YARALI YÜZ (Tamamlandı)

49

Medyada Pars

***

Pars hızlıca banyoya ilerlerken arkasından bağırıp laf sayıyordum. Yalnız kalınca, alkolün de etkisiyle sızdım.

***

Sabah şiddetli baş ağrısıyla uyandım. Aşağıdan tıkırtılar gelirken yanımdaki boşluğa baktım. Pars uyanmış olmalıydı. Kendime gelmeye çalışırken, dün gözümün önüne yavaş yavaş gelmeye başladı. Kahretsin. Pars'a resmen beni becer demiştim. Utancımdan yataktan çıkamayıp bir süre daha yatakta kıvrıldım. Üzerime baktığımda gecelik vardı.

Demek ki ben uyuyunca üzerimi değiştirmişti. Hormonlarıma söz geçiremiyordum. Evet canım sevişmek istiyordu ama Bulut'la olsun istiyordum. Şuan evli olduğum için o da olmazdı. Pars'la onun haberi olmasa da, ileride boşanmayı düşündüğüm için kendimi olabildiğince ondan uzak tutmaya çalışıyordum. Arkadaşlığımıza zarar veremezdim. Ama ya dün ?

Öpüşmüş hatta ön sevişme yaşamıştık. Ona tekrar küsmemi göze alamayıp beni bırakıp gitmişti. Oysa ben ona gittiği için bağırmış, bir sürü kötü söz söylemiştim. Onu bu kadar zorlamışken, beni düşünüp, kızmamam için başladığı şeyi yarıda bırakması ona hayran olmama neden olmuştu.

Ben o kadar iradesiz davranırken, o çok zor bir anda ikimiz için en doğru kararı verebilmişti. Cidden hayran olmuştum ona bir kez daha. Merdivenden çıkan ayak sesleri duyduğumda üzerimdeki ince örtüyü kafama kadar çekip gözlerimi kapadım. Bu utançla Pars'ın yüzüne nasıl bakacaktım ?

Odanın kapısı açıldığında içeriye giren Pars'ın parfümü tüm odayı doldurmuştu. Yatağa hafifçe oturduğunda kafamın üzerindeki örtüyü yavaşça açmak istedi ama refleksle örtüyü sıkı sıkı tutup açmasını engelledim. Çok güzel, ben uyuyor numarası yapmayı planlarken şimdi iyice rezil olmuştum. Pars biraz kuvvet uygulayıp üzerimden örtüyü sıyırırken gülümseyerek beni izliyordu.

-Günaydın uyuyan güzel.

-Günaydın.

-Ne bu utangaç tavırlar ?

-Pars dün olanlar için . . .

-Ha şu becer beni Pars dediğin ama ben kendinde olduğunda yapalım dediğim dün mü? ? Bir de şey vardı, ben seninle yapmadım diye bana bağırıp laf saydığın dün ? Sesindeki alay bariz belliydi ve kahkahasını zor bastırıyordu.

-Evet o dün ! Yeterince utanıyorum. Özür dilerim Pars çok özür dilerim.

-Neden özür diliyorsun prensesim ? Ben senin kocanım. Beni istemen çok normal. Ben de seni çok istiyorum. Sadece evlendiğimizden beri hiç ilişkiye girmedik ve ben yaparken her anını bilinçli bir sekilde hatırlamanı, kendi arzularınla hareket etmeni istiyorum. Sakın seni istemediğim için yapmadığımı düşünme.

-Teşekkür ederim Pars. Gerçekten senin yerinde olan hiçbir erkek, o pozisyondayken geri çekilmezdi. Sana gerçekten teşekkür ederim.

-İnan bana benim için de çok zor oldu. Sen çırılçıplak yatağımdayken, ateşliyken, hele de Pars beni bec. . .

-Kes artık . Dalga geçme. Özür dilerim.

-Tamam tamam sustum. Bunun telafisini ciddi anlamda en yakın zamanda bekliyorum. Kendi işimi kendim hallettim ve bu duruma alışkın değilim. Cevap vermeden kafamı öne eğdim. Ne demeliydim ki ?

-Neyse hadi gel de kahvaltı yapalım. Hafta sonumuzu değerlendirelim. Saçlarıma güzel bir öpücük kondurup aşağı indi. Leş gibi alkol kokuyordum. Kahvaltımızı yaptıktan sonra ılık bir duş aldım. Üzerime birşeyler geçirip tekrar aşağı indim. Pars koltuğa uzanmış televizyon izlerken, Yağmur'un bize ev hediyesi aldığı oyun konsoluna takıldı gözüm.