8. Bölüm

3K 155 20
                                    



Fethi önce biraz duraksadi. Sonra kendinden emin duruşundan ödün vermeden konuşmaya başladı.
F:"Bidaha bu sınıfa ben cagirmadan girme!" diyince genç kızın kan beynine sıçradı.
E:"Neden sınıf bizim için değil mi?" diyince genc adam yalancı bir gülüş takındı yüzüne.
F:"Sizin için ama senden başka hiç bir öğrenci girmedi buraya. Senin ayrıcalığın ne?" diyince genç kız daha da sinirlendi. Elini yumruk yapmış bir şekilde sadece "Haklısınız, bidaha girmem" diyebildi ve hemen sınıftan çıktı. Fethi ise söylediklerinden pişman bir şekilde boş sıraya oturdu. Bir süre sonra ateş gelir odaya. Fethi'nin bu halini görünce hemen modunu düşürüp yanına oturur.
A:"Hayırdır bişey mi oldu?" diyince fethi oflayip "Evet" dedi.
A:"Ee hadi anlat oğlum illa tek tek soralım mı ya?" dedi hafif bağırarak.
F:"Sende gel üstüme anasını satiyim, sende gel" dedi üzgün bir şekilde.
A:Tamam özür dilerim anlat sen
F:Eylem' i çok kırdım ya
A:Ne dedin lan kıza?
F:Her öğrenci gibisin dedim. Bidaha bu sınıfa girme dedim. Dedim de dedim.
A:İyi halt ettin. Niye dedin öyle?
F:Kendimden uzaklaştırmak zorundayım. Ben uzaklasamiyorum bari o uzaklaşsin.
A:"Sende haklısın be" dedi sırtını sıvazlayarak. "Tabi hiç aşık olmadığım için seni tam anlayamıyorum" diye de ekledi.
F:"He oğlum he. Nazlıya nasıl baktığını görmüyom sanki" dedi sırıtarak.
A:"Nasıl bakıyomusum " dedi agzini kıvırarak. (O nasıl oluyorsa djdjdj)
F:"Tıpkı benim eyleme baktığım' gibi dedi ve yerinde kalkıp kapıya doğru ilerledi. Ateş ise arkasından bağırmaya başladı.
A:"O iş öyle değil. Aşık felan degilim ben " dedi ve fethi hala onu dinlemeden ilerlemeye devam edince bağırmaya devam etti."Hey kime diyorum ben Fethi Bey!"
F:"Görüşürüz Ateş bey!" dedi ve kapıyı çarpıp çıktı. Ateş ise kendi kendine konuşmaya başladı.
A:Lan ben nasıl bakiyom nazlı ya? O kadar mi belli oluyor?" diye konuştu. Sonra gözü saatine kayinca derse geciktiğini fark etti.
"Lan derse geciktim. Bu konuyu sonra kendi kendime tartışırim."

Genc kiz yatağında uzanmış öylece tavanı seyrediyordu. Aynı zamanda Kendi kendine mırıldanıyordu. "Ne yaptın bana Fethi Kulaksız, ne yaptın bana" derken onu bu düşüncelerin içinden çeken annesinin "Eylem hadi yemek hazır" diye seslenmesi olmuştu. Eylem ise hiç cevap vermeden zor da olsa yataktan dogrulup ve terliklerini giyip odadan çıktı.

Genç adam ise koltukta uzanmis bugün yaşadıklarini düşünüyordu. Zilin çalmasıyla koltuktan kalkıp kapının dürbününe baktı.
A:"Selam" dedi neşeli bir şekilde. Fethi ise keyifsiz Bir şekilde "selam" dedi.
A:Ne lan bu halin
F:Uykudan uyandım. O yüzden böyleyim.
A: İyi!

Gece boyu ateş konuştu, fethi dinlemiş gibi yaptı. Artık fethi konuşmaya başladı.
F:"Yarın sınıfı yapmaya başlıcaz" dedi büyük bir heyecanla.
A:"Oo hadi hayırlısı bakalım. Boş saatimde gelir bakarım. Eğer iş varsa çıkarım. Bitince cagirirsin." dedi gülerek.
F:"Yalnız şimdi nazlilarin sınıf öğretmeni benim ya onlara beraber yapicaz" dedi göz kırparak.
A:"Ee banane. Bak gündüzde saçmaladın biseyler. Yok öyle bişey." dedi sinirli bir şekilde.
F:"Tamam oğlum öylesine dedim. Kasma!" dedi sırıtarak.
A:"Laaan ne kasicam? Çıldırtma beni" dedi bağırarak.
Bir süre sonra ateş sakinleşince konuşmaya başladı fethi.
F:"Bişey dicem " dedi cılız bir sesle.
A:"Söyle" dedi fethi'nin suratına bakmadan.
F:"Köpek alcam ben" dedi ateşe bakarak ve tebessüm ederek.
A:"Neden" dedi meraklı gözlerle.
F:"Sıkıldım artık gelince bu evi boş görmekten sıkıldım. Hem bana arkadaş olur" dedi hüzünlü bir şekilde.
A:"Bende tekim, bende mi alsam acaba😂" dedi gülerek.
F:"Seni bilmem, ben alcam. Uzun zamandır düşünüyorum."
A:"Tamam alırız sana bı tane dişi köpek 😂" dedi kahkaha atarak.
F:"Ne dişisi lan erkek olcak" dedi kaşlarını çatarak.
A:"Tamam bakarız, hadi ben kalkiyim" der ve toparlanmaya başlar.
Ateş gidince fethi tekrar koltuğa uzanıp düşünmeye başladı. Aklından geçen düşünce ile yüzünde kocaman bir gülümseme oluştu. Eylemin köpeklerden korkup ona sarılmasi o gece hiç aklından çıkmadı.

Genç adam büyük bir heyecanla okulun kapısından içeri girdi. Gözü kantine kaydı. Genç kız her zamanki yerinde yoktu. Bu onu üzsede hiç duraksamadan öğretmenler odasına doğru ilerledi. Montunu astı, eşyalarını dolaptan çıkardı ve masaya oturdu. Fethi'nin ilk 2 dersi 12/C 3 ve 4. dersleri 11/B ile. Fethi'nin 12/C de Mert'in olduğu aklına gelince sinsice güldü.
A:Ne gülüyon lan
F:"Mertlerin sınıfına dersim var". dedi hala sinsice gülmeye devam ederek.
A:"Ne yapcan?" dedi o da gülerek.
F:"Bişey yapmicam...." fethinin lafını kesen şey ateşin lafa atlaması oldu.
A:"Dur ben tamamliyim. Bişey yapmicam 'etik' değil." dedi gülerek.
F:"Dalga geçme ve oğlum" dedi göz devirerek. "Neyse ben derse gidiyim, sende bi nazlıya bak kendine gel " dedi sırıtarak. Ateş ise öğretmenler odasında olduğu için bağıramadi ve arkasindan sessizce "Ulan Fethi" diyebildi.
Genç adam sınıfa girdiğinde Mert'in ayağa kalkmadigini ve telefonla uğraştığını fark edince sinirlendi. İçinden "Gel de kıl olma bu çocuğa " diye geçirdi. Sonra bağırarak "Sınıfta öğretmen var" dedi. Mert kafasını telefondan kalkıp genç adama bakınca yavaşça ayağa kalkıp kendini düzeltti. Fethi ise sinirli bir şekilde "Sonunda teşrif ettiniz" dedi. Mertte sinirlendi bu laftan sonra ve "Görmemişim hocam " dedi. Kendisini tutmak zorundaydı. Bu okuldan da atılırsa babası bir daha okula vermicekti.
Genç adam bütün ders boyunca çocuğa ölümcül bakışlar attı. Zil çalınca bir hışımla sınıftan çıkıp olanları ateşe anlattı. Fethi'nin bu hallerini gören ateş onunla beraber sinirleniyomus gibi dursa da içten içe onun bu kıskanç hallerine gülüyordu.
Sıra matematik sınıfıni yapmaya gelince fethi yine heyecanlandı. Sınıfa girdiğinde hiç eyleme bakmadan hızlı hızlı konuştu. Çünkü dün söylediklerinden zaten yüzü yoktu bakmaya. Eylemde ondan farksız değildi. Hiç bakmiyordu genç adama. Fethi biraz konuştuktan sonra malzemeleri alıp sınıfa indiler. Eylem sınıfa girdiğinde boya kutularını görünce gülümsedi. Onu güldüren boya değil, rengiydi. Mor'du💜. Bu gülümseme genç adamın gözünden kaçmamıştı. Ama gülüşünun nedenini biliyordu. Ateş yardımıyla nazlidan öğrendiği bu renk ile sinifi boyamaya karar vereli 2 gün olmuştu. Eylem bir sevinçle boya kutularının yanına giderek "Duvarları boyama işlemi bende" dedi. Belkide en sevdiği 2 şey bir aradaydi. "Mor ve Fethi"💜

1 saat sonra

Herkes çalışıyordu. Simge iş yapmak yerine fethi'nin etrafında dolaşmayı tercih ediyordu. Genç adam ise sadece genç kızı izliyordu. Nasıl büyük sevinçle ve zevkle duvarı boyuyordu. "Bir insan bu kadar küçük şeylerden bile mutlu olabilir mi" diye geçirdi içinden. Sonra kendi kendine gülümsedigini eylem ona bakınca fark etti ve irkildi. Sonra eyleme doğru yaklaştı ve "Yukarılara yetişmezsin, ben yardım ediyim" dedi. Eylem ise sadece kafasıyla onayladı. Eylem önde fethi arkada duvarı boyarken nazlı gülerek simge ise büyük bir öfkeyle onları izliyordu. Fethi yerdeki nalyona takılıp düştüğü için eylem'de üstüne düşmüştü. Onların düşmesi sonucu sıranın ucunda duran boya kutusu ikisininde başına düştü. İkiside üst üste ve notlar içinde dururken sınıf onları izleyip gülüyordu. Eylem tebessüm eder şekilde genç adama bakarken onun ağzından şu kelimeler döküldü.
F:"Bir insan bu haliyle bile tatlı olur mu ya?" (Sadece eylemin duyacağı şekilde)
Eylem ise şaşkın şaşkın ona bakıyordu.
E:.........

BÖLÜM SONU

Umarım beğenirsiniz 🙏

Yorumlarınızı ve satır arası yorumlarınızı bekliyorum 💜💜

Fazla Eyfet' yok kusura bakmayın 🌹

1224 Kelime✨

İmkansız Aşk'ım ✨ / EyFet'Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin