm gücümü kaybettim baba.Senin şevkatine,ilgine muhtaçtım ben.

"İyi misin?"

"İyiyim."

Boğazımı temizleyip gülümseyerek babama baktım.Annem sana hiç kötü konuştu mu baba?Bana hiç güzel konuşmuyor da...

"Kıyafet almaya mı geldin?"

"Aslında bu gün izinliyim.Seninle beraber baba oğul gecesi yapalım dedim."

Neden bahsettiğimi anlayınca gülmüştü.Biz babamla rakı gecesi diye bir şey bulduk.Çok işe yarıyor gerçekten.Önümüzde kadeh,kafamızda deli sorular öyle konuşuyorduk işte.Hatta bazen konuşmadan anlıyorduk birbirimizi.

"Kaybettin diye salma kendini.Kaybetmeden kazanman imkansız."

Babamın kadehini doldurup kadehimi masadan aldım.Hepsini kafama dikince babamın çatık kaşlarına bakmıştım.Evet,derdim çok büyüktü baba.

"Mert,sen isminin hakkını veren çocuksun.Böyle düşmek yakışıyor mu sana?"

"Ben annemi özledim."

Babam söylediğime hiç şaşırmamıştı.O da biliyordu,çocuklar en çok anneye hasret duyardı.Komik olan ne biliyor musunuz?Ben annemle aynı evde yaşıyorum ancak yine de hasret duyuyorum.

Muratın yerine geçmem bile annemin beni sevmesini sağlamadı.

"Özlemelisin tabii.Gidip gör diyeceğim ama şimdi kötü bir şey der kalbin kırılır."

"Annem beni neden sevmiyor baba?"

Babam kadehini masaya bırakıp sigara yakmıştı.Anlaşılan mevzu derindi.

"Annen seni değil beni sevmiyor.Seni kendime benzettim diye görmeye gözü yok.Kızacak birini arıyorsan o benim."

"Sana benzediğim için gurur duyuyorum baba."

Sen hep gül baba.Çünkü ben senin için annemden vazgeçerdim.Babamın bana sarılmasını annemin tek güzel lafına değişmezdim.Çünkü benim babam benden asla vazgeçmedi.

"Muratı özlüyor musun peki?"

"Özlüyorum.Murat on beş yaşına girdiğinde telefon numaramı vermiştim ona.Üç yıldır hepinizden gizli konuşuyoruz."

"İ-iyi mi?"

Babam beni kafasıyla onayladığında acıyla gülmüştüm.Öğlen Murata kızdığım için yine kendime nefret etmiştim.Ne anne,ne baba kimse yaralarını görmemişti kardeşimin.Ben hala zavallı gibi onu kıskanmaya devam ediyordum.

Asıl zavallı bendim.Zorbalığa uğrayan kardeşimi kıskandığım için aklımı kaybetmiş olmalıydım.

"Yarın müzik yarışması var.Hadi izlemeye gidelim sana büyük süprizim olacak!"

Yamaçtan gelen mesajı okuyunca gözlerimi devirdim.Bu çocuk gerçekten beni Murat sanıyordu galiba.


Son sınıfHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin