Medyada Bulut
Ben Pars'a şaşkınlıkla bakarken , o ise Bulut'a ve bana sinirli bir şekilde bakıyordu. Neden gelmişti ki ?
**
Annem gülümseyerek Pars'ı yemeğe davet ederken, ben şaşkınlıkla eve gelen Pars'a bakıyordum. Pars ve Bulut arasındaki gergin bakışma ise beni daha da geriyordu.
-Dışarıda bekliyorum gelir misin, deyip bana cevap hakkı tanımadan arkasını dönüp gitmişti. Ben de masadakilerden izin isteyip dışarı çıktım. Kapının önünde bekleyen Pars'ı görünce o gün olanlar geldi aklıma. Şuan fark ediyordum ki ona çok kırgındım. Beni kapının önüne atmıştı. Ağlamalarım karşısında tepkisiz kalmıştı. Soğuk bir tavırla karşısına dikildim.
-Onun yüzünden mi pişmansın ?
-Ne saçmalıyorsun sen ? Özür dilemen gerekirken bir de benden hesap mı soruyorsun ?
-Bana cevap ver ! O adam yüzünden mi bu haldeyiz ?
-Bu halde olmamızın tek sebebi sensin anladın mı beni ? Git ve özür dileyene kadar çıkma karşıma. Sinirle eve döndüm. Masaya ilerlerken Pars'ın arabasının son hızla hareket edip gitmesinin sesini duydum. Moralim bozulmuş şekilde masaya oturdum. Annem, Bulut'a ayıp olmasın diye durumu toparlamaya çalışıyordu.
-Bunlar eskiden beri böyledir. Birbirleriyle uğraşıp dururlar. Kardeş kavgası uzun sürmez, barışırlar. Ne de olsa abi kardeş gibiler. Bulut ise beni inceliyordu.
-Ben kalksam iyi olur.
-Hayır neden gidiyorsun ki ? Hadi gel odamı göstereyim sana, dedim masadan kalktık. Odama girdiğimizde Bulut etrafı inceliyordu. Her zamanki gibi moralimi düzeltmeye çalışacaktı emindim ve benim buna ihtiyacım vardı. Çok sinirliydim.
-Odan da senin gibi çok güzel. Ahh bu kitaba bayılırım. Dünyanın acımasızlığını, gerçekçi bir dille anlatıyor, deyip kitaplığımdan bir kitap aldı : Eve dönüş.
-Aslında pek tarzım değildi. Kitapçının baskısıyla aldım ama ben de çok beğendim. Kitap savaştan kaçan bir kızın, bir gazeteci tarafından yardımlarla kendi ülkesine dönmesini, orada yaşanan vahşeti, kampları, yapılan eziyetleri birinci ağızdan anlatıyordu.
-Dünyada bu kadar gerçekçi acılar varken, bizim ufak şeyleri kafamıza takmamız çok kötü değil mi ? O yüzden artık gülümse. Geçici acılar için asma suratını.
-Haklısın aslında. Teşekkür ederim Bulut. Eskiden beri ne zaman yüzüm asılsa, hep beni neşelendirdin. İyiki varsın.
- Asıl sen iyiki varsın Kumsal. Kimse benimle konuşmazken, herkes benimle dalga geçerken sen hep yanımda oldun. İlk tanışmamızı hatırlıyor musun ?
-Aslında hafızam çok iyi değildir, deyip utangaç bir şekilde gülümsedim . Hatırlamıyordum.
-Okuldaki iki çocuk benimle, kimseyle konuşmadığım için dalga geçerken sen gelmiştin ve onlarla tartışmıştın. Beni tanımıyordun bile. O kadar çok beni koruyup, onlara laf saymak için konuştun ki, çene gücünle oğlanları pes ettirip kaçırmıştın. İlk o gün hayran kaldım sana. Sonrasında tanıdıkça, güzel kalbini daha da sevdim.
-Şuan teşekkür mü ediyorsun hakaret mi belli değil, deyip güldüm. Yine başardın, yine kafamı dağıtıp beni güldürdün.
-Aslında ben . . . Cümlesini tamamlayamadan kapım sertçe açılmıştı. Pars geri dönmüş ve resmen odamı basmıştı.
-Çık odadan ! Bulut'a adeta kükredi.
-Sen benim odamdan, benim misafirimi kovamazsın !
-Kes sesini Kumsal. Sen de hemen çık odadan dedim. Pars'ın beni kendi odasından kovmadan önceki attığı bakışları gördüm gözlerinde. Mavileri koyulaşmıştı. Sonra duvara attığı yumruk geldi gözümün önüne. O yumruğu her an Bulut'a atabilirdi. Bulut asla böyle bir şeyi hak etmiyordu.
-Bulut ben seni yolcu edeyim, tadımız kaçmasın. Pars şuan kendinde değil. Evde olay çıkmasın olur mu ? Hadi seni geçireyim.
-Kendi gidebilir. Hemen terk et evi !
-Kumsal istersen . . .
-Gerek yok Bulut. O bana zarar vermez. Sonra ararım olur mu seni ?
-Sen kimi kimden koruyorsun lan ? Pars, Bulut'un üzerine yürürken araya girdim.
-Annem evde Pars nolur ! Pars sinirle bana baktı ve yatağıma geçip rahatça uzandı. Adeta burası benim diyordu. Bu rahatlığı, Bulut'u da beni de sinirlendirmişti. Kısaca vedalaşıp Bulut'u odamın kapısından yolcu ettim ve kapıyı kapatıp Pars'a döndüm.
-Ne yaptığını sanıyorsun sen ?
Yatakta doğrulup oturdu. Ellerini yumruk yapmış sıkıyordu.-Asıl sen ne yapıyorsun ? Ne işi var o adamın evde ? Bu odaya bir tek ben girebilirim. Burası ikimizindi. Nasıl onu alabilirsin buraya ?
-Yatağıma mı aldım Pars ? Sinirle yerinden kalkıp, gelip boğazımı sıktı. Şaşkın ve korku dolu bakışlarla Pars'a bakıyordum. Şuan karşımda hiç tanımadığım bir adam vardı. Ellerini boğazımdan çekmek için var gücümle savaşıyordum.
Kısa bir an sonra ellerini çekti ve sinirle odadan çıktı. Gözlerim dolmuş vaziyette Pars'ın gidişini izledim.
Hemen üzerimdekileri çıkarıp banyoya girdim. Annem gelip sorguya çekecekti ve beni ağlarken görmesini istemiyordum. Annem çok duygusal bir kadındı. Ufacık ateşlensem bile ortalığı ayağa kaldırır, kendi de yataklara düşerdi. Bensiz bir dünya hayal bile edemezdi. O yüzden beni ağlarken görmemeliydi. Duşta oyalandım ve sakinleşince bornozumu giyip odama geçtim. Annem odamda beni bekliyordu.
-Dinliyorum.
-Anlatacak birşey yok anne. Klasik Pars ve ben. Bu konuyu konuşmayalım olur mu ? Bulut'a güvenebildin mi ? Sevdin mi ? Arkadaşlığıma devam edebilir miyim ?
-Sen artık çocuk değilsin Kumsal. Benim için her zaman çocuk kalacaksın o ayrı ama kararlarına saygı duyarım. Ayrıca Bulut'u çok sevdim. Biraz utangaç ama çok efendi. Üstelik sana bakışlarından, zaten senin için kötü düşmeyeceğini biliyorum. Hem o çiçekler. . . Kaldı mı böyle erkekler ? Babandan en son ne zaman çiçek aldığımı hatırlamıyorum bile.
-Bana bakışları derken ? Biz onunla çok iyi iki arkadaşız anne.
-O sana deli gibi aşık. Damadım olarak görmeyi çok isterim. Bir düşün istersen, deyip odadan çıktı. Ciddi ciddi herkesin dediği şey doğru muydu ? Bulut bana aşık mıydı ? İyi de kaç yıl geçti, aşık olsa açılırdı. Ben ona arkadaş gözüyle bakıyordum.
Üniversite onu biraz değiştirmişti. Aslında gözümdeki yeri de fark etmeden değişmişti. Mutsuz olduğum her an artık onu düşünüyordum. Beni güldürmesini istiyordum. Pars da değişiyordu. Güven yerini korkuya bırakıyordu. Kalbim ve aklım kime aitti ? İkisinden birine mi yoksa kimseye mi ?
YORUM ve votelerinizi bekliyorum.
-Kumsal kimi seviyor ?
-Pars'ın Bulut'a böyle davranması hakkında ne düşünüyorsunuz ?
-Pars'ın Kumsal'ın boğazını sıkmasına ne diyorsunuz ?
Vote ve yorumlarınızı bekliyorum :)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YARALI YÜZ (Tamamlandı)
ChickLitYüzünde boydan boya yara olan ve herkes tarafından dışlanan bir erkek, çocukluk arkadaşı güzeller güzeli Kumsal'a ne pahasına olursa olsun sahip olmak ister. Bunun için herşeyi yapmaya hazırdır çünkü o takıntılı bir insandır. ** CİNSELLİK VE ŞİDDET...