45.

852 81 7
                                    

Kuş gibi hissediyordum kendimi.Artık nefes aldığımda kalbime bıçak saplanmıyordu.Doğrusu hala aynaya bakmıyordum.Çünkü Cihan beni çok fena benzetmişti.

Ellerine sağlık.

"Herif içinden geçti içinden!"

Birde Cevdet vardı... Susmuyordu!Kafamın etini yedi bitirdi lakin hala susmuyordu.Biraz daha aynı evde kalsak boğazına yapışacaktım.

"Nereye?!"

"Cehenneme Cevo!İşe gidiyorum!"

"Şu suratla mı?Millet kalp krizi mi geçirsin?"

"Bu gidişle ben geçireceğim kalp krizi!"

Dün akşam başladı konuşmaya ve bir daha susmadı.Aklında tek bir soru vardı.

Cihan neden onun yakasına yapışmadı?

Aslında ben bu sorunun cevabını biliyordum.Cevdet ailesi için yapmıştı her şeyi.Cihan elbet gelirdi yine hesap sormaya.Ancak Cevdeti döveceğini sanmıyorum.

"Şu ceset-"

"Hangi ceset?Yok ceset.Unut sen onu."

"Cevo,şu hayatta hiçbir şey gizli kalmaz."

"Hapiste mi çürüyeceksin?Sikeyim neden böylesin?!Ya tam iyi birine dönüştün diye seviniyorum ama sen... Birazcık kendini umursa lan!"

Benden çok düşünüyordu beni.Kapıyı kapatıp inmiştik merdivenleri.Cevdet haklıydı,yüzüm pek iyi durumda değildi.İnsanların yüzüme acıyarak bakmasına bir süre alışmam gerekiyordu.

"Cevo.Çok geç biliyorum.Ama emin ol geçmişe dönme şansım olsaydı seni öldürmezdim."

"Biliyorum.Öyle bir şansımız yok ama bak ne güzel arkadaş olduk.Kardeşiz lan biz.Ben seni seviyorum bir kere."

Kahkaha atıp onun saçlarını karıştırmıştım.Keşke daha önce arkadaş olmayı deneseydik.

Ellerime bakıp iç çektim.Bu eller katil olmaktan hiç korkmuyordu.Artık anlıyordum,ben katil olmaya mahkumdum.Cevdetin değil bu kez Enginin katiliydim...

"Amca nerede?"

Arabadan inip dışarıda duran siyah takımlı adamları inceledim.Bir yerden hatırlıyordum bu kişileri ama nereden...

"Kim lan bunlar?"

"Cihanın korumaları."

"İçerde mi?"

Bilmiyordum.Korumalar önümüzü kesmemişti.Lakin bizim içeri girecek cesaretimiz yoktu.Derin nefes alıp kapıdan içeri girdim.Cevdet arkama saklanmıştı.

Salak,sanki beni indirseler gözükmek ihtimali yoktu.

"Cihan?"

Sigarasını yakıp karşıma dikilmişti.Dumanı yüzüme üfürdüğünde gözlerimi kıstım.Baskın mı yapmıştı?

"Böyle olmaz.Bu saate işe mi gelinir?"

"Amca nerede?"

"Emekli oldu amcan."

Dalga geçer gibi konuşuyordu.Gözlerim etrafı turladı.Kanepeler değişmişti.

"Anlamadın dimi?"

"Cihan-"

"Sakın.Bana sakın ismimle seslenme."

"Cihan-"

"Satın aldım burayı.Artık benim için çalışıyorsunuz.Patronuna ismiyle seslenme Çınar."

Tüm gücünü kullanacaktı demek.Ama ne için?Benden alacağı intikam böyle küçük olamazdı.

"İş saatlerinizi detaylı konuşalım."

"Sen iyi misin?"

Saçma soruydu evet.Ancak merak ediyordum.Her şeyi siktir ettim.Onun ne durumda olduğunu merak ediyorum.

"Oradan bakınca iyi mi görünüyorum?"

"Özür-"

"Sikerim lan özürünü.Beni deli etme.Bu kez yumrukla kurtulamazsın."

Derin nefes verip onu kafamla onaylamıştım.Gözlerindeki öfke hepimizi yakacaktı.

Sorun bakalım sikimde mi?

"Bu arada,Süreyya Enginin öldüğünü biliyor."

Süreyyanın kim olduğunu Cevdet saklandığı yerden çıkınca anladım.O kadının ismi Süreyyaydı.

"Engini ben öldürdüm sanıyor."

Suçumu üstlenmişti.Cevdet bu habere mutlu olmuştu.Ama ben hiç mutlu değildim.Suç benim ceza benim.

"Neden?Benim suçumu sen niye üstleniyorsun?"

Dudakları yukarı kıvrılmıştı.Sigarasını önüme atıp ezmişti.Bana yaklaştığında bir adım geri atacaktım.Ancak belimdeki eli buna engel oldu.

Kafasını kulağıma eğince kafamı ona döndürdüm.

"Seni kimseye bırakmayacağım.Tüm hesaplarını bana ödeyeceksin."

Az önce söylediğim gibi,bu ateş beni yine yakacaktı.






Cihanım da Cihanım🤣❤️❤️

Ukte KalanlarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin