| düğün |
Kapıdan sesler gelmeye başlamıştı. Eski odamda, yatağımda oturuyordum. Gelinlik kılıfında, karşımda öylece asılıyordu. Ben ona, o bana bakıyordu. Kapının dışında kuaför ekibi bekliyordu. Saçım yapılacaktı, makyajım yapılacaktı ama içim rahat değildi. Tahir anlamazdı değil mi? Ona yalan söylediğimi öğrenince bana kızmazdı? Değil mi? Korna sesleri duyunca titremeye başlamıştım, daha hiç birşeyim hazır değildi. Kapıdan tıklama sesi gelince yataktan kalkıp kapıya doğru yürüdüm.
"Nefes? Kızım hadi biraz acele et, daha saçın başın yapılacak annem dışarısı dolmaya başladı bile."
Annem. Kapıyı açıp girmesine izin verince endişeli ifadeyle beni baştan aşağı süzdü. O bir şey diyemeden ben yine yatağa oturup kafamı ellerime gömdüm. "Ben tahir'e yalan söyledim anne."
"Nasıl bir yalan kızım? Tahir gelir şimdi.."
"Bana 'beğendiğin hiç bir şeyi bırakma' dedi. Ben bıraktım anne, ben.. ben onu düşündüm. Çok pahalıydı gelinlik, çok ben- ben ona bunu yapamazdım ki.."
Annemden hiç ses gelmeyince kafamı yavaşça ellerimden kaldırıp önüme baktım. Annem gelinliği kılıfından çıkarmıştı, gözleri dolu dolu gelinliğe bakıyordu. "Kızım?"
"Annem?" kaşlarımı çatıp yataktan kalktım, önünü kapattığı gelinliği daha yakından görünce dört çaplı bi şok geçirdim. "Ama bu.." gelinlik, benim giydiğim ama aldırmaya kıyamadığım gelinlikti. "Tahir.."
Gözlerim dolmuştu, ellerimi gelinliğin üstünde gezdirip gözyaşlarımın yanaklarımdan süzülmesine izin verdim. "Sen ne diyordun kızım?"
"Hiç, hiç bir şey." gelinliği bana giydirmeye yardım edecek kişiler odaya girince mutluluktan uçacak gibiydim. Elbiseyi giydiğimde aynaya baktım, gerçekten çok güzel bir elbiseydi. Annemin gözleri dolunca, bir kaç yaş yanaklarından dökülünce dayanamadım ve bende geri kalan yaşlarımı saldım.
"Çok, çok güzel oldun kızım. Çok." annem ellerimi tutunca ellerini sıktım. Sıkı sıkı tutup gülümsedim. "Prensesler gibi.."
"Annem.." onu kendime çekip sımsıkı sarılınca kapıda babam belirdi, göz ucumdan onu görünce ağlamamın arasından gülümsemeye çalıştım. Olmadı. "Babam.."
"Prensesim," babamda yanımıza gelip alnıma bir öpücük kondurdu. "Seni zamanında çok üzdüm, çok üzdüm ama iyi ki şimdi buradasın güzel kızım. Yine kendi evinden, babanın ellerinden gelin oluyorsun. Beni çok mutlu ettin, kabul ettin ya.. çok teşekkür ederim."
Uzun zamandır bu kadar huzurlu hissetmemiştim kendimi. Babamın kollarında, kendimi dört yaşıma dönmüş gibi hissettim. Sonra bir anda kuaför ekibi içeri dalınca ayrılmak zorunda kaldık. Son ağlamalarımı yapmak zorundaydım, makyajla ağlayamazdım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
kızımız için
Fanfiction"Şey buralarda deniz var mı?" tabi ki de var gerizekalı, karadeniz burası sonuçta of adamda diyecek ki bu ne gerizekalı bi kız böyle diye. "Var, hatta çok güzel bir yer biliyorum. Pek kimse gitmez oraya, denizin rengi.." dediğinde biraz daha yaklaş...