''Dans edelim mi?''

570 15 4
                                    


Kalp atışlarım, nefesinin tenimi okşamasıyla hızlanırken, "Elbette." diyebildim.

Elimi tuttu ve dans edenlerin arasına karıştık. Başta biraz utandığımı fark ettim ancak Elijah o kadar güven verici ve rahat hareket ediyordu ki. Bir süre sonra rahatladım ve sırtımı rahat bir şekilde Elijah'a dönüp, bedenimi ona yaslarken, onun ritmine uyum sağladım.

O kadar uyumlu hareket ediyorduk ki, sanki yıllardır tanışan iki insan gibiydik.

Gülümsedim, telaşsız hareketlerim, hızlı tempolu müzikle tamamen uyumluydu ancak sürekli ağır ağır salınarak dönmekten vazgeçmedim. Elijah'ın elleri belimde kavisler çizerken daha geniş gülümsüyordum.

Elijah'a döndüm ve onunla alay edercesine parmak uçlarımda yükselip kulağının altına hafifçe dudaklarımı değdirdim.

Kollarını bana doladı ve boğazından bir homurtu yükseldi, bedenimin kıvrımına daha da sokuldu. Bedeniyle göğüslerimi ezdi ve beni tutuşu iyice sıkılaştı.

Aniden Faythe konuştu. "Isabella, çok uyumlusunuz." İç geçirdi.

Şaşkınlıkla gözlerim açıldı ancak belli etmemek için istifimi bozmadım. Aslında, Elijah'ın yanındayken ruhlar konuşamıyordu. Şimdi ne değişmişti?

Ethan, "Umarım bu işin sonu yatakta biter," diye mırıldandı.

Tam ağzımı açıp Ethan'a susmasını söyleyecekken durdum. Elijah deli olduğumu düşünmemeliydi.

Scott, "Endişelenme Isabella. Ben her şeyi çözdüm. Elijah'la yalnız olduğunuzda ya da yakınlarınızda insanlar yoksa seninle konuşamıyoruz. Elijah güçlerini yani bizi nötrlüyor. Ancak yakınınızda insanlar varsa hiçbir yere kaybolmuyoruz!" dedi.

Faythe güldü, "Lafı ağzımdan aldın."

Ethan, "Sanki ağzın varmış gibi." diye dalga geçti.

"Çocuklar sessiz olur musunuz? Burada konsantre olmaya çalışıyorum." diye fısıldadım.

Elijah, "Bir şey mi söyledin?" diye sordu.

"Ah, hayır." deyip ritmine ayak uydurmaya devam ettim. Bedenlerimiz birbirine yapışıktı, karnım onun dizinin hemen üstüne sürtünür şekilde bir o yana bir bu yana sallanıyorduk.

Elijah etrafına güç ve enerji yayıyordu. Yabani bir erkeksilik hissettiriyordu. Onunla ilgili her şey beni kendimden geçiriyordu.

 Onunla ilgili her şey beni kendimden geçiriyordu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Yakın... Daha yakın... Evet, temas. Elijah'ın elleri belimden yavaşça inip kalçalarımı bulduğunda alt dudağımı dişledim. Ardından boynuma küçük öpücükler kondurdu.

Sarhoş olmuşcasına dans ederken, "Beni büyülüyorsun, Isabella." diye mırıldandı.

Gülümsedim. "Bir şizofren olduğum için mi?"

Elijah kısa ve baş döndüren bir kahkaha attı. "Olabilir. Sana ait her şey beni büyülüyor. Öyle güzelsin ki."

Yanaklarıma hücum eden kanı hissettim, demek o da aramızdaki çekimin farkındaydı! Kıkırdamadan duramadım. "Yani her zaman bot giyen ve hiç arkadaşı olmayan bir kız sana çekici mi geliyor?"

Sırıttı ve tek parmağını çıplak baldırımda gezdirdi, ardından burnunu çeneme sürttü. "Evet, giydiğin botlar seni daha da seksi kılıyor. Hiç arkadaşının olmaması da güzel, erkekleri tek tek doğramak zorunda kalmıyorum."

Kıskanıyor muydu yani?

Faythe, "Ah, biraz yavaş olun." deyip kahkaha attı. Onun gülmesi hoşuma gitmişti, son altı aydır böyle neşelenmemişti.

Arkamdan biri sırtıma çarpıp beni tökezlettiğinde hemen hançerlerime uzandım. Ardından bana çarpan kız, "Çok üzgünüm, sizi görmedim." dedi ve uzaklaştı.

Yavaşca doğruldum ve Elijah'ı beni izlerken buldum. "İyi misin?"

Gülümsemeye çalıştım. "Evet. Şey...Dengemi sağlamaya çalışıyordum."

Pek inanmışa benzemiyordu, yinede gülümsedi. Öylece saatler geçti, sohbet ettik, güldük ve birbirimizle anılarımızı paylaştık. 

Elijah boğazını temizledi. "Pekala. Geç oldu, evde seni bekleyen biri var mı?"

Sırıtarak, "Erkek arkadaşım çok kızacak!" dedim ve elimle korkmuş gibi ağzımı örttüm.

Bir an, Elijah'ın gözlerine bakarken, başka bir çift göz önüme geldi. Bunlar eski sevgilim Marc'a aitti. Uzun süren ilk ve tek ilişkimdi. Sebepsiz yere bitmişti çünkü Marc ortadan aniden kaybolmuştu. Elijah ile gözleri neredeyse aynı tonda mavilerdi. Yutkundum ve başımı iki yana sallayarak görüntüyü yok ettim.

İçten bir kahkaha attı ama aniden ciddileşerek, "Üzgünüm ama onu öldürmek zorunda kalacağım." diye fısıldadı.

Gözleri yine dönmeye başlamıştı, bazen beni gerçekten ürkütüyordu. Boğazımı temizledim ve, "Evde beni bekleyen kimse yok." dedim. "Yalnızım. Yani, uzun süredir yalnız yaşıyorum."

Bana uzandı ve elimi tuttu. Parmakları tenime değdiği anda vücuduma bir sıcaklık yayıldı. Gözleri kararmıştı, "Artık yalnız değilsin." dedi.

**************

Eve geldiğimde ayaklarım ağrıyordu. Bot giymeme rağmen yorgunluktan ölüyordum. Bu kadar hareket etmeyeli en az dört beş ay geçmişti. Genelde vaktimi evde harcayan biriydim. Kulüpler veya kalabalık ortamlar pek ilgimi çekmiyordu.

Odama çıktım ve üzerimdekileri tamamen çıkarıp şortumla atletimi giydim. Başucuma iki tane -en keskininden- hançerimi yerleştirdim ve kendimi yatağımın yumuşaklığına bıraktım.

Uzun süreli bir ilişkiden çıktıktan sonra genç bir kızın kendini iyi hissetmesi uzun zaman alırdı. Sanırım o zamanlar yeni geliyordu. İlk başlarda ne kadar zor olsa da, bir şeyler yoluna giriyordu.

Sabah gözlerimi açtığımda saat on buçuğa geliyordu. Neyse ki bugün cumartesiydi.

Yataktan yavaşça gerinerek kalktım, esnerken banyoya yöneldim. Ancak aşağıdan bir çat sesi geldiği ve olduğum yerde kaskatı kesildim. Nefesimi tuttum.

Faythe esnerken, "Isabel, iyi misin hayatım? Kalp atışlarının hızlandığını hissediyorum." diye mırıldandı.

Ethan ve Scott'ta esnedi.

Parmak uçlarımda hareket ederek yastığımın altından hançerlerimi iki elime aldım ve sessizce, "Her şey yolunda çocuklar. İyiyim." diye fısıldadım ve odamın kapısını açıp koridora çıktım.

Merdivenlerden inerken kalbim deli gibi çarpıyordu, hançerleri o kadar sıkı kavramıştım ki parmak boğumlarım bembeyaz olmuştu.

Sesler mutfaktan geliyordu, tam son basamağa gelmiştim ki çıplak ayağım kaydı ve dengemi kuramadan, hançerimin üzerine düştüm.

Karanlık Ruhlar ArdındaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin