Playlist;
Tash Sultana , notion
Sezen Aksu ,Güvercin❄❄❄
Kırık camlar teorisine göre eğer bir binanın bazı camları camları kırıksa, insanlar sağlam olan camları kırmaktan çekinmezler ve üstüne üstlük bunu bir suç olarak da görmezlerdi.Zihnimin derinliklerinde yatan bu bilgi aklıma her geldiğinde içimdeki o kırık camların olduğu evimi daha da gizleyesim gelirdi.
Çünkü sınıfına girene kadar kulaklığını kulağından çıkarmayan o kız huzursuzdu,bedeninin her yerini kaplamış sevgisizlikle her sabah gözlerini açan o kız huzursuzdu.
Ve insan, dudaklarında çiğ bir sütü damarlarına akıtmış bir varlıkken o huzursuz kıza yapılabilecek nankörlük ve acımasızlık kaçınılmazdı.Hele de kırık camları göstermişse.
"..Lavin."
Kulağımın gerilerinde duyduğum bu ses kapalı olan tüm duyularımın uyarıldığını hissettim"Lavin..telefonun çalıyor."Bilincim, uykunun sürdüğü krallığı kılıcını kaldırmadığı bir savaşla yendi, sesleri algıladım kapalı gözlerim arasından."Lavo...kapat artık şunu ya!"
Bir şeyin titrediğini hissettim.
Bedenimi uykunun mağarasından tamamen çıkaran da bu oldu.Göz kapaklarımı yavaş yavaş aralamaya çalıştığımda titreyen her neyse durmadı,titremeye devam etti.
"Sena yat zıbar Allah aşkına."diye fırladı kelimeler dilimden.
"Kapat şu alarmı lan sende!"
Göz kapaklarımı zorlukla araladığımda karanlıkla karşılaştım, yanımda biri düzenli bir şekilde soluk alıp veriyordu.Sena!
Tam olarak açamadığım gözlerimi kör edecek bir ışık yüzüme vurduğunda, gözlerim kısıldı.Yatağım titremeye devam ederken, kurumuş boğazımla etrafıma bakındım anlamayarak.Bu titreşimde neydi gece gece?
Titreşim bir an durdu.O an zihnimin içinde bir kelime, kelepçesinden kurtuldu.
Karan Yağız!
"Lan!"
Kalbimin atışı fırlarken, elim kaybolan ışık ve duran titreşimle yastığıma gitti.Sert bir şeye değdiği an telefonumu kaptım, kendime doğru çektim nefes nefese.Kapalı telefonumu açmaya çalıştım, o an hemen yanımdaki Sena'nın burnundan verdiği nefesi duydum.
"Lavo.."Göğsüm körük gibi inip kalkarken, görmeyen gözlerle onun olduğu tarafa bakmaya çalıştım."Kapat şunu, uyanırsam kırarım onu."Sesi uykuluydu, bir an nefes verdim rahatlayarak, uyanmamıştı."Lan neyin sesi bu gece gece?Kızım manyadın mı?"
Sena böyleydi.Uyuyorsa, en ufak bir sese dahi uyanırdı.Kapı gıcırtısı veyahut en ufak bir adım sesi ile gözleri şahin gibi açılırdı.Ve o an hiçte yumuşak olmazdı."Tamam tamam, yok bir şey."diye fısıldadım ve yavaşça yatakta doğrulmaya çalıştım."Sen uyu.Alarmmış."
Çarşafım karnıma kadar indiğinde, parmaklarımın arasındaki telefon tekrar titredi.Telefonun ekranından yayılan ışık, gözlerimi kısmama neden oldu. Kısık gözlerim arasından, o ismi gördüm.
Adanalı arıyor...
"Manyamışsın kızım sen.Gece gece alarm mı kurulur?" Adı, zihnimin içinde parçalandı ve tek bir isim iken , çoğaldı. Parçaları, bedenimin her yerini kapladı.Kalp atışlarım apansızca hızlandı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SINIR
Teen FictionÖpüşü beni darmaduman edebilecek, yok edebilecek, lezzetli bir azabı verebilecek şeydi. Bir ateş yandığında, yakar. Yakarsa kül ederdi, yok ederdi. Oysa o, Tanrı'nın ateşiydi. Onun ateşiyle var oluyordum. "İstemem, istemiyorum.Durma, et."dedim nef...