"Bakmayın siz benim kuru bir yaprak gibi sallandığıma..
Köküm sağlamdır sarsılsam da kopmam dalımdan..
Öyle kolay değil rüzgarın önüne kapılıp gitmem..
Son ana kadar 'vazgeçmem' yaşamaktan..
Ne fırtınalar koptu benim hayat dallarımda..
Hiç birinde v...
Kafamı koyduğum yastığa biraz daha gömülerek enfes kokuyu içime çektim ve huzurla gözlerimi açtım..Oda da olmadığını biliyordum fakat yine de dudaklarımın kıvrılmasına engel olamıyordum..
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Garip bir şeydi sevgi..
Önce solduruyor,sonra yavaş yavaş öldürüyor ve en sonunda insanın tüm umutlarını yitirdiği,pes ettiği an da birden yeşermeye başlıyordu..
Derin bir nefes aldım ve en sonunda tembellik etmeyi bırakıp yatakta doğruldum.Kıyafetlerimi bile çıkaramadan yattığım için kendimden utansam da bunu kafama takmayarak ayağa kalktım ve lavaboya doğru ilerledim.Yaklaşık beş dakika sonra işlerim bittiğinde üzerimi değiştirmek için dolaba doğru ilerleyip kapaklarını açtım.
Işte yine o koku..
Çok güzeldi..Bir adamın ciğerlerine hapsetmek ve hep orada saklamak isteyeceği kadar güzel bir kokuydu..
Düşüncelerimden sıyrılıp düzenli bir şekilde askılıklara asılmış olan gömleklerimden bir tanesini çıkardım ve vakit kaybetmeden giyerek odadan çıktım.Saat neredeyse on olmuştu.Bir an önce Cansu'yu bulmalı ve dün hevesle anlattığı o gezi için bir an evvel yola çıkmalıydık.
Merdivenleri usul usul inerken aklımdaki tek şey Cansu'yu bulup ona sarılmak ve dün anlattığı gibi gün boyu onunla birlikte gezmekti.
Derken aklıma gelen bir anlık görüntü ile yüzümü buruşturdum.Dün planlarından bahsederken ne kadar mutluydu.Ama ben öyle zavallı bir durumdaydım ki ne onu ne de bir başkasını dinleyecek halde değildim.
Lanet olsun dün akşam hayatima bomba gibi düşen o görüntüler tam bir faciaydı.Neler olup bittiği hakkında bir fikrim yoktu ama gittiğim de hiç zaman kaybetmeden bu işi en ince ayrıntısına kadar araştıracak,gerekirse Mirhan'dan yardım alacaktım.
Evet..Mirhan..
Bana yardım edecek tek kişi varsa oda Mirhan'dı.Onun tuttuğunu koparan biri olduğunu anlamak için oturup konuşmaya,yemek yemeye,vakit geçirmeye gerek yoktu.Adamın ne olduğu ortadaydı zaten.
Kafamda ki bir yığın düşünce ile aşağı dindiğimde onu görebilmek umudu ile etrafıma baktım. Bu akşam gidecektim.Ama gitmeden önce sevdiğim kadınla unutulmaz bir gün yaşayacak ve kahrolası dün akşam olanları bir nebzede olsa unutturmaya çalışacaktım.
"Günaydın efendim bir şey mi arzu etmiştiniz?"
Lobiden koşup yanıma gelen genç çocuğa hafifçe gülümsedim.
"Günaydın Yasin" dedim göğsünün üstünde takılı olan yaka kartına bakarak.
"Cansu hanımı arıyordum gördün mü acaba ?"
"Eksik malzemeleri tamamlamak için çarşıya kadar indi efendim"