Lucifer

318 10 6
                                    

Gözlerimi açtım. Odamdaki yatakta yatıyordum. Göz ucuyla baktığımda havanın karanlık olduğunu gördüm. Duvardaki saat gece yarısını geçmişti.

Bir anda, tüm olanlar kafamın içinden bir film şeridi gibi geçti. Torin, ayin, Vampirler, hançerler. Kanla kaplanan ve harap olan bedenim. Bir de kanatlar. Siyah ve beyaz, kocaman, ışıltılı melek kanatları.

Gözlerimi tekrar yumdum. İşaret parmağımı oynatmaya çalıştım, sanki bir yıldır uyuyormuş gibi donuktum. En son o kadar kötü bir haldeydim ki, nasıl hala hayattaydım buna şaşırıyordum.

Parmağımı hareket ettirebildim.

Ruhlardan ses yoktu. Onlara seslenmeye bile cesaret bulamıyordum. Kıpırdamıyordum, öylece yatıyordum.

Bedenimi ne halde göreceğimden korkuyordum. Vampirler beni kavun gibi doğramıştı. Tek parça halinde olmam bile büyük şanstı.

Sonra aşağıdan gelen fısıltıları duydum. Acaba kaç saattir baygındım? Ya da kaç gündür?

Gözlerimi yavaşça açtım. En kötüsüyle karşılaşmayı bekleyerek, üzerimdeki pikeyi kaldırdım ve bakışlarımı vücuduma çevirdim.

Üzerimde temiz, beyaz bir askılı ve toz pembe bir şort vardı. Yutkundum. Bacaklarımda ve kollarımda uzun dikiş izleri vardı. Tişörtümü havaya kaldırdım, karnımın alt kısmı büyük bir sargı beziyle kaplıydı; hançerin saplandığı yer.

Yataktan yavaşça kalktım. Vücudumda ağrı yoktu. Aynanın karşısına geçtim ve derin bir nefes verip, yüzüme baktım.

Tanrım. Kaşımın üzerinde, sağ yanağımda, çenemde ve dudağımın sol kenarında dikiş izleri vardı. Çenemin altındaki sargı bezi ise dalga geçercesine bana bakıyordu.

Elim başımın arkasına gitti. Saç bitimimle, ensemin başladığı yerdeki sargı bezini hissettim.

Bakışlarım boynuma kaydı, alt dudağımı dişledim. Boynumun sağ tarafında üç tane pençe izi vardı. Al alta. Hala yeni gibi duruyorlardı.

Aynaya arkamı döndüm ve çığlık atmamak için dudaklarımı birbirine sımsıkı bastırdım.

Fiziksel olarak hiç bu kadar ağır yaralar almamıştım, en azından iz kalmamıştı. Ama şu an ki yaralarım o kadar derindi ki, iz kalacağından kesinlikle emindim.

İç geçirdim ve yavaş adımlarla odamdan çıktım. Merdivenleri korkuluklara tutunarak indim. Salona geldiğimde merdivenlerin bitiminde durdum.

Mutfaktan Elijah, Reyes ve Lucien çıktı. Üçü de endişeli gözlerle beni süzüyordu. Elijah bana doğru gelmek için öne doğru atıldı, elimi kaldırarak onu durdurdum.

İfadesiz bir yüzle, "Ben iyiyim." Dedim. "Ne zamandır baygınım?"

Elijah boğazını temizledi. Yumuşacık bir sesle,. "Yaklaşık dört gündür." Dedi.

" Dedi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Karanlık Ruhlar ArdındaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin