"Çakal."
"Bavullarımız hazır!Bekle bizi Eyfel!"
Cihanla birlikte Cevdeti almaya gidiyorduk.Bavul toplamakla uğraşmayacağım için mutluydum.Çünkü kardeşim benim için halletmişti.
"Bekle geliyorum.Taşımana yardım edeceğim."
Telefonu arabada bırakmıştım.Kapıyı açıp inecekken Cinan elimi tutmuştu.
"Bende geleyim."
"Gerek yok.Benim zaten öyle çok kıyafetim yok."
Cihana gülümseyip arabadan inmiştim.Apartman yolun diğer tarafında kalmıştı.Cevdet eminim bu yüzden kafamızı şişirecekti.Kırmızının yanmasını bekleyip yolun diğer tarafına geçmiştim.
Ben bir kaç kıyafetim olduğuna yemin edebilirim.Lakin Cevdet bavula ne koydu,bilemem.
"Bu ne lan?Adam öldürüp bana mı taşıtıyorsun?!"
"Ne olur kıyafetlerimi taşısan?Kardeşin için bu kadarını yapamaz mısın?"
Kıyafetlerim derken?Dayanamayıp açmıştım bavulu.Cevdet haklıydı,bunlar benim kıyafetlerim değildi!
"Siktir... Bavulların içerisinde yalnız senin kıyafetlerin mi var?"
"Ne bekliyordun?Kanka,senin sevgilin zengin!Alır sana yenilerini niye kafana takıyorsun?"
Ağzım açık şekilde ona bakıyordum.Sanki mantıklı bir şey söylüyor gibi davranıyordu.Ama hayır..
"Söyleyecek tek kelimem yok Cevo."
"Bence de sus yürü!"
Gözlerimi devirip bavulu aldım.Onu arkamda bırakıp önden yürümüştüm.Azıcık sinirlenmiş olabilirdim.Fransaya kıyafetim olmadan gidiyordum.
Şansıma tüküreyim.
Kırmızının yanmasını bekliyordum.Cihan beni görünce arabadan inmişti.Prensim hazırda bekliyordu.
Gülümseyerek birbirimize bakıyorduk.Mutluyduk ve sadece aptallar gibi sırıtıyorduk.Telefonuma gelen arama yüzünden gözlerimi Cihanın gözlerinden ayırdım.
"Ne var?"
"Veda etmek için aradım Çınar."
Süreyyanın kafası taşa değmiş olmalıydı.Belkide aklını yitirdi kim bilir.Sonunda kırmızı yanmıştı.
"Ateşin bol olsun.Hadi kapat."
"Sana bu hikaye değişmez demiştim."
Tam o an Cihanın çığlığını duymuştum.
"ÇINAR!"
Kafamı sola çevirdiğimde bana doğru gelen siyah arabayı görmüştüm.Tam gaz beni öldürmek için geliyordu.Zaman durmamıştım.Benim için zaman durmayacaktı.
"ÇINAR!"
Cevdetin elleri beni sırtımdan itmişti.Yere dizlerimin üzerine düşmüştüm.Duyduğum sesle beraber tüm bedenim uyuşmuştu.Araba bana değil kardeşim yerine koyduğuma adama çarpmıştı.
Bunu anlamıştım ancak kıpırdayamıyordum.Arkamı dönüp bakamıyordum.
Gözlerim Cihanı bulduğunda onun arkama baktığını görmüştüm.
O an tuttuğum nefesimi aldım.Hemen yerde kanlar içinde yatan bedene doğru koşmuştum.
"CEVDET!"
Gözlerinin içi hala umut doluydu.Elini tutup kanlar içinde kalan yüzüne baktım.
"Ha-hayır.Ambulans çağır Cihan!"
Kardeşim ellerimin arasından kayıp gidiyordu.Gözlerimden akan yaşları görünce elleri ellerimi tuttu.
"Sö-söylemiştim sana... He-her kes hakettiğini yaşar diye."
"Hayır Cevo.Bu hakettiğin değil.Yalvarırım yapma bana bunu.Lütfen lan... Yalvarırım!"
"S-sen benim ka-kardeşimsin lan.Se-senin suçun değil."
"Sakın.Kapatma gözlerini.Bak ambulans geliyor sakın."
"Bu kez ka-kazandığın için ço-çok mutluyum Çınar.Be-ben seni af-affetim umarım sen de beni affedersin."
Yağmur yağmaya başlamıştı ben kardeşimi ölümün kucağına terk ederken.Gözleri açık şekilde gözlerime bakıyordu.En kötüsü,asla kırpmıyordu gözlerini.
"Ce-Cevo... Kardeşim hayır!Aç gözlerini!Lütfen yapma bana bunu! Benim için değmez lan!Benim için değmez!"
O gün zaman durdu.Ben arkadaşımı,kardeşimi kaybettim.Öldürmemek için uğraştığım adam ben ölmeyeyim diye kendinden vazgeçti.
"Cihan bir şey yap!Bırak!Ölmedi!Kardeşim ölmedi bırak!Bırakın lan beni!"
Ölmüştü Cevdet.Ama ben hala o gözlerde umut görüyordum.
Elveda Cevdet.Lütfen Çınar için öldüğünü düşünme.Çünkü sen üç asırdır birinin duygularıyla oynadın.Cihan Bulut Kutlu sana hesap sormamış olabilir.Ancak Tanrı her şeyin bedelini ödetir.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ukte Kalanlar
RomansaÖnceki hayatında sevdiği adamın aşık olduğu kişiyi öldürdü.Bunun üzerine iki kez yeniden farklı hayatlara doğdu.Maalesef kaderinden kaçamamış ve yine aynı şeyleri yaşamıştı. Şimdi 2024 yılındaydı.Artık katil olmak istemiyordu.