¤¤¤¤¤Karışık duygular. Anlam veremediğim bir çok şey var. Yaşadığım her an gerçek miydi? Kötü olan geçmişim. Yaşadığım heyecan , his ve bunu çok yanlış bir kişiden hissetmem ne kadar normal. Onun bakışı , dokunuşu beni sanki hipnotize ediyor. Etkisinden bir türlü çıkamıyorum. Yolda düşünmek. Her anı tekrar hatırlayınca işin içinden çıkamıyordum. Bulut'la olan o konuşmamızdan sonra dağ evinden çıktık. Eve doğru haraket edince Mina'yı görücek olmak beni mutlu etmişti. Başımı cama yasladım sadece yolu izledim. Bulut sadece yola konsantre olmuştu. Bu sessizlik belki de ikimiz içinde en iyisiydi...
Evin önüne geldiğimizde korumalar kapıyı açtı içeri girdigimizde Bulut arabayı durdurunca emniyet kemerimi çıkardım. Ve arabadan indim. Bulut'ta arabadan inince eve dikkatlice baktım. O gün camlar kırılmıştı. Ama şimdi sapa sağlam görünüyordu. Bulut kapıya doğru ilerleyince bende peşinden gittim. Kapıyı açtığında ise içeri girer girmez gözümle etrafı taradım. Mina nerdeydi acaba. Yukarda mıydı?
"Boşuna etrafa bakıp durma. O burda yok..."
"Mina mı?
Nerde o zaman? Niye burda değil?"
Onu en son gördüğümde o adamlar yüzünden başını sehpaya vurmuştu. Çok merak ediyordum. Ona sarılmak istiyordum. İyi olduğunu görmek istiyordum.
"Onu bu evden Gönderdim"
"Gönderdin mi?"
"O kızın bu evde olmasını istemiyordum ve yolladım"Bulut'un sözleri beni sinir ederken duyduklarım ise üzmüştü. Dolan sadece gözyaşlarım oldu. Mina'ya ihtiyacım vardı. Onun bana tesselli vermesine güldürmesine. Ama artık yanımda olmaması kalbime bir hançer gibi saplanmıştı."Gözlerin hemen dolmasın. Sakın yanımda da ağlayayım deme..."kızarak söylerken gözyaşlarımı zorla tutmaya çalıştım.
"Nerde peki?"
"Uzakta değil merak etme..."dediğinde merakım bir anda arttı.
"Lütfen en azından nerde olduğunu söyle"diye yalvardım. Bulut bana dikkatlice baktı. Gözlerimi ayırmadan başlarken Bulut başıyla camdan karşıdaki evi gösterdi.
"Şurda... Karşıda ki evde. Şimdi gir içeri"Bulut başıyla gir işareti yaparak bekledi. Ama ben Mina'nın yakın olmasına o kadar çok sevinmiştim ki tekrar Bulut'un gösterdiği eve baktım. Sonra Bulut'a yalvaran gözlerle...
"Yanına gidebilir miyim? Lütfen onu görmeme izin ver"içimden ne olur izin versin diye dua ederken bakışlarımı bir an bile olsun gözlerinden ayırmadım. Bulut en sonunda bıkkınlıkla nefes alarak başını salladı.
"Tamam. Ama kısa sürecek"dediğinde nerdeyse sevinçten çığlık atıcaktım. Şu an Mina'yı görücek olmam beni çok mutlu etmişti. Bulut arkasına dönerek kapıya doğru ilerledi."Yürü o zaman"diyerek kapıyı açınca hemen yanına gittim.
Bir kaç adım yürüdükten sonra hemen geldik. Bulut kapıyı vurdu ve bekledi. Çok geçmeden Araf kapıyı açmıştı. Bizi karşısında görmeyi beklemiyor gibiydi.
"Bulut ne zaman geldiniz.
İçeri geçin hadi"Araf bizi içeri aldığında etrafa bakınmaya başladım.
"Geleli çok olmadı"diye yanıtlarken Bulut. Araf bakışlarını bana çevirerek gülümsedi.
"Alya iyi görünüyorsun?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
VARLIĞIMI HİSSET
Novela Juvenil☆☆☆☆☆ Babam kötü bir adamdı. Hep hikayelerde okurdum. Benim de başıma geldi. Babam beni de sattı... BULUT DEMİR'di ismi. Bakışları , ismi Adeta aklıma kazındı. Sert bakışları insanı delip geçiyordu. Ondan çok korkmuştum. Ama artık...