AZRA
"Nereden çıktı şimdi bu?" diye sordum Melis'e dönerek.
"Bugün seninle görüşmek istiyormuş. İstersen özel bir görüşme ayarlayabilirim." dedi Melis.
"Tekrar onunla görüşeceğimi mi düşünüyor gerçekten? Onca yıldan, bana yaptığı onca şeyden sonra hemde." dedim.
"Belki anlatacak önemli şeyleri vardır Azra." dedi Melis.
"Anlatacağı hiçbir şeyi bilmek istemiyorum. Reddettiğimi söylersin." deyip hızla yanından ayrıldım.
O kadına olan nefretim o kadar fazlaydı ki gözüm hiçbir şeyi görmüyordu. Bloğa girdiğimde Rüzgar'ı görüp selam verdim. "Azra neredeydin?" diye sordu.
"Ben Melis'in yanındaydım da şey olmuş." derken Deniz'in odasına bakıyordum. Keşke şuan onunla konuşabilseydim. "Ne olmuş Azo?" diye sordu Hasret.
"Önemli bir şey değil Haso. Ben yalnız kalsam daha iyi olacak sanırım." deyip odama geçecekken anonsu duymamla masalara doğru yöneldim.
Gerçekten her şey bu kadar kolay mıydı? Bana bütün hayatımı zehir ettikten sonra bir gün ansızın onunla konuşabileceğimi mi düşünüyordu? Anneler Günü'nde beni öylece beklettikten sonra bir daha onun dediklerine inanmam mümkün müydü? Bana yaptığı onca şeye rağmen bütün nefretimi, öfkemi bir kenara bırakıp onu beklemiştim. Ama Meral Hanım gelemeyeceğini haber bile verme gereksinimi görmemişti. Yine gelmemişti benim yanıma.
Kendimi toparlamak için derin bir nefes alıp akmaya hazır gözyaşlarımı geri gönderdim. Burada herkesin içinde böyle görünemezdim. Oktay'ın sıraya çağırmasıyla yerime geçerken aklımdan o kadının neden o gün gelmediğinden başka bir şey geçmiyordu.
•••
Yemekhanedeyken aklım ve kalbim arasında büyük bir savaş vardı. Bir yanım ondan hesap sormak isterken diğer yanım ondan hesap sormamın onun istediği şeyi yapmaktan başka bir işe yaramayacağını söylüyordu. Daha beni görmeden hayatımı tekrar berbat bir hale sokmayı nasıl başarmıştı? Ama artık bunu yapmasına izin vermeyeceğim. Onun kadar mutsuz ve yalnız olmayacağım. Onunla konuşup sorularımın cevabını aldığımda onunla ilgili herşeyi hayatımdan çıkaracaktım.
"Azra." diye seslendi Dudu.
"Efendim Dudu." dedim.
"Yemedin hiçbir şey daldın gittin." dedi daldığım yere bakarken. Herkes merakla o tarafa bakarken "Kızlar napıyorsunuz ya?" dedim. Herkes anında Deniz'in sırtından bakışlarını çekip "Sen oraya bakınca-
"Ben başka bir şey düşünüyordum." dedim yardım ister gibi Rüzgar'a baktım.
"Bu sabah Melis'le konuştuğunuz konu mu?" diye sordu Rüzgar.
Başımla onaylayıp yemeğimle oynamaktan vazgeçerek çatalı bir kenara bıraktım. "Annem benimle görüşmek istiyormuş." dedim konunun değişmesini umarak.
"Neden gelmiş?"
"Sen görüşecek misin?"
"Peki hangi yüzle gelmiş?"
"Plan ne Azo?"
Soruları yükselmeye başlayınca aklımdaki her soru gerçeğe dönmüştü. Daha demin onunla görüşeceğime karar vermişken ağzımdan istemsizce "Bilmiyorum" a benzer bir ses çıktı. Duvarlar üstüme üstüme gelmeye başlayınca kızlara söyleyip hızla yemekhaneden çıkıp yalnız kalabileceğim bir odaya girdim.
Odadaki her şeyi parçalamak içimden gelsede bu beni rahatlatmayacağı için havlulardan birini ağzıma bastırarak bağırmaya başladım. İçimi nihayet boşaltabildiğimde kararımı vermiştim. Onunla son bir kez yüzleşip bu işi bugün bitirecektim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KADER ~ AZDEN
Ficção AdolescenteAlternatif AzDen kurgusudur. Her şey Avlu'nun 10. bölümünden itibaren başlar. ••• Azra "Sevgilim, Hayatım, Dünyam, Bitanem.." diyerek Deniz'e baktı. Orada olduğundan emin olduktan sonra "Bunlar sana aşık olduktan sonra sana söylemek istediğim şeyler...