Selamlar canlarım!
Bütün günü bilgisayar başında size bu bölümü yazarak geçirdim. Biraz belim tutulmadı dersem yalan olur ama değdiğini düşünüyorum.
Sizler de bölümü okuyup yorumlarınızı benimle paylaşırsanız çok sevinirim.Keyifli okumalar!
***
PART - II ~~
Gün doğmaya hazırlanırken yatağa giren Azad, zihninden düşünleri uzaklaştırabilmek için saatlerce suyun altında kalmıştı. Aymira'nın bundan sonra ne yapacağı, Yalçın'ın derdinin ne olduğunu, Kumru'nun Yalçın'a olan acı dolu bakışlarını, Ateş Baba'yı ve daha birçok şeyi düşünmeye devam ederken bedeni uykuya yenik düşmüştü.
Kulağına dolan kahkahalarla açtı gözlerini. İlk etapta ne olduğunu anlayamasa da Kumru'nun, Ayşe Hanım'la koyu bir sohbet içerisinde olduğunu fark etti. Ayşe Hanım, yazlığı aldığından beri evle ilgili her şeyi bizzat yürütüyordu. Gelmeden önce kadını aramış ve evi hazırlaması için kendisinden ricada bulunmuştu. Anlaşılan oydu ki Ayşe Hanım, sabah da kahvaltı vb şeyler için gelmiş ve kızlarla hemen kaynaşmıştı.
Komodinin üzerinde duran telefonuna uzanırken omuzlarının tutulmuş olduğunu fark etti. On dört saatlik bir araba yolculuğundan sonra bu hiç de şaşılacak bir durum değildi. Kaslarının açılması için birkaç defa sağına soluna döndükten sonra saatin neredeyse öğleden sonra iki olduğunu fark ederek hızla sıyrıldı üzerindeki uyku mahmurluğundan. Aşağıya inmeden önce üzerine rastgele bir tişört geçirdi. Alışkanlıklarına bağlılığından sebep kendisine ait tüm yatak odalarını hemen hemen aynı şekilde dekore ettiriyor, benzer kıyafetleri alıp belli bir düzen içerisinde tutulmasını sağlıyordu.
"Günaydın Ayşe Hanım."
"Günaydın Azad Bey. Hoş geldiniz. Bir isteğiniz var mı kahvaltı için ne hazırlayayım size?"
"Hiç zahmet etmeyin. Eğer kızlar da hala açsa dışarı çıkalım ve şöyle güzel bir kahvaltı yapalım. Ne dersiniz hanımlar?"
"Valla ben asla hayır demem."
"Aymira?"
Aymira, Azad'ın sesinden adını duyduğu her anda olduğu gibi yine bir anlık bir duraksama yaşadı. Nedenini bilmiyordu ama bu adamın çok farklı bir etkisi vardı... Kafasını belli belirsiz sallarken gözlerinin adamın buz mavisi gözlerinden ayıramamıştı. Üzerine giydiği tişörtten mi yoksa arkasından duran güneş ışığından mı bilinmez sanki bu sabah daha derin bir maviliğe sahipti gözleri. İçine çekildiğini hissettiği bir girdap gibiydi...
"Hadi o zaman bu kızların hazırlanması gerek. Azad Bey, iki kadının hazırlanmasını beklemeye hazır mısınız?"
"Ah! İşte duymaktan en çok korktuğum soru, ama çaresiz verilecek cevap belli. Elbette Kumru Hanım. Sizleri beklemek benim için bir zevk olacak."
Kumru, attığı kahkahanın ardından Aymira'nın bileğini kavradı ve genç kızı da peşinde sürükleyerek sabah uyandığı odaya doğru yol aldı. Henüz odanın bir köşesinde duran, muhtemelen birkaç gün daha boşaltmaya üşeneceği bavulundan kendisi için üzerinde beyaz, minik yaprak desenlerinin yer aldığı siyah askılı bir elbise çıkarırken Aymira için turuncu, kıvırcık saçları ile uyum sağlayacak turuncu ve kahverenginin birbirine karıştığı detayların yer aldığı, boyundan bağlamalı mini bir elbise çıkardı. Yalçın'ın talimatıyla yaptığı alışveriş sırasında aldığı kolsuz, ten rengi sutyen ve iç çamaşırını da Aymira'nın eline tutuşturduktan sonra diğer bavuldan ten rengi, düztaban ve bilekten bağlı bir sandalet çıkardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
~~Karanlık Ruhlar~~
General FictionRuhlarla ilgili bir hikaye değildir. Hikayede tecavüz, darp vb. (+18) içerik yer almaktadır. Yaşınız uygun değilse okumayınız. Tanıtım: Biri karanlık bir gecede açmıştı gözlerini dünyaya, biri kısacık ömründe yaşadığı en güzel gününün ardından tan...