sabah güzelce kalktım. aşağı indiğimde tarık kahvaltıyı hazırlamıştı aynı diyet programı gibiydi. e mecburen uyacaktık spor yapmak kolay iş değildi değilmi? evet. tarık nasılmı anlatmıyım ya ya da anlatayım ya da yok. tamam durun Allahtan kuzenim be adamın sırtında bile kas vardı. evet saçlarını dağınık arkası dönüktü onu daha fazla incelemeden
'günaydın' dedim. bana gülümseyerek dönüp
'günaydın tinerci kendine gelebildin mi?'
'geldim geldim alkol bana pek etki etmez' dedim. masaya kurulduk evet sevgili pek saygı değer süt ben seni nasıl içicem biliyormusun bilmiyorsun ben söylim sana tek dikişte bittin bittin yoksa imkansızsın. evet pek saygı değer sütü elime alıp kafama nefes almadan dikledim yoksa kusardım. tarık bana şaşkınlık içinde bakarken
'sütü bu kadar sevdiğini bilsem koliyle alırdım' dedi. son yudumu da yutup yüzü kırıştırıp derin bir nefes aldım
'ne sevmesi tarık mecburen içebilmek için ek dikişte yoksa tadından bulanıp kusuyorum' dedim. tarık gülerek
'kardeş olsak anca bu kadar benzerdik herhalde ben de sütü hiç sevmem ama zamanla mecburen alıştım.' dedi kahvaltı bitti öyle takıldık. bahçeye minderlerin oraya geldik tarık bana bir hamlede bulununca anında reflekslerimle karşılık verdim şaşırsa da devam etti her hareketine karşılık veriyordum şu an da o da bende terlemiştik ne onu yere serebiliyordum ne de kendimin düşmesine izin veriyordum. en sonunda tarık bilmediğim bir hareketle beni mindere serdi. yerde gülmeye başladım. tarık
'desene öğrenmen kolay olacak azılı çıktın hani ben bu kadarını beklemiyordum bir çok taktiği biliyorsun bize bunları geliştirip en can alıcı şeyleri göstermek kalıyo' dedi. yerden kalkmama yardım etti.
' e hadi başlayalım o zaman zaman kaybetmek yok azılı düşmanlarım var benim.'
' e gel madem spor salonumuza inelim' dedi. birlikte indik. ilk önce vurma taktiklerini gösterdi. üzerinde çalışmaya başladık...3 HAFTA SONRA
dövüş teknikleri= tamamdır
karşındakini yere serme=tamamdır
5 kişiyle kavga etmek=başarılı
kaslar=mükemmel ötesi
profesyonel dövüş= kardeş nabiyon korktum aqevet bunların hepsi tamamdı geriye sadece silah kullanmayı öğrenecektim. tarığın okuluna gidip ordaki profesyonellerle de bana öğrettiklerini denedik ve onları bile yenmiştim hatta bana antrenörlük bile teklif etmişlerdi. tarıkla on numara beş yıldız anlaşıyorduk. kardeşim olsa bu kdar anlaşamaz kavga ederdik. bana çabuk alışmıştı bende ona. arkadaşlarıyla iyi kaynaşmıştım ama o suratsız hala aynı bana kötü bakıyordu. arada akşamları yeni parçaları üzerinde çalışıyorlar bende onları dinliyordum yalnız bu şarkı türkiye de tık rekoru kırardı. erkek kıyafetlerinden başka kıyafet giyinmiyordum çünkü yanımda yoktu. Allahtan yoktu. dövüştü kas çalışmasıydı derken vücudum olması gerekenden daha düzgün veilgi çekici duruyordu. üzerimde erkek kıyafeti olduğu için kimse fark etmiyordu. kızım yandın sen bittin sen Allahım inşallah istanbula erkek kılığında dönerdim. odamda yatağın üzerine yayılmıştım. kapı bir çok kişi tarafından alacaklı gibi çalınıyordu. tabii ki de kuytu grubun nazı üyecikleriydi. tarığın grubunun adı kuytuydu.
'girin' dedim kahkahalar eşliğinde. odanın içine girdiler.
'kalk artık esra akşam oldu üç gün sonra şarkıyı patlatıcaz ilham kaynağımız sensin bizim bu şarkıyı sana yazdık artık hangimizi yanına alırsan :D' diye şen şakrak konuştu uğur. ben dediklerine gülerken suratsız yine kötü bakıyordu ben bu çocuğu çözememiştim. bende gülerek
'merak etme hepinizi alırım yanıma hepinizin kalbi öyle güzel ki asıl siz beni yanınıza alırsanız yakışırız :D' dedim. suratsız gülerken oha ilk defa gülüp konuştu
'yalnız alırsam sadece ben alırım yanıma' dedi. tarık odaya girerken
'kim kimi alıyo gençler' dedi gülen suratıyla. bu suratsız ciddi mi söyledi yoksa şaka mı yapıyo anlamamıştım. suratsız burak tarığa gülerek dönüp
'esrayı diyorum beni gruba alırsanız o zaman yakışırız hep birlikte diyo ben de diyorum ki sadece ben kendi yanıma alırım seni' dedi. tarığın suratı bozuluyo gibi olsa da şakaya vurarak
'kardeşim şansını kaybettin be önceden diyeydin ben onu aldım bile yanıma' dedi. burak hariç diğerlerine bakarak
'sizce de yakışmamışmıyız' dedi göz kırparak. onlar onayladı ama sanki ortam biraz gergindi.
'e tarık hazırmı silah atolyesi'
'hazır sen de hazırsan çıkalım'
'tamam hadi'
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAKLI CENNET
Teen Fictiono farklıydı diğerlerinden herkes'den farklıydı uğruna yanıp kül olduğum o küllerini bir türlü savuramadığım adamdı. bir gülüşüyle bana cenneti yaşatırken aynı zamanda cehennemi hissettiren adamdı. bir türlü beni sevemeyen bana karşı nefret besleyen...