KADER ~ AZDEN

46. Bölüm

AZRA

Kudret'i umursamayarak ayağa kalkıp "Hadi Güzelim içeri girelim artık." dedim. Deniz başını sallayarak ayağa kalktı. "Bu gidişle o kadar yaşayacağını sanmıyorum Kudret." dedi.

"Deniz hadi." diye seslendim.

"Bari buraya kadar gelmişken sana bir sır vereyim Kuzu. Bir haftadır bekledim o kadar."

Deniz "Söyleyeceğin hiçbir şey umurumuzda değil. Sen tayfanın yanına gidip onlara anlatsana masallarını." deyip duraksadı. "Pardon kullandığın kişiler demeliydim sanırım." dedikten sonra Kudret'in arkasına baktı. "Bakıyorum onlardan bile eser yok." 

Dışımdan dediğine gülerken içimden uyma işte şu kadına Boncuk uyma diye söyleniyordum. Kudret'in karşısında yoldan çıkmak işten bile değildi. "Hadi nenem. Arkanı dön düz devam et." dedim. 

"Hücrede kalmak aklını başına getirmiş anlaşılan. Eski günlerini mi hatırladın Kınalı?" 

Yumruklarımı sıkmaya başladığımda "Kes sesini Kudret." diye bağırdı Deniz. 

"Bayılıyorum böyle birbirinize sahip çıkmanıza ama can çıkar huy çıkmaz Kuzu." dedi Kudret beni işaret ederek.

Deniz "En son bizi birbirimize düşürmeye çalıştığında sonu çokta tahmin ettiğin gibi bitmemişti." diye hatırlatıp "Ayrıca bu kez başaramayacaksın." diyerek devam etti.

"Geçen seferi hatırlattığın iyi oldu belki sen de hatırlarsın seni asıl kandıran kişinin ben olmadığını." dedi Kudret tekrar eski defterleri açarak.

"Azra bana tekrar böyle bir şey yapmaz. O bana yalan söylemez." dedi Deniz.

"Tamam öyleyse o mutfakta ne olduğunu sor ona. Bakalım şimdi doğruları söyleyecek mi?" dedi Kudret.

Deniz bana dönüp soran gözlerle bakınca tekrar başa döndüğümüzü hissettim. Aklım Deniz'in dediklerine takılınca bir an ona cevap veremedim.

Deniz "Azra?" dedi.

Deniz'e ne söyleyebilirdim ki? Mutfak olayıyla benim hiçbir ilgim yoktu. Ayrıca ona yalan söylememiştim sadece bir konudan ona hiç bahsetmemiştim ama daha içeri malı sokmamıştık bile. Yinede en kısa zamanda bu konuyu Deniz'e anlatacağımın sözünü verdim kendime.

"Benim hiçbir ilgim yok." dedim.

Deniz derin bir nefes aldıktan "Biliyordum zaten. Gör-

Kudret'e döndüğünde cümlesini tamamlamaktan vazgeçti. "Tek bir kelimeme değmezsin Kudret." deyip hızla içeri girdi.

Onu takip etmeye başlayınca Kudret söylenmeye başlamıştı.

"Yine başlamışsın yalanlarına Kınalı." deyince daha fazla dayanamayıp ona döndüm.

"Bende sana iftira konusunda aynısını söyleyecektim ama sen hiç bırakmadın ki be nenem." 

"Sen hücredeyken bir etrafı yoklayayım dedim Kınalı. Meğer senin büyük düşmanın gölgenden başkası değilmiş." Ne saçmalıyordu bu?

"Ne demek istiyorsun?"

"Deniz o gün neden yakalandı? Çünkü birilerinin konuşmalarına kulak misafiri oldu. İçeriye uyuşturucu sokulduğunu öğrenince aklına benden başkası gelmedi ama dinlediği kızlar kimdi biliyor musun Kınalı?" dedi.

Başımı hayır anlamında sallayınca "Buse ve İrem." dedi.

Hasret'le bana sipariş veren kızlardan bahsediyordu ama biz daha siparişi vermemiştik ki. İçime düşen kuşkuyu geri gönderip gülerek "Benim bir ilgim olduğunu nereden çıkardın ki Nenem?" deyip içeri doğru yürümeye başladım.