"Baba!" Deniz babasının odasına dalıp kollarını beline koydu, tahirin ilgisini çekmeyi başarınca devam etti "Alya çok ağlıyor, resim yapamıyorum."
Tahir zorla bir gülümsemeyle yataktan kalkıp denizle beraber ikizlerin odasına gitti. Alyayı kucağına alıp yere oturunca, denizde babasının yanına oturdu. Tahir alyayı susturmak için bir sağ'a sola sallarken diğer yandan da yüzünü inceliyordu. Alyanın gözleri fal taşı gibi açılmıştı, bir ablasına bir babasına bakıyordu.
"Ben bebekken benim de gözlerim alyanın ki gibiydi," diye başladı deniz birden kardeşinin gözlerini incelerken "ama sonra annemin gözleri gibi oldu, alyanın gözleri de mi annemin gözlerine benzeyecek?"
Tahir nefesin gözlerine bakmayı çok özlemişti şimdiden, keşke hiç gitmeseydi. Tahir kafa sallayıp gülümseyen alyaya baktı, gerçekten hepsi nefes'e benziyordu. Tahir iç çekip yerden kalktı, alyayı yatağına yatırıp deniz'e döndü.
"Hadi bakalım uyku vakti, pijamalarını giy gir yatağa bende geliyorum" deyip ömerin alnına bir öpücük kondurdu tahir. Deniz odadan çıkmıştı bile, tahirde ikizlerin odasından çıkınca deniz ona kendi odasından seslendi.
"Neden hemen gelmiyorsun?" Tahir bir şey diyemeden deniz laf'a atlamıştı "annemle mi konuşacaksın yine?"
Tahir kafasını hayır anlamında sallayıp denizin odasına girdi. Denize üstünü çıkarmasında yardımcı olup pijamalarını giydirdi ve yatağa yatırınca gözüne yaptığı resim çarptı, nefes. Denizin yanına yerleşip onu kollarının arasına aldı.
Deniz gözlerini kapatıp babasına sarıldığında "Yarın park'a gidecek miyiz?" diye sordu.
Tahir kafasını sallayıp "Gideriz bir tanem," dediğinde saçına bir öpücük kondurdu "Halan da gelir, ardayla oynarsınız."
Deniz gülümseyip kafasını salladı "Ama kardeşlerime bakmasın, sadece sen bak." dedi. Tahir kaşlarını çatıp onun ne demek istediğini anlamaya çalışırken o çoktan uykuya dalmıştı bile. Tahir bi süre daha yanında kaldıktan sonra ışıkları söndürüp odadan çıktı. İkizlere son kez göz atıp onların kapısını hafif aralıklı bırakarak koridorun duvarına sırtını yaslayıp yere oturdu. Karşısındaki aile fotoğraflarına bakıp uykuya daldı..
• • • •
"Kızım okula gitmek istemiyor, zorla gönderemem da!" Kaleli konakta yine sıradan bir gün, deniz okula gitmemiş saniye ve asiye tahirin başının etini yerken yangazlar yandan yandan gaz vermekle meşgul.
"Zorla gönderecesun oğlum," tahir ağızına bir parça peynir atınca saniye devam etti "göndermeye göndermeye deniz hiç okula gitmeyecek. Bunu mu istiysin oğlum?"
"Benim istediğim şey mutlu olması, şu an kızım mutsuz ana. Mutsuzken zorla bir yere götürülmenin nasıl bir şey olduğunu çok iyi biliyorum ben."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
kızımız için
Fanfiction"Şey buralarda deniz var mı?" tabi ki de var gerizekalı, karadeniz burası sonuçta of adamda diyecek ki bu ne gerizekalı bi kız böyle diye. "Var, hatta çok güzel bir yer biliyorum. Pek kimse gitmez oraya, denizin rengi.." dediğinde biraz daha yaklaş...