Enseme Dokunan Nefes

35.

      Yukarıda Hare'nin Halloween makyajı var. Bölümü okuduktan sonra yeniden bakarsınız.

     Harenin hesabı ve Asaf'ın hesabı da var. ensemedokunanhare ensemedokunanAsaf takip edin.

    Ensemedokunannefeaofficical'da instagram hesabımız. Takip edin.

     Yorum yapmayı unutmayın.

 

     Rutubeti düğümlenen odanın içerisi pas tutmuş demir kadar havasız bir o kadarda ruhsuzdu. Enseme yakınlaşan nefesin bedenimi kavurmaya başlaması tüm vücudumu ısıtmaya yetiyordu. Parmaklarımı bir ay öncesine kadar katilim olarak gördüğüm bedenin güçlü sırtına bastırdım. Bedeni bedenimin hemen üzerine kapanmıştı. Bedenlerimiz tozlu koltuğun üzerine yığıldığında nefeslerini birbirine karışmayı sürdürmüştü. Yüzü yüzünü örtüyordu. Saçlarım koltuğun kenarına doğru uzanıyordu. Parmaklarımı sırtına bastırdığımda hafifçe inledi. Sıcak nefesi altından boynuma konduruğu öpücükle irkildim. Sıcak ve ıslak arası dudakları tüm bedenimi yakacak dereceye ulaştırmıştı.  bedeni altında yatan Dizlerimi hareket ettirmeye çalıştığımda onu hissettim. Tam orada. Yanaklarında şekil alan kızarıklık avuç içlerimi de yakmıştı. Ayak bileklerime kadar ulaşan ateş karanlık odada boynuma dudaklarını geçirmiş Asaf'ın her hareketiyle daha da fazla alevleniyordu. Nefesleri sesine karışırken dişleriyle boynumu dişlediğinde acıyla karışık bir şekilde inledim. Duraksadı. İnleyişimin onu mutlu ettiğini gösteren bir şekilde kahkaha attığında saçlarım arasından yanımda gölgelenen yüzüne erişebildim. Karanlıkta parlayan kahverengi gözleri yüzümün bir santim ötesindeydi.

     "hoşuna gittiğini belli etmen için canını acımam mı gerekiyordu?" sorusu daha fazla kızarmama neden olduğunda karanlıkta olduğumuz için umursamamaya çalıştım. Saçları yüzümü gölgelediğinde dudaklarını dudaklarıma bastırdı. Öpüşünün verdiği alev tüm bedenime bir anda yayıldığında parmaklarımı tenine bastırdım. Tenimin üzerini gölgeleyen tenine. Dişlerim bir anlığına dudaklarını dişlediğinde inledi. Güzel İneyinin ardından durduğunda eğilip yüzüme baktığını seçebiliyordum.

    "benim kızım neler yapıyor öyle." dudaklarının kırıldığını hissedebiliyordum. Alaycı bir şekilde gülümsediğini. Yüzüme gülerek baktığını hissediyordum. "gel buraya!" parmaklarını saçlarıma bastırdığında kavrulan tenimin ardından bedenini bedenime daha fazla yasladı. Dudaklarımız birleştiğinde öpüşü git gide hızlanıyor arada nefes almak için ikimizde duraksıyorduk.

    Avuç içlerini olabildiğince tenini örten siyah gömleğine yasladım. Avuç içlerime bulaşan ter oraya da isabet etmiş olmalıydı. Odanın havasızlığı inleyişlerimize karışırken saçlarım havalanıp duruyordu. "Asaf!" döküldü dudaklarımdan, inleyişim arasından. Dudakları dudaklarımdan ayrıldığında gözlerini kısıp yüzümü en ince ayrıntısına kadar inceledi. "dudaklarım dudaklarına temas ettiğinde, dudakların dudaklarımı sarhoş ediyor." diye fısıldadı.

    Sıcak nefesim yüzüne isabet ederken sıcak nefesi yüzüme değdi. İkimizde sıcaklamıştık. Temasımızın verdiği sıcaklık etkisiyle mi bilinmez ikimizinde yandığı ortadaydı. Bunu odanın rutubetli havasına karışan nefesimizden ve birbirini örten tenlerimizden anlıyordum.

     Şımarık bir halde sırıttığında neden güldüğünü anlamaya çalıştım. Parmakları gövdesi altından pantalonumun düğmesine dokunduğunda dokunuşu kızarmama neden oldu. Buna hazır değildim. Başımı salladım. "bunu yapamayız." diye fısıldadım aceleyle. "şimdi olmaz." gözlerim karanlık odayı taradığında bedenini dizlerimden aşağı doğru kaydırdığını hissettim. Karanlıkta olduğumuz için ne yapabileceğini tam kestiremiyordum. Parmakları aceleyle düğmemi açarken ellerimle ellerini ittirdim. "beni duyuyor musun? Şimdi olmaz." diye çekiştim.