J.Jungkook İle Hayal Et

İTİRAF

*Hatırlatma*

"Dedim gülerken."

*Hatırlatma bitmiştir*

"Bir şarkı eşliğinde yolculuğun keyfini çıkarıyorduk."
.
.
.
"Orman yolundan geçerken aniden gelen silah sesi ile birden araba sallanarak durmuştu. Şaşkınca etrafıma bakarken Jungkook bir hızla elini beline koymuş ve silahını çıkarmıştı."

Jk: burada bekle.

"Deyip kapıya yöneldiğinde kolundan tuttum ve olumsuz anlamda başımı salladım."

y/n: gitme, tehlikeli olabilir.

Jk: sakin ol güzelim, bana birşey olmayacak. Sen sadece burada bekle ve arabadan inme.

"Jungkook kapıyı açıp dikkatli bir şekilde çıktıktan sonra silahı tetikte tutarak etrafına bakıyordu. Hiçbir ses yoktu. Tanrı'm sen onu koru."

"Bir süre sonra arabaya doğru geliyordu ki durmuştu. Araba yavaş yavaş inerken etrafa bakmıştım. Kook hafif eğilip tekerlekleri kontrol ettikten sonra doğrulmuş ve birşeyler söylemişti. Galiba küfür ediyordu, duymaya gerek yok."

"Gelip kapıyı açmış ve bindikten sonra bana bakmıştı."

Jk: tüm tekerleri indirmişler. Yapan kişi kimse keskin nişancı olmalı çünkü susturucu takmış ve ortada kimse yok.

y/n: şimdi ne yapacağız?

Jk: diğerlerini arayalım diyeceğim ama burada telefon çekmez. Çıkıp yardım bulmalıyız.

y/n: ya dışarıda hala biri varsa?

Jk: merak etme, birşey olmayacak.

"Deyip arabadan indiğinde bende kapıyı açmış ve inmiştim. Benim de inmem ile bana bakıp kaşlarını çatmıştı. Karanlık olsa da arabanın farları açık olduğu etrafı biraz bile olsa görüyorduk."

Jk: sana ben diyene kadar arabadan inmemeni söyledim.

y/n: ne fark ediyor? Ha arabanın içinde ha dışında. İki kişi olursak daha kolay yardım buluruz.

Jk: her neyse. Yanımdan ayrılma.

"Birlikte yola bakıyorduk. Gelen giden kimse yoktu. Hatta nereden baksan 20 dakika kadar bekledik ama tek tük araba gelmişti ve hepsi de direk geçmişti."

Jk: bu böyle olmayacak.

y/n: hava çok karanlık.

"Dedim kolunu daha sıkı tutarken."

Jk: iki seçeneğimiz var, ya ormana girip bir kulübe bulacağız ya da arabada geçireceğiz bugünü.

"Dediğinde ormanda yardım bulma ihtimalimiz yüksekti çünkü ormanda kulübe de yaşayan çiftçi veya çobanlar olabilirdi. Ama arabada kalırsak aç kalacağız ve bütün gece burada olacağız."

y/n: çok karanlık, kaybolabiliriz.

Jk: peki, sen arabada bekle, bende ormana gidip yardım bulacağım.

y/n: hayır tek kalmak istemiyorum.

Jk: y/n bütün geceyi burada geçiremeyiz.

y/n: o zaman beni de kendinle götür, yalnız bırakma beni.

"Dedim karanlıkta tek görebildiğim yıldız gibi gözlerine bakarken. Oflayarak kafasını sallamıştı."

Jk: yanımdan hiçbir şekilde ayrılmıyorsun.