YARALI YÜZ (Tamamlandı)

55

Medyada Bulut

Pars arkasını dönüp giderken gözlerim köşede ağlayarak bizi izleyen Kumsal'a takıldı. Ben ne yapmıştım böyle ?

***

Pars ve Bulut'un kavgasını bugün ayırmamıştım. Kendi kavgalarında arada kalan, başı yanan hep ben olmuştum. İş çıkışı Pars beni almaya geldiğinde, arabaya bindiğim ilk dakikadan bağırmaya başlamıştı. Tazminatımın yüksek olmasından dolayı işten çıkamadığım için, hergün Bulut'u görmeme katlanamıyordu.

O bağırdıkça ben susuyordum. Onunla uğraşacak havada değildim. Aklım bebeğim için verdiğim karardaydı. Onu aldırmamakla doğru mu yapıyordum ? Başımı cama yaslamış, dışarıyı izlerken karnıma hafif bir sancı girdi. Kırmızı ışıkta durduğumuzda, Pars kolumu sıkarak beni kendisine çevirdi.

-Cevap ver. Deminden beri kiminle konuşuyorum ben ?

Tekrar kasılan karnım, bu defa beni iki büklüm etmişti. Kolumu Pars'ın ellerinden çekip karnımı tuttum. Bu acı da neydi böyle ? Pars bağırmasına devam ederken kafasını bana çevirdiğinde, iki büklüm olmuş bedenimi gördü.

-Kumsal ? Kumsal iyi misin ? Lanet olsun neyin var ? Kumsal !

Acıyla inleyerek sancı diyebildim. Pars ani bir dönüşle arabayı en yakın hastaneye sürdü. Hemen kadın doğuma girdiğimizde, doktorlara durumun acil olduğunu belirtti. Bizi bir odaya muayene için aldılar. Adının Emre olduğunu öğrendiğim doktor, acının yerini tespit etmeye çalışıyordu. Hamile olduğumu söylediğimde ilaç vermemeyi tercih etti.

-Alttan muayene edip kontrol etmem gerek. Hastayı hazırlayın. Hemşirelerin yardımıyla, odayı ayıran perdenin diğer tarafına geçtiğimde, beni hazırlamaya başladılar. O sırada Pars doktora bağırıyor, adama resmen sapık muamelesi yapıyordu.

İç çamaşırımı çıkarıp kontrol için çatala yattığımda, doktor gelip muayeneye başlamıştı. İşi bittiğinde masasına geçti ve ben de hemşirelerin yardımıyla giyindim. Ağrım bir nebze azaldığında daha iyiydim. Doktorun karşısındaki koltuklara Pars'la beraber oturup doktoru dinlemeye başladık.

-Daha önce, yakın zamanda kürtaj oldunuz mu ?

-Hayır ilk hamileliğim. Doktor şaşkınlıkla bir bana bir Pars'a baktı. Neye şaşırmıştı ki ?

-Sizinle açık konuşucam. Rahmin iç kısımlarında birkaç yırtık oluşmuş. Ayrıca fazlaca zedelenmeler mevcut. Bu duruma neden olacak ciddi bir şey yaşadınız mı ? Eşinizden şiddet gördüyseniz, hemen polisi arayabilirim. Pars öfkeyle bağırmaya başladığında, doktorun üzerine yürümeye çalıştı. Kalan son gücümle onu yerine oturttum.

-Hayır, dedim kısaca. Açıklamaya gerek yoktu.

-Bu durumda size yardım edemem Kumsal hanım. Emin misiniz ? Rahminizde oluşan hasarlar çok ciddi. Birinin yapmış olması lazım. Bu durum normal değil, dış etkenlere bağlı bir durum. Doktor iyi niyetliydi ama Pars'la kendim baş etmeliydim. Pars sessiz küfürler savururken, başımla eminim der gibi işaret yaptım.

-Size bitkisel birkaç karışım vericem. Parmağınızla vajinanızın iç bölgelerine, uyumadan sürün. Bu arada hangi doğum çeşidini düşünüyordunuz ?

-Tabiki normal. O an acı çekicem ama sezeryan ya da ameliyat gerektirecek başka birşey istemiyorum. Doğumun ertesi günü ayağa kalkmak istiyorum. Ameliyata girip onun ağrılarını çekemem.

-Anlıyorum. En sağlıklısı bu tabiki ama bu durum sizin normal doğum yapmanızı engelleyecek. O an yerdeki bakışlarım doktora kaydı.

-Nasıl ? Nasıl yani ?