BÖLÜM 7(راسو)

33.7K 1.4K 225
                                    

Gelincik:راسو

Vücutlarımız, birbirine en kolay vereceğimiz şeylerdir. Asıl mesele, birbirimize hayatlarımızı verebilmektir. Baştan aşağıya sadece aşkın olabilmektir, bir aynanın içine iki girip oradan tek ruh olarak çıkabilmektir.

بدن ما ساده ترین چیزهایی است که به یکدیگر داده می شود. مسئله واقعی این است که زندگی یکدیگر را به یکدیگر متصل کنیم. از بالا به پایین آن فقط عشق است، برای وارد شدن به یک آینه و از آن به عنوان یک روح واحد.

Medya da : Gide Gele Bir Söğüde Dayandım

İbrahim'ciğimizde medya da 🌹

*

Mustafa başını önüne eğmiş bir halde abisine söyleyeceği şeyi düşünmeye başladı. Ne dese durumu değiştirmezdi biliyordu ama en azından bakışlarında ki karanlığı yok edecek bir kaç sözcük söylemek niyetindeydi.

"Abe...ben...".

İbrahim ona daha da sokulan ve utancından yok olmak isteyen karısına dayanamayıp mevzuyu uzatmadı. Ama mutlaka kardeşini köşeye çekecek ve hesabını soracaktı.

"Odana git Mustafa!".

Abisini ikiletmedi. Başını abisinin göğsüne saklayan yengesine bakmadan hızla odasına geçti gitti. Iraz yüzünden bu hallere düşmüştü. Kimselere görünmeden buluştukları yere gelmesi için ısrar etmeseydi sabahın bu vaktinde asla yeni evli çifti rahatsız etmezdi.

Çok önemli demişti Iraz. Mutlaka gelmelisin seni görmem lazım demişti. Iraz Mustafa'ya gel derdi de Mustafa gitmez miydi? Önemli olmasa bile uça uça giderdi. Odasına geçip üzerini değiştirirken banyoya nasıl gideceğini düşündü. Anladığı kadarıyla yengesi de banyo yapacaktı. Altında içliğiyle yatağına uzandı. Gözlerini kapatıp sabaha karşı sevdiğinin bedeninde kaybolduğu anları düşündü.

Önemli diye çağırmıştı Iraz onu. Ama ne yapıp edip yine aklını çelmişti Mustafa'nın. Askere gidecekti. Bunu sevdiğine söylediğinden beri Iraz her fırsatta aklını çeliyor onu başka dünyalara sürüklüyordu.

Buna bir son vermeliydiler. Bir kaza olacak Iraz'ın rahmine tohumunu bırakacak diye ödü kopuyordu. Ama Iraz kadar ateşli ve istekli bir kadına karşı koyamıyordu. Kendimi tutacağım dediği her buluşmada içine akarken buluyordu kendini.

İbrahim Ezo'nun saçlarını okşadı. Başını yasladığı göğsünden zor da olsa koparıp güzel gözlerine baktı. Dolu doluydu ela yeşiller. Onu bu hale düşürdüğü için gidip Mustafa'nın ağzını burnunu dağıtmak istese de Ezo'yu korkutmamak adına sakin kaldı.

"Sakin ol...odasına geçti o. Rahatla".

"İbrahim...".

Kollarını ovaladı. Buz gibiydi karısı kollarında. Titriyordu. Yanlış anlayacak diye korkmuştu Ezo. Bunu anlayabiliyordu İbrahim. Suçu olmadığı bir olayda onu suçlayamazdı ki.

~ŞÛRÎDE~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin