Chapter 26 --> Aile Dramı

1.3K 99 17
                                    

Okumadan Önce Önemli!

Uzun zamandır sınır koyma işine girişmemiştim ama özenerek yazdığım Laveyra'ya gelen oy sayısı öyle az ki.

Bölümler uzun, yazım yanlışı yapmamaya deli gibi dikkat ediyorum ama geriye sadece tek bir tuşa basmak kalıyor.

Nolursunuz arkadaşlar emeklerime biraz saygı gösterin. Hiçbir zaman zorlama olarak yapılan şeyleri sevmedim, şimdi de zorlamak istemiyorum ama bir daha ki bölümün çabuk gelmesi için oyların artması gerekiyor.

Sınır +12 oy.

-----

"Toprak."

"Sen-" Duraksadım. Nasıl bulurdu?

"Hayattasın, her şeyi biliyorum." Nefes alışverişim kalbimin ağrısıyla birlikte artıyordu.

"Eymen." Ve söyledim. İsmi dudaklarımdan bir dua misali kurtuldu.

"Seni ne zamandır aradığım hakkında bir fikrin var mı?" Hala boğuktu gelen sesi. Ağlıyor olabileceğini düşündüm bir an için.

"Beni aramaktan vazgeçmeliydin." diye fısıldadım. Canımı yakan beni bulması değil, bunca zamandır aramış olmasıydı.

"Kolayca gitmene izin veremezdim." Duraksasa da devam edeceğini anladığım için sesimi çıkarmadım.

"Sen kaybolduktan sonra, o lanet okul kamerasını izleyip durdum. Yemin ederim gidişini izlediğim her sefer daha da kötüydü. Benden kaçmana neden olduğum için kendimden nefret ettim."

Ağlıyor. Hem de senin için. Sen etrafta sürterken...

"Yapma, lütfen." Telefonu kapatmayı düşündüm. Eymen'in mutlu olduğunu bilmeyi tercih ederdim. Neden şimdi bulmuştu ki beni?

"Koral Tonel." dedi hızını kesmeden. Burnunu çektiğini duydum. Gözümün önüne Uludağ'dayken büründüğü masum ifade geldi.

Gözlerimi yumdum. Yeniden olmazdı. Kalbim, Eymen için sadece geçmişin bir hayaleti olduğundan acıyordu.

Adil değildi.

"Sen gittikten sonra, Merve'yle daha fazla başa çıkamadım. Sadece param için beni seviyordu. Kördüm, Toprak. Gözümün önünde olman için, eriyip gitmene izin verdim." Akıp giden bir damla yaşa engel olamadım.

"Anlamıştım, biliyor musun? O gün seni son görüşüm olduğunu anlamıştım. Sen gülümsemezdin bana çünkü. Ama gitmeden önceki o gülümseyişin, durduramadım. O gücü kendimde bulamadım." Hıçkırdı. Elindeki viskisini yudumluyor olduğunu hayal ettim.

"Eymen." Tekrar denedim. Ama beni duymamazlıktan gelmeye devam etti.

"Kendimi bildim bileli seni seviyordum ben, Toprak. Amcamın seni her anlatışıyla daha fazla gömmüştüm aşkımı. Derine. Öyle çok derine ki sana gösteremedim. En sonundaysa parmaklarımdan kayıp gittin." Kolumla gözlerimi sildim sertçe.

"Bunu kendine yapma, Eymen. Senin bir suçun yok. Hepsi benim yüzümden. Eğer ben, biraz olsun normal olsaydım her ilgi gördüğüm erkeğe aşık olmak yerine seni seçerdim." Belki de ilk defa bu kadar dürüsttüm.

Normal değilim.

En başından beri sorun buydu.

"Ben bozuğum, Eymen. Bir katilden ne bekleyebilirsin ki?" Söylemiştim işte. Tek bilmeyen oydu. Saklamamın faydası yoktu.

LAVEYRA #Wattys2017Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin