J.Jungkook İle Hayal Et

PERİLİ ŞATO

*Hatırlatma*

Jk: çıkabilirsin.

*Hatırlatma bitmiştir*

"Dediğinde tebessüm etmiştim. Sonunda ya. Evde oturmak çok sıkıcıydı."
.
.
.
*Akşam saat 21:00*

"Yine oflamıştım. Bayan Vien demin aramıştı ve yeni ortakları, ayrıca eski aile dostlarının bizi akşam yemeğine çağırdığını söylemişti. Yeni ortakları dediği Cho Youngwo. Hepimizi akşam yemeğine davet etmişler."

"Yarın hepimiz oraya gidecektik. Yani sadece Jeon ailesi. Ben, Jungkook, Bayan Vien ve bay Jung-ho. Ufff hiç de gitmek istemiyorum. İstemememin sebebi Bayan Vien ile aynı ortamda bulunmak zorunda olmam. Yine otoriter davranacak. Benim de onun gibi fazla disiplinli olmamı isteyecek. Ben bu değilim ve olmam da. Sırf onun yüzünden gitmek istemiyordum."

y/n: Kook, lütfen ben gelmek istemiyorum.

Jk: hayır y/n..

"Dedi giyinirken. İkimizde duş almış ve giyiniyorduk."

y/n: rahatsızlandığımı ve gelemeyeceğimi söylesen olmaz mı?

Jk: neden gelmek istemiyorsun?

"Dedi t-shirt'ini giyerken. Pijamalarımı çoktan giydiğim için koltukta oturmuş onu izliyordum."

y/n: istemiyorum işte. Bensiz git.

Jk: sebebini söyler misin güzelim?

y/n: of... Çünkü orda annen de olacak.

Jk: bunun nesi kötü?

"Dediğinde artık giyinmiş ve yanımda oturmuştu."

y/n: annenin bana karşı olan tavrını biliyorsun.

Jk: zamanla alışacaktır.

y/n: alışmayacak.

"Dedim ve ayağa kalktım."

Jk: abartıyorsun.

y/n: ben mi abartıyorum? Bana nasıl davrandığını ve neler yaptırdığını bilmiyorsun.

"Dediğimde elimi tuttu."

Jk: tamam, biraz disiplinli olabilir.

y/n: biraz mı?

"Bıkkın bir nefes vermiş ve hafif arkaya doğru eğilmişti. Bana bakarken tebessüm etmiş ve bir eliyle bacağına hafif vurmuştu."

Jk: gelmek ister misin?

y/n: evet.

"Dediğimde bacaklarını hafif aralamıştı. Yavaşça tam da kucağına oturmuş ve ellerimi omuzlarına koymuştum. Beni tutmak adına bir elini belime, diğer elini de kalçama koymuştu. Hafif okşarken yüzüme bakmış ve gülümsemişti."

Jk: annem ile konuşacağım.

y/n: zahmet olacak.

Jk: y/n.

"Dedi uyarıcı bakışları ile. Omuz silktim."

y/n: ne var ya? Bana kaçıncı yüzyıldan elbiseler getirip giydiriyor ayrıca verdiği o elbise demeye bin şahit gereken şeylerin içine girmem için korse giydiriyor. Canım çıkıyor ya içinde, sende gördün korsenin darlığını.

Jk: biliyorum, tek sorun bu mu?

y/n: hayır, daha bitmedi. Benden olmak istemediğim biri gibi davranmamı istiyor. Ayrıca benim çocukça davrandığımı ve senin bile buna katlanmak istemediğini söyledi.