Aynada kendime bakıyordum.Ben bu hale nasıl geldim?Bedenim eskisinden daha zayıftı.Rüzgarda savrulsam her şey biterdi aslında.Kalbimde kendimle savaşım biterdi.
"Kahvaltı yapmayacak mısın?"
"İstemiyorum."
"Kanka diyete falan mı başladın?"
"Aynen."
Güçsüz hissediyordum.Oysa girmem gereken bir savaş daha vardı.Aşk için değildi bu kez.
Herkes içindi.
Uyumuştum arabada.Bedenim yoruldu sanıyordum lakin ruhum yorgundu.Sanki ruhum bedenimden ayrılmak istiyor gibiydi.
"Seninki yok."
Cevdet Cihandan bahsediyordu.Şimdi gelmese bile birazdan mutlaka gelirdi.Peşimizi kolay bırakmayacaktı.
Ya da peşimi.
"Eve mi dönsen?İyi değilsin."
"İyiyim."
Üzerimi değiştirmek bile zordu ve ben iyiyim diyordum.Aslında sadece uyumaya ihtiyacım vardı.Gücümü kaybetmiştim.
Bana aşkla bakan gözleri kaybetmiştim.
Bana ağır gelen tam olarak buydu.
Gözlerim içeri giren adamı buldu.Bu kez üzerinde ceketi yoktu.Kolları sıvanmış beyaz gömlek vardı.Bir hafta önceye kadar o gözlerin için gülüyordu.
Hem de bana bakarken.
"Cevdet,arkadaşım yolda kalmış.Atacağım konuma git."
Cevdet çıkmadan önce bana öpücük atmıştı.Gülümsedim,öpücüğünü havada yakalayıp yanağıma kondurdum.Salak,gülüyordu.
Elimdeki anahtara bakıp iç çektim.Ellerim onu tutmakta bile zorlanıyordu.
"Sikeyim.."
Su almak için masaya ilerlemiştim.Bardağımı soğuk suyla doldurdum.Daha anahtarı tutamayan ellerim bardağı nasıl taşısın?
"Hay sikeyim!"
"Ne yapıyorsun lan?"
Kırık cam parçalarını toplamak için yere eğilmiştim.Ancak Cihan kolumdan tutup beni ayağa kaldırdı.Kolumu çok mu sıkıyordu?Sanmıyorum ama yinede acıtıyordu.
"Toplayacağım."
"Bırak kalsın."
Gözlerine değil arkadaki kanepeye bakıyordum.Kafamı kaldırıp gözlerine bakamayacak kadar yorgundum.
"Tamam bırak."
Kolumu çekmek istediğimde parmakları iyice sıkılaştı.
"Ne yapıyorsun?"
Acıdan dişlerimi sıkarak konuşmuştum.Öfkem onun gözlerine bakmamı sağlamıştı.
"Hasta mısın?"
"İyiyim."
Hala bırakmamıştı kolumu.Beni bıraksın diye kolumu tutan eline bakmıştım.Ancak Cihan beni peşinden kanepeye sürüklemişti.
"Allah aşkına ne yapıyorsun?!"
"Otur şuraya."
"İyice saçmaladın."
"Otur lan şuraya!"
Gözlerimi devirip kanepeye oturdum.Ne yapacaktı o kadar merak ediyordum ki.Dışarı çıkıp bir süre sonra elinde poşetle gelmişti.
"Kahvaltı yaptın mı?"
"Balık ekmek mi aldın?"
"Şunu ye.Diğeride ilaç."
Tost almıştı benim için.Hala beni düşünüyor olması yüzümde gülücükler açtırırdı.Ama ben gülemeyecek kadar halsizdim.
"Teşekkür ederim."
Kafamın üzerinde bekliyordu.Tostumu yemeden önce ona bakmıştım.Kafamın üzerinde böyle beklerken nasıl yemek yerim?
Bakışlarımdan durumu anlamıştı.Yanıma kanepeye oturup bacak bacak üzerine attı.Farkında mıydı bilmiyorum lakin arada ufacık mesafe bırakmıştı.
"Doydum."
"Bitirmedin."
"Doydum diyorum?"
"Bitir hepsini."
"Daha fazlasını yemem imkan-"
Tostu ağzıma sokup beni öyle susturmuştu.Bir eli bacağımın tam üzerindeydi.Yüzü bana bu kadar yakın iken o tostu ağzımdan çıkaramazdım.
"Bak,isteyince yiyebiliyorsun."
İsteyince mi?Gözleri onu yemezsen seni keserim diyor gibiydi.
O tostu bir şekilde yemeği başarmıştım.Aldığı ilacı çıkartıp bana su getirmişti.
"Teşekkür-"
"Etme."
Tekrar yanıma oturmuştu.Bardağı yere bırakıp ayağa kalkacaktım.Ancak bileğimden tutan el buna engel olmuştu.Kalktığım gibi oturtmuştu beni yerime.
"Gözlerinden uyku akıyor.Cevdet gelene kadar uyu."
"O kadarda değil.İyiyim ben."
"Bayılıyorsun dimi?"
"Ne-neye?"
"Lafımı ikiletmeye."
"Öyle olmadığını biliyorsun."
"Bilmiyorum.Ben zaten bir bok bilmiyordum!"
Bileğimi bırakıp sigara yakmıştı.Biraz kenara kayıp kollarımı birbirine kenetledim.Gözlerimi kapatır kapatmaz uyumuştum zaten.
Tek hatırladığım kafam sol tarafa Cihanın omzuna düşmüştü.Şanslıydım,çünkü beni itmemişti.
Çok tatlısınız eriyorum🥲Günün son sayfası.Dört sayfa yazan bana bir alkış rica ediyorum🤣🙌
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ukte Kalanlar
RomanceÖnceki hayatında sevdiği adamın aşık olduğu kişiyi öldürdü.Bunun üzerine iki kez yeniden farklı hayatlara doğdu.Maalesef kaderinden kaçamamış ve yine aynı şeyleri yaşamıştı. Şimdi 2024 yılındaydı.Artık katil olmak istemiyordu.