KÇ. 1.BÖLÜM

16.8K 522 588
                                    

Multi: Kızıl ve çetesi.

Yeninden başlama tarihinizi şuraya bırakın🌸 Keyifli okumlar.

El ele yürürdüğümüz yolda yankı iki saniyede bir elimi kaldırıp dudaklarına bastırıyordu. Bu var olan gülüşümün daha da büyümesini sağlıyordu.

Bugünü kendimize ayırmıştık. Önce ayşe teyze ve fuat amcanın yerinde yeşilliklerin içinde kahvaltı yapmıştık. Buraların en sakin yerindeydik. Kasaba gibiydi, havası filan çok güzel olduğu için yankı beni sık sık buraya getirirdi. Ardından gezmek bahanesi ile ordan yürüyerek ayrılmıştık ve yankı arabasını orda bırakmıştı. Tam iki saatir aralıksız yürüyorduk. Konuşmuyorduk artık sadece bakışarak bile anlaşabiliyorduk. Öyle güzel bakıyordu ki bana. Dünyada ki en değerli varlık benmişim gibi.

Yankının gözleri gözlerimdeydi. Gülümseyip kafamı omuzuna koydum. Saçlarımı öpücük ile taçlandırırken gözlerimi mutluluk ile kapattım. Benim en çok saçlarımı severdi. Ben de onun gözlerini çok severdim. Kendisini de severdim ama gözlerinin yeri başkaydı. Sonuçta mavi.

Yankı'ya dönüp," Yankı biz nasıl tanıştık? Beni ilk nasıl gördün?Hadi anlat." Suratıma sen ciddi misin der gibi baktı. Ne var yani günde tam 4 kez bunu sorup ona anlatırıyorsam? Bu her sevgilinin bilmesi gereken şeyler.

" Abinin spor salonundaydın. İlk yüzünü görmedim. Sadece kum torbasına attığın yumruklar ilgimi çekti. Sadece ben değil ordaki herkesin ilgisini çekmiştin. Spor yapmaya gelmiştim ama bir de baktım oturmuşum seni izliyorum." gözlerime kısa bi an bakıp devam etti." Yumrukların o kadar sert ve çevikti ki. Gözlerimi alamadım senden. Zaten bi süre sonra arkanı dönüp gittin. Yüzünü göremedim sadece saçlarını gördüm. Lan senin saçlarına kurban olurum. Ne kadar güzelsin sen." Kahkaha atarak kollarımı boyuna doladım. Elleri belimi bulunca bacaklarımın üzerinde yükselip kulağına fısıldadım." Seni çok seviyorum yankım. " dudaklarını saçlarıma bastırdığın da sokakta bir silah sesi yankılandı.

Apar topar yankı'dan ayrıldım. Etrafıma bakıyordum sesin nerden geldiğini anlamak için. Sokakta bizden başka kimse yoktu. Güneş yavaş yavaş batıyordu. Gözlerimi yankı'ya çevirdiğim de gördüğüm kan ile bağırdım. Yankı vurulmuştu." Yankı!" Kucağıma yığılmıştı.Yere çöktüm. Elini yavaşça yanağıma koyup ne zaman aktığını anlamadığım göz yaşlarımı sildi." Şştt, ağlama kızılım. " kafasını kucağıma yerleştirdim. Göz yaşlarım yüzünü ıslatıyordu. " Yankı yalvarırım gözlerini kapatma. Beni bırakmayacaksın değil mi?" her bir cümlemin arasına bir hıçkırık giriyordu. Onu kaybetme düşüncesi bile beni bitiriyordu.

"Alev, kızılım yapma böyle. Seni bırakmayacağım." kafamı salayıp elimin tersi ile göz yaşlarımı sildim. Ama bi faydası olmadı çünkü sildikçe yenisi ekleniyordu. Sokaktan tek bir insan geçmiyordu. Telefon, çanta her şeyimiz arabadaydı. Araba ise bizden uzakta. Çaresizlik ile yankıya baktım. Gözlerini kapatmamaya çalışıyordu.
" Yankı, hayır hayır kapatma gözlerini. Ben karanlıktan korkarım tek bırakmayacaksın beni değil mi?" kafasını salayıp ağzını araladı. Güçlükle yutkunup," Kızılım, ne olursa olsun. Seni çok seviyorum." gözleri kapandığın da bağırdım. Sokakta yankılanan sesim ile yankıyı sarstım." YANKI! Gitme ne olur bırakma beni." ağlayarak yüzünü avuçladım. Buz gibi olmuştu. Yankı soğuktan nefret ederdi.

Kızıl ve Çetesi Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin