Enseme Dokunan Nefes

26.

      Şimdi en beğendiğiniz yeri sorsam, hepinizin vereceği cevap aynı olur. En iyisi okuyun ve siz karar verin.

      Kapak tasarımcımız BasakDelil bundan sonraki tüm kapaklarımızı o yapacak.

       Yorum yapmayı unutmayın.

   

   
    Fotoğraftaki kadın saçlarını yukarıdan toplamış ve yüzüne yerleştirdiği yapmacık bir gülümsemeyle poz vermişti. kolları arasında tuttuğu dosyalar, bir iş yerinde çalıştığının kanıtıydı. Diğer fotoğrafı elime aldığımda, Kadının zarif omuzlarına dokunan kollara baktım. Onlar kadının iş arkadaşları olmalıydı. Dizlerimi karnıma kadar çektiğimde, çatı katında bulduğum fotoğraflara bakmaya devam ettim. Kayra'nın eski ayakkabılarını bulmak için çatıya çıktığımda, Küçük bir kartonun içerisine paketlenen fotoğrafları bulmuştum. Özenle üst üste dizilmiş diğer fotoğraflara dokunduğumda en baştaki fotoğraf karesini elime aldım. Orta yaşlarında bir adam madalyonların önünde duruyordu. Yüzüne yerleştirdiği garip gülümsemeyle gururlu birini andırıyordu. Fotoğrafı biraz yakınlaştırdığımda adamın çok tanıdık gelen bakışlarına odaklandım. Çıkaramadığım bakışlar fotoğraf karesine yansımıştı. Fotoğrafı yatağımın üzerine bıraktığımda en üstte olan fotoğrafa uzandım. Yine çalışanlar yan yana dizilmiş poz vermişe benziyorlardı. Sondaki tanıdık yüze baktığımda, karnıma kadar çektiğim dizlerimi indirip bağdaş kurdum ve annemi incelemeye başladım. Annemin bir kaç kez genç fotoğraflarına bakma fırsatını bulmuştum. Bu da çalıştığı şirkete ait olan fotoğraflar olmalıydı. Genç ve güzel görünüyordu. Gülümsediği zaman yüzüne yerleşen güzel ifade buraya da yansımış ve her zamanki çekiciliğini ortaya çıkarmıştı. Şirketin tam önünde çekilmişti fotoğraf. Arkadaki detayı yakaladığımda yavaşça doğruldum ve daha önceden duyduğum, büyük harflerle yazılı şirket ismine odaklandım.

'STAYLİNG HOLDİNG' dudaklarım şaşıran bedenim aksine şirketin ismini sessizce tekrarladı. Bu! dedi küçük Hare, Bulut'un bahsettiği şirket!

Bu şirket dedim yavaşça ayağa kalktığımda, Bulut'un gerçek babasının şirketi. Ayrıca! diye fısıldadı küçük Hare. Üvey babası da bu şirkete ortaktı eskiden! fotoğrafı parmaklarım arasında sıkıca tutmaya devam ettim ve kartonun içerisine geri yerleştirdim. Annem bu şirkette mi çalışıyordu? O halde Bulut'un babasını da tanıyordu. Kartonu elime aldığımda hızlıca kapıya doğru yürüdüm.

.....

saçlarım rüzgarın sebep olduğu esintinin şiddetiyle birlikte hafifçe uçtuğunda balkonun pervazına yorgun bedenimi daha fazla yasladım. Fırtınanın çıktığına işaret veren gürültülü ses kulaklarıma sert bir tını halinde ulaştı daha sonra kesildi. Kartonu parmaklarım arasında ileriye doğru uzattığımda anneme çevirdim gözlerimi.

"Anne sana bir şey sormam gerekiyor!" gözleri ilk önce yüzüme daha sonra da her şeyi ortaya çıkarabilecek olan fotoğrafları kaplayan karton pakete çevrildi.

Bedenini hareket ettirdiğinde, az önce yaslandığı sandalyeden doğruldu. "Bunları nereden buldun?" parmaklarının pakete uzanışınızı izledim. parmaklarıma uzattığı ellerine karşı paketi ona verdiğimde hafifçe yutkundum. "Çatıdan!" bir hışımla çıkan söz balkonda yankılandı ve daha sonra esmeye devam eden rüzgara karıştı.

Paketi yavaşça açtığında kartonun tok sesi duyuldu. Fotoğraflardan bir tanesini eline aldığında yüzüne baktım. Az önceki ifadesinden farklı olarak yüzüne tedirgin bir hissi yerleştirmişti. "Sen burada mı çalışıyorsun?" çalıştığı yeri bilmemem biraz garip olsa da oraya daha önce hiç oraya gitmemiştim.