"Şey buralarda deniz var mı?" tabi ki de var gerizekalı, karadeniz burası sonuçta of adamda diyecek ki bu ne gerizekalı bi kız böyle diye.
"Var, hatta çok güzel bir yer biliyorum. Pek kimse gitmez oraya, denizin rengi.." dediğinde biraz daha yaklaş...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
| ben onu ikna ederim | nisan 2012
Sahil kenarında bir balıkçının önünde yerlerini almıştı nefesle tahir. Hava o kadar güzeldi ki, hırkaya bile gerek yoktu. Belli ki hava bile onlardan yanaydı bu gece. Balık ekmekleri geldiğinde nefes ekmeğin müthiş görünümüne dalıp koca bir parça ısırmıştı.
"Ohoo yavaş boğulcaksın."
Nefes öksürüp bir an nerde olduğunu farketti. "Ne var ya? Annem sarma yapmış evde yememek için bahane uydurmak zorunda kaldım beraber yemek yiyeceğiz diye. Açım aç."
"Ahaha annen sarma yapmış ve sen şu an evde değil benimlesin öyle mi?" Tahir gülümseyip ekmeğine ısırdı. Öyle bir olayı kendisi yaşamış olsaydı hiçte kız peşine koşmazdı. Evde oturur sarmaları yerdi. "Hiç inanmadım bu dediğine, sen kesin onları da gömmüşsündür."
Nefes bir an utanmış bir şekilde tahirin gözlerinden ayırdır gözlerini ve kısık sesle. "Bir kaç tane yemiş olabilirim." deyince tahir kahkahayı patlattı.
"Biliyordum ya! Zaten sende hiç yemek bırakıcak tip yok.." gözü nefesin elindeki yarımlanmış ekmeğe kayınca gülümsedi. "Söyliyeyim mi bir tane daha?"
"Kendine söyleyeceksen neden olmasın." Son turşuyu da ağzına attıktan sonra tahire seslendi. "Torşo do osto torşo."
Tahir nefesin bu haline gülmeden edemedi. "Tamam, hahaha.. usta! Bize iki tane daha."
Adam "geliyor!" diye bağırdıktan sonra yine birbirine döndüler. Sahil de boş değildi, bu gece kimse evde kalmamıştı demek. E güzel havayı buldular tabi evde kalırlar mi?
"Tahir bir şey soracağım."
Tahir ekmeğin son parçasını da ağzına attıktan sonra tüm ilgisini nefese çevirdi. Ah be, gözleri akşamın karanlığında bile çok güzeldi.
"Gönder gelsin."
Nefes parmaklarını ıslak mendille sildikten sonra tahirin bembeyaz dişlerine dikti gözlerini.. ortada gülünecek bir şey yokken bile çok güzel gülüyordu. Gülüşü çok güzeldi..
"Iı.. okuyor musun?"
"Okuyorum evet."
"Ne okuyorsun?"
Tahir gülümseyip "Mimarlık." deyince nefes şaşırmıştı. Hiç beklemiyordu, daha çok işletme falan diyeceğini düşünmüştü.
"A gerçekten mi? Çizimin güzeldir o zaman senin?"
Tahir kendini övmek istemediği için sadece kafasını sallayıp konuyu nefese çevirmek istedi. "Sen ne okuyorsun?"
"Ben liseye gidiyorum." ekmeğinden yine bir parça ısırıp tahire baktı. Tahir şaşırmıştı biraz, büyük gösteriyordu nefes.