10/ Kırılma Anı

7.8K 519 39
                                    



Ama yazgısını yaldızlı çokomel kağıtları gibi, 

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Ama yazgısını yaldızlı çokomel kağıtları gibi, 

Tırnaklarıyla düzeltemiyor insan.  Yıllarca biriktirdim
Rengarenk çokomel kağıtlarını kitap aralarında.

..

Kara yazgımı şimdi kim bilir 
Hangi kitabın arasında saklıyorsun Tanrım?

Didem Madak

"Neyi kimler biliyor?"

Tuna sessiz bir küfür savurup arkasına döndü. Yüzüne yapmacık bir gülümseme yerleştirdi. "Neden arkamızdan sinsice yaklaşıyorsun Aras? Belki özel bir şey konuşuyoruz." Aras gözlerini devirip gülümsedi. Oturduğumuz koltuğun biraz gerisindeki masaya yaslanmış kollarını da göğsünde birleştirmişti. Tek kaşını yavaşça kaldırdı.

"Ne gibi şeyler?" Şüpheli bakışları bir benim bir Tuna'nın üzerinde mekik dokuyordu. Ne konuştuğumuzu duymadığına adım kadar emindim. Çünkü duysa böyle meraklı bakamazdı. Duymuş olsaydı belki burada bile duramazdı. Ne yapardı bilmiyordum. Ama muhakkak orada öylece durarak bana bakıyor olmazdı. Sahi, ne yapardı?

"Bu bir sır." dedi Tuna başını sallayıp. Gözlerinde hem endişe hem de gerçek bir neşe vardı. Durumumdan keyif alıyor gibiydi. Daha doğrusu alenen eğleniyordu. Kaşlarımı çatmamak için çabaladım. Of Tuna.

Ama Aras kaşlarını çattı. Ardından yavaşça gülümsedi. "Kaç kişi arasında?" diye sordu alay kırıntılarıyla.

Tuna da aynı onun gibi kollarını kavuşturdu. "Üç-beş galiba... Bilmiyorum ki." Bana dönüp göz kırptı. "Sahi kaç Katre?"

Annem, Senem, Müge ve şimdi Tuna... Lisedeki en yakın arkadaşım Barış biliyordu bir de. Duru da biliyormuş zaten. Duru'nun bunu biliyor olması ağlamak istememe neden oluyordu. Ah. Ve Yasemin. Derin bir nefesle birlikte ofladım. Yasemin de varmış ama artık olmadığına göre onu saymamalı mıydım?

"Yedi sanırım." dedim sonunda.

Tuna bana tek kaşını kaldırıp baktı. Demek istiyordu ki neden yedinci ve en son öğrenen benim. Evet, haklıydı. Evet, bunun için beni mahvedecekti. Tekrar Aras'a döndüğünde omuzları hafif bir kahkahayla sarsıldı. "Bence Aras zaten beceremeyeceği için kekin tarifini ona da vermememizin bir zararı olmaz."

Başımı önüme eğip güldüm. Bu durumu kurtarma yolu Aras'ın yemeyeceği kadar çocukçaydı. Elbette bir kek tarifi hakkında konuştuğumuza inanmazdı. Daha doğrusu benim herhangi bir kek tarifi bildiğime inanmazdı. Kimse inanmıyordu. Bunu ben biliyordum ve onlar da biliyordu. Ve havada asılı kalan o tutuk anlama bakılırsa Tuna'nın aslında önemli bir konuyu saklamaya çalıştığı da gayet net seziliyordu.

Yasemin KokusuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin