41

4.8K 142 159
                                    

Tamamlanmış diğer kitabım PSİKOPAT AŞIĞIM 50.000 okunmayı geçti. Mutluluğumu sizinle paylaşmak istedim :)

Sizden bol bol yorum bekliyorum.

Medyada Kumsal

Pars sakın bana dokunmayı aklından bile geçirme diyerek sinirle masadan kalktım. Amacı neydi cidden ? Herkesin önünde benimle yattığını söylerken, tüm arkadaşlarımın içinde, Bulut'la sevgili olduğumuzu bile bile evleneceğimizi söylerken amacı neydi Pars'ın ?

***

BULUT'UN AĞZINDAN

Olanları hazmedemiyordum. Kumsal'ın benimle birlikteyken, başka bir adamla evlenecek olmasını hazmedemiyordum. Onu uzaktan sevmeye alışmıştım. Ama ona sahip olduktan sonra, beraber bir sürü güzel anı biriktirdikten sonra, ona alıştıktan sonra ondan vazgeçmek kolay değildi. Aldatılmış mıydım ? Hayır, kesinlikle hayır. Liseden beri Pars, Kumsal'a aşık gözlerle bakarken, bugün de dahil Kumsal ona hiç o gözle bakmamıştı. Bunu gözlerinden anlıyordum.

Neye mecburdu, ne olmuştu da beni bırakmayı göze alabilmişti ? Beni sevmiş miydi ? Ben bu kadar kolay vazgeçeceği biri miydim ? O gün hayatımın en büyük travmasını anlatmıştım ona oysa ki. O kadar benimsedim seni demek istemiştim. O bana ne demişti ? Beni bekle. Başka adamla evliyken nasıl onunla birlikte olabilir, onu nasıl başka birisiyle paylaşabilirdim ?

Hele de Pars gibi birisiyle. Sınıfa ilk geldiği gün, Kumsal'a bakışlarından aşkını anlamış ve ondan nefret etmiştim. Onunla yakınlığını gördükçe nefretim daha da artmıştı. O günden sonra kendimi işe verdim. Uyku bedenimi esir alana kadar kafamı dolduruyor, gerekli gereksiz bütün işleri yapıyordum.

Yine dosyalara daldığım esnada telefonum çalmıştı. Arayan kişi beni oldukça şaşırtmıştı. Buse ağlamaklı bir şekilde beni arayıp, konuşmamız gerektiğini söylemişti. Başta reddetsem de konu Kumsal deyince teklifini kabul etmek zorunda kaldım. Öğle yemeğine yakın otoparka inip arabaya bindiğim sırada, beklenmedik ikinci telefonu aldım ve rotamı değiştirip önceliği ona verdim.

Pars benimle buluşmak istemişti. Buluşacağımız cafeye gittiğimde Pars çoktan masadaki yerini almıştı. O da en az benim kadar bu buluşmadan rahatsız gibi görünüyordu. O halde neden benimle buluşmak istemişti ki ?

Masaya ilerleyip karşısına oturdum. Garson gelip siparişimizi aldığında ikimiz de orta şekerli kahve istemiştik. Kumsal'dan sonra bir ortak nokta daha diye geçirdim içimden. Kahveler geldiğinde hala konuşmuyorduk.

-Dinliyorum. Susmak için mi çağırdın beni buraya ?

-Sen buraya gelmekten ne kadar nefret ediyorsan emin ol ben de seni buraya çağırmaktan o kadar nefret ediyorum. Zaten konu müstakbel eşim olmasa, ezik suratını görmeye tahammül edemezdim. Yumruğumu sıktım. Onu burada boğabilirdim. Ben bunu yaparsam olayları çarpıtıp Kumsal'a anlatır ve beni ona kötülerdi. Bu riski göze alamayıp her zamanki gibi sustum.

-Her neyse bay ezik. Biliyorsun Kumsal'la kısa bir zaman sonra evlenicez. Bundan sonra kocasının yanında çalışmalı. Konuyu ona açtım. Tazminat meselesinden bahsetti. O da benim yanımda çalışmayı çok istiyor ama tazminattan çekiniyor. Sözleşmeyi feshet ve mutluluğumuza engel olma.

-Yani ?

-Yani ayak altından çekil. Her zaman yaptığın gibi sessiz ol ve Kumsal'ın istifasını kabul et.

-Tamam, Kumsal istifa etsin ben de seve seve kabul ederim.

Bunu yapmak istemesem de yapmalıydım. Şirketten ayrılmasını istemesem de gitmek isterse ne yapabilirdim ki ? Pars, karşımda keyifle gülüp, höpürdeterek kahvesinden koca bir yudum aldı. Bu hareketi ve aşalayıcı tavırlarına daha fazla katlanamazdım. Gururumu bir kenara bırakmalıydım. Hala evlenmemişlerdi ve hala bir şansım vardı. Ben de gülümseyerek kahvemden bir yudum aldım.

YARALI YÜZ (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin