Merhaba, nasılsınız? Umarım her şey yolundadır 🤍
1.kitabın finaline doğru yaklaşıyoruz. Yaklaşık olarak 400 sayfalık bir kitabı tamamlamış olacağız. 1.kitap finalinden sonra 2.kitap yine buradan devam edecek merak etmeyin. 1.kitap finalini sezon finali gibi yayımlayacağım.
Ayrıca 1.kitap finalinden sonra kitabı kendi word dosyamda düzenlemeye alacağım. Buradaki bölümler kalkmayacağı gibi yeniden okumanız gerekmeyecek. Düzenleme yapmayı kendim için istiyorum. Kitabı ne kadar küçük yaşlarda yazmaya başladığımı biliyorsunuz. Yaşım gereği yaptığım mantık hataları var, onları düzelteceğim. Karakter özelliklerinin vs. belirgin olmaması ve sırların fazla gizli kalması gibi. Yani düzenleme esnasında bazı bölümlerde 3.kişi ağzından olayların diğer yüzlerini anlatacağım ek bölümler olacak. Ama bu bölümlerde finale kadar ortaya çıkan bilgilerden farklı yeni bilgiler olmayacak. O yüzden yeniden okumanıza gerek yok. Bu yılın başlarında kitabı baştan okurken yazım hatalarını düzeltmiştim. O zaman dikkatimi çeken bazı mantık hatalarını sonraya erteledim. O sonra da 1.kitap finali sonrasıydı. Yeniden okumak isteyenler için düzenlemeyi bitirdiğimde haber veririm. Düzenlemeyi bitirdikten sonra 2.kitaba başlayacağım.
İyi okumalar diliyorum. 😌
35.Bölüm: Bir Doğru Daha
Şok içindeydim, aklıma gelenler dilime gelmiyordu. O arada yaşadığım çaresizlik suskunluğa dönüşmek üzereydi. "Bu ne demek?" öylece gitmesine izin veremezdim. Elime bu mendili verip, hiçbir şey olmamış gibi gidemezdi. Bana bir açıklama borçluydu. "Bu ne demek! Nereye gittiğini sanıyorsun?"
Hızla önüne geçerek kapıyla arasında durdum. Onun adına ne kadar etkili bir engel olduğum tartışılırdı ancak bana bunu yapmasına izin vermeyecektim.
Gözlerimi bulan odağı attığı adımların kesilmesine neden oldu. "Bendim, en başından beri bendim."
Zihnimde başlayan film en başından bu zamana kadar yaşananları gösteriyordu. Onu ilk gördüğümde bundan şüphelenmiştim. Fakat ona bunu sorduğumda reddetmişti. Şimdi neden kabule diyordu? "Sana sordum, daha neler dedin." Bir rüyanın içinde konuşuyordum sanki. Kontrolsüzce, sanrıdan ibaretti kelimelerim. O cevap vermeyince ben bir anı daha ekledim. "Onun sesini hatırlıyorum, senin sesin değildi." Belki de ben yanlış hatırlıyordum? Hafızama dair derin bir şüphe duymaya başlamıştım. Neyin doğru neyin yanlış olduğundan emin değildim. Kendi muhakeme gücüme dahi güvenmeyecek haldeydim.
"Başından beri bendim." dedi yine. Bunu iyice anlamam için binlerce kez söyleyebilirdi.
Bende yeniden karşı çıktım. "Sana sordum, reddettin." O zaman böylesine kendinden emin şekilde reddettikten sonra şimdi karşıma çıkıp o zaman ona sorduğum şeyin doğru olduğunu söyleyemezdi. Ya geçmişte ya da şu anda yalancıydı. Cevap her ne olursa olsun bir yalancı olduğunu ispatlıyordu.
"Bunu sana söylemek istemezdim." Hayır, istediğim cevap bu değildi. Bana söylemek isteyip istemediğini biraz bile umursamıyordum. İstediğim tek şey amacını öğrenmekti.
Bu kez sesim yükselmeye başladı. "Sormuştum, hayır demiştin!"
Göğsü başımın hizasında, oldukça yakınımdaydı. Bu yakınlıkta deniz serinliğini anımsatan parfüm kokusunu alabiliyordum. Yine hiç iyi bitmeyecek bir yakınlığın kıyısındaydık.
"Ben yaşadığın en iyi ve en kötünün hepsiyim, hiç yalnızca birinden ibaret olmadım."
Tekrar hiçbir şey anlamadığım şifreli cümlelerini kurmaya başlamıştı. Onu duymazdan geldim. "Hani kim olduğunu asla bilmeyecektim?" şifre çözecek sabrım da zamanım da kalmamıştı. Henüz dün gece konuştuğumuzda bunları söylemişken sabahında nasıl böylesine büyük bir değişime uğrardı?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ECSAD
Teen Fiction|Yetişkin içeriklidir.| Bir hacker tarafından her şeyimin yedi yirmi dört izlendiğinden habersizdim. Odamda üstümü çıkarırken bir hackerın beni izlediğini tahmin dahi edemezdim ancak başıma gelmişti. Onun karşısında özelim ya da gizlim yoktu. Son...