AZRA
"Ne oldu Azra sevinmemiş gibisin. Eğer bu seni endişelendirdiyse, kendini hazır hissetmiyorsan-
"Yok öyle bir şey değil. Bana bunu iki ay önce söyleseydin benden daha mutlu bir insan olamazdı bu Dünya'da."
"Ne değişti bu iki ayda?"
"Ben değiştim. Hayattan beklentilerim, isteklerim, önceliklerim hepsi değişti." dedim teslim olmuş bir edayla.
"Nihal Müdür ile yıldızınızın barışmadığını biliyorum. O yüzden onun ölümünden bu kadar etkilenmen beni çok şaşırttı." Nihal Müdür'den bahsedince tüylerim diken diken olmuştu.
"Ne alakası var Nihal Müdür'ün ölümüyle dediklerimin?" sesim istemsizce yüksek çıkmıştı.
"2 ay önce deyince ben-
"Ondan bahsettiğimi sandın." kafasını sallayınca bende yere baktım. Sanırım artık kimden bahsettiğimi anlamamış olmasına imkan yoktu. "Bu görüşmeyi erteleme şansımız var mı?" diye sordum ona.
"Sen kendini ne zaman hazır hissedersen o zaman yapabiliriz. Ama bir tarih belirtmem gerekiyor." İyice düşündüm. Deniz'in bize ihtiyacı vardı. Aklıma gelen ilk tarihi söyledim. "5 ay?"
"Azra cezanın bitmesine 6 ay kaldı zaten kurul böyle bir şeyi asla onaylamaz. En fazla bir ay sonraya erteleyebilirim." Bu benim için yeterli bir süre değildi.
"Tamam o zaman istemiyorum."
"Anlamadım."
"Erken şartlı tahliye olmak istemiyorum."
"Azra neden? Buradan çıkıp özgür olmak istemiyor musun? Son yılını amfide okumak, yeni insanlarla tanışmak. Yeni bir hayata sahip olma hissi bu kadar mı korkutuyor seni?"
"Belkide öyledir, belki de korkuyorumdur, olamaz mı?" deyip bacağımı sallamaya başladım.
"Eğer böyle bir korkun varsa daha çok terapi yapabiliriz. Ama sorunun bu olduğunu hiç sanmıyorum."
"Sevdiklerimi koruyamamaktan, onları yarı yolda bırakmaktan ölesiye korkuyorum. Oldu mu?"
"Oldu." diye cevapladıktan sonra derin bir nefes alarak ayağa kalkıp karşımdaki koltuğa oturdu. "Bir haftadır ne kadar üzgün olduğunu fark etmiştim." demesiyle ona baktım. "Diğer arkadaşlarında çok üzülmüştü ama sanki senin bir parçan kopmuş gibiydi. Şimdi de erken çıkma ihtimalini elinin tersiyle itiyorsun."
"Şu an Deniz'i ayakta tutan, onu yaşama bağlayan bizleriz. Ben böyle bir durumda onu asla bırakamam. Kudret desen sürekli onu kışkırtmaya çalışıyor."
"Ama sen her an herkesi koruyamazsın Azra."
"En azından denerim. Lütfen bu şansı elimden alma."
"Seni istemediğin hiç bir şeye zorlayamam Azra ama en azından dediklerimi düşünmeni istiyorum."
"Bittiyse çıkabilir miyim?"
"Aslında son bir şey daha var. Geçen hafta Kudret'e yaptıkların, bugünküler bunların hepsini kaybınıza verdik. Ama bu sondu Azra. Bir daha böyle bir şey olursa şartlı tahliyeni yakmış sayılırsın. O yüzden lütfen olay çıkarma bundan sonra." Kafamı sallayıp "Çıkabilir miyim?" dedim.
"Tabi çıkabilirsin" demesiyle hızla yerimden kalkıp kapıya doğru giderken o da masasına doğru gidiyordu."Bu arada, dövmen yakışmış." demesiyle arkam ona dönükken güldüm. Bazı şeyler ne kadar çabuk değişiyordu.
DENİZ
Erhan gerekli evrakları hazırlayıp Hakan'a ilettiğini söyledi. Görüş odasında Hakan'ın gelmesini beklerken gittikçe sabrım tükenmeye başlamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KADER ~ AZDEN
Teen FictionAlternatif AzDen kurgusudur. Her şey Avlu'nun 10. bölümünden itibaren başlar. ••• Azra "Sevgilim, Hayatım, Dünyam, Bitanem.." diyerek Deniz'e baktı. Orada olduğundan emin olduktan sonra "Bunlar sana aşık olduktan sonra sana söylemek istediğim şeyler...