22

12.5K 798 49
                                    

Selam! Yorumlarınızı eksik etmeyin lütfen. Keyifli okumalar ^^



İnsanlarla arama koyduğum umursamazlık duvarını yavaş yavaş geçtin. İçimde benim bile varlığını bilmediğim bir yere dokundun. Kalbime dokundun sen benim. Ruhumu buldun ve bulduğun ruhu sevdin.




Tam bir hafta geçmişti.

Dylan kıza mektupları vereli, ondan ekose kumaşını geri alalı ve içinde isminin işlendiği mendili bulalı bir hafta.. Fakat Dylan bu bir hafta içinde birkaç saatten fazla uyuyamamıştı.

Mendili bulduğu ilk gün, bütün bir gece düşünmüş, kızın ona neden böyle bir mendil işlediğini çözememişti. Dylan çok misafirperver biri sayılmazdı. Özellikle de geldiğinden beri bu kıza karşı takındığı tavır düşünülürse, ancak bir boz ayı kadar anlayışlıydı. Fakat kız bütün bunlara rağmen ona mendil işlemişti. Dylan merakına daha fazla dayanamayıp kıza bunun nedenini sorduğunda ise ondan aldığı yanıt hala kulaklarındaydı.

Benim hayatımı defalarca kurtardınız. Bilerek ve bilmeyerek..

Aynen böyle demişti. Dylan buna hiçbir anlam veremiyordu. Ne demek istemişti?

Yatağında dönüp durduğu bir gece daha geçirecekti şu anda anlaşılan. Zaten son bir haftada buna alışmıştı. Her şey Dylan'ın üstüne üstüne geliyor gibiydi. Ve Dylan'ın buna bir çözümü yoktu.

Sözde intikam alacaktı. Fakat her şey bir anda tepetaklak olmuş gibiydi. Kız ona mendil işlemişti. Dylan bunu aklından bir türlü çıkartamıyor ve zihni sanki unutabiliyormuş gibi ona defalarca bu cümleyi tekrar ediyordu.

Ona mendil işlemişti. Dylan'a..

Tanrı biliyor ya Dylan büyük bir çıkmazın içindeydi. Ne tarafa doğru adım atacağını bir türlü bilemiyordu. İntikamını almak zorundaydı. Dylan asla ve asla bunu o alçağın yanına bırakmayacaktı. Bunun için tek yapması gereken de o İngiliz kızın burada, yanında olduğunu herkese duyurmaktı. Öyleyse Dylan neden bunu yapamıyordu? Neden bir türlü askerine talimat veremiyordu? Bir haftadır her sabah bu kez yapacağım diye kalkıp, bu intikamı her seferinde neden erteliyordu?

Sebebi çok basitti. Kız ona mendil işlemişti.

Dylan içinden bir dizi küfür savurdu. Üstelik bütün bu ertelemelerin tek nedeni de bu değildi. Dylan planını yaparken şeytanın kardeşini tanımıyordu. Fakat şimdi onun aslında abisiyle zerre kadar ilgisi olmadığının oldukça farkındaydı.

İyi kalpliydi, masumdu ve en önemlisi de Dylan'a mendil işlemişti.

Dylan delirecek gibi hissediyordu. Ne kızı düşünmeyi bırakabiliyor, ne de intikamını uygulamaya geçirebiliyordu.

Herkes haklıydı. Askeri, eniştesi, Ethan.. Herkes. Eğer Dylan bunu yaparsa genç kızın adı sonsuza kadar lekelenecekti. Muhtemelen bu olduğunda ise Grace üzüntüsünden ölürdü. Dylan bunu düşündükçe kendisine daha da fazla sinirleniyordu. Artık ciddi bir karar almak zorundaydı. Yoksa bu ikilem onu öldürecekti.

Gözlerini sımsıkı kapattı ve zihninde her zamanki gibi beliren bir çift yeşil göz düşüncelerine akın etti. Derin bir nefes alıp verirken kendini bu araftan kurtardı. Çünkü Dylan gözlerini açtığında kararını çoktan vermişti.

Yapmayacaktı. Yapamayacaktı.

O kız Dylan'a güvenmiş ve sığınmıştı. Dylan ona ihanet ederse vicdanı ölene kadar onu rahat bırakmazdı. Baştan beri içten içe biliyordu.

GECENİN BÜYÜSÜHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin