Küçük bir Plan.

109 5 0
                                    


29/06/2006

Harry ne diyeceğini bilemez bir halde Phoenix'in kapısının önünde durmuştu. Cehennem gibi bir gecenin ardından ne Rookwood'dan ne de William'dan bir iz bulabilmişti. Tam kapıyı çalacaktı ki, Bayan Weasley'in yanında olduğunu fark etmişti. Ne ara bu kadar dalgın olmuştu? Bayan Weasley ise ona endişeli bir şekilde bakıyordu. Kendisine iyi bir haber vermesini umsa da yüzüne baktığında beklediği haberi bulamayacağını anlamıştı.

"Kız... Çok endişelidir." Diyebilmişti sadece. Anlamadığı pek çok nokta vardı. Kızın bir Malfoy olmasına karşın iyi olduğunu düşünmüştü. Ama oğlunun bu halde olmasının tek nedeni olduğunu öğrenmişti. Gördüğü kız kendisine anlatılan kişi gibi değildi. Ona karşı nasıl davranacağını bilemese de Kovuk'ta bir şeyler yapmadan duramayacağını biliyordu. Harry ise onu sadece onaylayabilmişti. Ardından zile basıp kapının açılmasını beklemişti. Kapıyı açan kişi ise Draco idi. Yorgun görünüyordu. Ama Bayan Weasley'i beklemediği açıktı. Bu yüzden şaşkınlıkla ikisine bakıyordu.

"Astoria'nın geldiğini sanmıştım. Geçin." Dedi en sonunda. Nasıl davranacağını, nasıl düşüneceğini bilemeden rahatsız bir şekilde Harry Bayan Weasley'e bakıp kenara çekilmişti. Bayan Weasley içeri girdikten sonra Draco'ya bakmadan içeri girmişti. Salondan Phoenix'in sesini duyabiliyordu. Ama dediklerini ancak yaklaşınca anlamıştı.

 Ama dediklerini ancak yaklaşınca anlamıştı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

".... Londra'da olmalı. Kimse o kadar kısa sürede sınırları aşamaz." Diyordu. Bir yandan da salonun içinde volta atıyordu. Victor ve Hannah ise koltukta oturmuşlar, onun volta atışını izliyorlardı. Charlie ise bir başka koltukta oturmuş gözlerini ovuşturuyordu. Ama Phoenix hararetli bir şekilde konuşmayı sürdürüyordu.

"Bir şeylerin peşinde. Neyin peşinde olduğunu bulmamız gerek."

"Phoenix belki de seherbazlar işlerini yapmalı." Dedi Victor. Sesinden bu konu hakkında birden fazla kez konuştukları kesindi. Ama Phoenix onu umursamamıştı.

"Amcası Augustus Rookwood. Esrar Dairesinde çalışıyordu ve casustu...."

"Aynı zamanda ölüm yiyendi ve öldü Phoenix." Dedi Draco hoşnutsuz bir şekilde. Ardından Victor'ı yanına oturup kardeşine bakmıştı. Phoenix ise o sırada Bayan Weasley ve Harry'i fark etmişti. Olduğu yerde öylece durmuştu. Bayan Weasley'i beklemiyordu. Ona karşı nasıl davranacağını ve ne diyeceğini bilemiyor gibiydi. Birkaç kere bir şeyler söylemek için ağzını açsa da bir cümle kuramamıştı.

"Onu bulacaklar Phoenix." Demişti Bayan Weasley. Phoenix'in ise gözleri dolmuştu. Bayan Weasley'e bakarken içinde hissettiği tek şey minnetti. Ona kızmamış, öfkelenmemişti. Bu yüzden ona sadece gülümseyebilmişti.

"Teşekkür ederim Bayan Weasley.... Bay Potter?" dedi umutla. Ama onun gözlerine baktığı anda umutları geldiği gibi gitmişti. William neredeyse bir gündür yoktu ve onu hala bulamamışlardı. İçindeki kötü sesleri bastırmakta giderek zorlanıyordu. Bu yüzden hararetli bir şekilde Potter'ın ellerini tutup yüzüne bakmıştı.

Anka'nın DönüşüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin