Çok erken sevinmişim... Sabah kahvaltısı dediği balık ekmekti!Sabah sabah onu nasıl yiyordu bu adam?
"Niye yemiyorsun?"
Gerçekten soruyor mu?
"Kahvaltı dediğin bu mu yani?Ciddi misin?"
"Çok hafife alıyorsun.Mis gibi hava,önünde ayran,balık ekmek.Yakışıklılığım yüzünden yemeğe odaklanamıyor musun?"
Açık kalan ağzımı sinek girmesin diye kapattım.Yakışıklı olduğunun farkındaydı.Buna çok şaşırmıştım.
"Cihan,kahvaltı da balık ekmek yemek... İmkansız!Hayır nasıl gömüyorsun anlamıyorum!"
"Tadına bak öyle konuş.Hadi."
Tabağımdaki balık ekmeği alıp bana uzatmıştı.Doğrusunu söylemek gerekirse bunu yapan başka biri olsa tabağı kafasında kırardım.Ancak söz konusu Cihan Bulut Kutlu olduğunda çaresizdim.
"Böyle mi yememi istiyorsun?"
Gözlerini kırptığında iç çektim.Kafamı eğip elinde tuttuğu yemeğe yaklaştım.Kokusu güzeldi.Umarım tadı da öyledir.
"Nasıl?"
"Çok güzel.Önyargılı davranmışım."
"Vır vır vır konuşuyorsun çünkü."
"Hayalimdeki kahvaltı bu değildi Cihan efendi."
Yemeğimi tabağa bıraktığında susmuştum.Biraz daha bir şey yemezsem açlıktan ölecektim.Gözlerim Cihanı izliyordu.Ona kaçamak bakışlar atıp lokmamı çiğniyordum.
Beni öldüren adamla oturmuş yemek yiyordum.Hayat garipti ve süprizlere doymuyordu.
"Gözlerinle beni mi yiyorsun?"
Ağzını peçeteyle silip gözlerini gözlerime dikti.Gözlerimi kaçırmak için çok geçti.
"Şu balık ekmek kadar güzel tadıyor musun sence?"
"Az önce ona da önyargılı yaklaşmıştın.Ama bak şimdi elinden düşürmüyorsun."
"Acı sevmiyorum ben."
"Üzerine çikolata dökersin."
İçtiğim ayran boğazıma kaçmıştı.Neyin üzerine çikolata döküyorum?Konu nereden nereye geldi?Elim ayağım titremişti.
"Gülme."
"Gülmüyorum."
"Sırıtıyorsun."
"Gülmüyorum,sırıtıyorum."
Gözlerimi devirip peçete almak için uzanmıştım.Cihan benden önce davranıp almıştı.Bana doğru eğilince yutkundum.Parmakları alt dudağımın üzerinde,yüzü tam karşımdaydı.Nefesimi tutmuş öylece bakıyordum.
"Duyuyorum."
"Ne-neyi?"
"Kalbinin sesini."
İlk kez duymuştun.Asırlar sonra ilk kez.Sonunda başarmıştım.Kalbimin sesini sevdiğim adama duyurmuştum.
"Sigara mı içiyorsun?"
"Şaşıracak ne var bunda?"
"Yok bir şey.Ben içmediğim için seni de içmiyor sanıyordum."
Sigarasını hemen söndürünce afallamıştım.Yanlış bir şey mi söyledim acaba?
"Boğazındaki iz dikkatimi çok çekiyor.Nasıl oldu?Daha önce de var mıydı?"
Elimle okşamıştım boğazımı.O günü hatırlayınca gerilmiştim.Boğazıma dayanan bıçağı,onun kırmızı gözlerini...
"Çınar."
"Bazı şeylerin açıklaması yoktur."
"Bana açıklamasını yapamayacağın konun var yani."
"Senin yok mu?"
"Açıklamasını yapamayacağın konu varsa demek ki korktuğun bir şeyler var.Benim korkum yok."
Haklıydı.Ona hiç kavuşamadan onu tekrar tekrar kaybetmekten korkuyordum.
"Tamam,en korkusuz sensin Cihan Bulut Kutlu.Alkış!"
"Çok tatlısın."
Ne?Ben daha şaşırmaya yeni başlamıştım ve o yanağımdan makas almıştı...
"Hadi,kalk portakal kafa.Seni kaçırdım şimdide geri götürüyorum."
Esir olarak kalabilirdim aslında.Neyse...
Çok güzelsiniz😭😭😭😭😭
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ukte Kalanlar
RomanceÖnceki hayatında sevdiği adamın aşık olduğu kişiyi öldürdü.Bunun üzerine iki kez yeniden farklı hayatlara doğdu.Maalesef kaderinden kaçamamış ve yine aynı şeyleri yaşamıştı. Şimdi 2024 yılındaydı.Artık katil olmak istemiyordu.