Enseme Dokunan Nefes

48.

       
   İnstagramda kitabımızda ilgili edit yapabilecekler? Fan sayfası açabilecekler? İnstagram sayfamızı takip eder misiniz? Medyaya bıraktım.
 
     Wp grubu açalım mı? Gelmek isteyenler istiyorum yazsın, özelden mesaj atayım.

    Keyifli okumalar... 

    Yorum yapmayı unutmayın... 

   

           Ruhunuzun kaybolduğu olduğu mu hiç? 

           Kimsesiz kaldığınız, yardımınıza bir Allah'ı kulu koşmadığı, çaresiz bir beden olduğunuz mu hiç? 

           Ben oldum, olmuştum. 

           Tam da şimdi hemde. 

           Sevdiğim adamın başka bir kadına attığı kahkalar beni bu duruma sokmuştu. Çaresiz ve yapayalnız. 

            Ne yapacağımı, nereye gideceğimi, kimden destek alacağımı bilmeden otelden çıkmış evime doğru yürüyordum. Kapıyı açtım ve aslında sıcak olan ama bana tümüyle buz gibi gelen evime girdim. Yönüm belliydi, odam. Yatağıma uzanacaktım. Merdivenleri birer birer çıktım ve ruhsuzluğu gölgeleyen bedenimi yatağa bıraktım, sonrasını hatırlamıyorum... 

          ...

        Kalbim yerinden mi çıkıyordu? Neydi bu dinmek bilmeyen şuursuz gün batımı? 

         Gözlerim ışığa temenni olduğunda ellerim arasında tuttuğum elbiseye göz ucuyla baktım. Kırmızı ve mini. Şehvet dolu bir elbise. 

         "beğendin mi?" Yağmur'un sesi tüm odayı kaplarken belime koyduğum elimi ona doğru savurdum. "hiç sanmıyorum." dedim, "çok seksi." 

            Aynadan bana yaklaştığını görebiliyordum, kollarını belime doladı ve kulağıma fısıldadı, "bu yüzden beğenmelisin bebeğim, Asaf seni böyle seksi görsün ki aldattığına bin pişman olsun." 

             Düşüncelerim birden bire dalgınlaştı. Nereye gidiyordum? 

            Beni aldatan adamla öğle yemeğine mi? 

             Sabah beni uyandıran şey titreyen telefonum olmuştu ve arayan kişi de kalbimde derin yaralar açan katilimdi. Asaf...

             Başta yemek yemeyi kabul etmemiştim ama ona hesap sormam gerektiğini biliyordum. Evet başta etmemiştim, düşündüm ve ettim. Olay bundan ibaretti. 

               "belki de hiç gitmemeliyim." dedim, elimde tuttuğum elbiseyi yatağıma fırlatırken. Yaprak kollarım arasından sıyrıldı ve tekrar bana doğru yaklaştı. 

                Olamaz... 

                "dur!" dedim onu ittirirken, beni gıdıklıyordu. Kahkalarımız odamda hüküm sürerken tekrarladım, "dur diyorum Yaprak." 

                 Saçlarım dağılıp öne doğru savrulurken beni gıdıklamaya devam etti, o sırada yatağıma düşmüştük. "gideceğini söyle durayım." dedi Kahkalarımız arasından. "gideceğini söyle." 

                   Bu neden benden güçlü? Yenilmiştim, istemeyerekte olsa kafama birazcık yatan fikirle "tamam gideceğim." dedim, "dur lütfen." 

                   Durdu ve üstümden kalktı. İnce elleriyle eteğini düzeltirken yüzüme keskin bir bakış attı, "hadi seni seksi bir manken yapalım."