Fatih
Huzurla gözlerimi araladım. Kucağımda mışıl mışıl uyuyan karımı uyandırmamak için fazla kıpırdamadan elimle yüzüne gelen saçları kulağının arkasına ittirdim. Her şeyiyle tamamen bana aitti artık. Dün gece aklıma gelince dudaklarım kıvrıldı. O kadar çok beklemiştim ki eğer ilki olmasa sabaha kadar üzerinden inmeyeceğime emindim. Küçük Fatih yine sertleşmeye başlayınca kendimi kollarımda yatan kadının masumluğuna bakarak teskin ettim. Şimdi istesem hayır demezdi biliyorum. Ama daha önce bakire biriyle birlikte olmamıştım. Canı yanabilirdi. Ya da ne bileyim belki uyanınca dün ki anlar büyüsünü yitirecek ve bana karşı yine mesafeli olacaktı. Bunun olması beni gerçekten yıkardı.
Dün kendimle büyük bir savaşa girmiştim. Akşama kadar dizi izleyerek kendimi mahrem düşüncelere kapatmıştım. Mutfağa hışımla giren karımı görünce bir şeylerin ters gittiğine emin olarak birlikte olmasakta biraz onun gönlünü hoş tutabilmek için yakınlaşmıştım. O gecelik ve istekli bakışları bütün irademi siktir etmeme sebep olmuştu. Beni istediğini açıkça belli eden bu meleğe daha fazla karşı koyarsam erkekliğimden şüphe edecektim. Onu gördüğüm ilk andan beri hiç bir kadına bırak dokunmayı alıcı gözle süzmemiştim bile. Evet benim onun ilki olduğum gibi o benim ilkim değildi. Ama sonum olacaktı.
Gözlerini kırpıştırarak açtı. Nefesimi tuttum. Şu an sergileyeceği tavır benim için çok önemliydi. Gözlerinde bir pişmanlık emaresi aradım. Bakışlarım yüzünü arşınlarken o ne yaptığımı merak eder gibi bakıyordu. Sonra gülümseyerek bana sardığı kolunu kaldırıp yeni çıkmaya başlamış sakallarımı okşadı.
"Günaydın kocam.."
Tuttuğum nefesi çaktırmadan yavaşça bıraktım. Pişman değildi. Pişman falan değildi. Gülümseyerek yanağımdaki elini tutup avuç içine bir öpücük kondurarak yüzümden çektim. Sonra dudaklarına kısa ama etkili olabilecek bir öpücük kondurdum.
"Günaydın Karım."
Kıkırdayıp dün gecekinin aksine daha usturuplu olan geceliğinin yakasını düzeltti. Ne var karımın göğüslerine bakarak günaydın diyemezmiyim. Acaba şu an ona tekrar sahip olsam canı yanar mıydı. Ben kafamda hesap kitap yapmaya çalışırken o yatakta doğrularak üzerime çıkıp oturdu. Sırıtıp ellerimi geceliğin şortunun kenarlarından kalçalarına koydum.
"Acıktın mı?"
Saat yediyi henüz geçiyordu. Şaşkınca yüzüme bakarak anlamadığını belli etti.
"Pek değil şey sen açsan hemen hazırlarım şimdi."
Yavaşça üzerimden kalkmaya yeltenince kalçalarına baskı yaparak sertleşmeye başlayan erkekliğimi hissetmesini sağladım. Gözleri kocaman açılırken konuştum.
"Karnımdan önce benliğimi doyurman gerek güzel karım."
Eliyle saçlarını kulağının arkasına itip yutkundu.
"Dün şey etmiştik ya zaten yani sen şey... yorgun değil misin?"
Gülerek kalçalarını okşadım.
"Mevzu sensen yedi yirmi dört hazırım bebeğim. Akşama kadar şu yataktan çıkmadan sana sahip olsam da yorulacağımı ve doyacağımı sanmıyorum. Sana daima açım."
İşaret parmağını dudaklarının üzerine getirip okşayarak düşünür gibi yaptı. Dili dudaklarını yalayıp iç çekmeme sebep oldu.
"Dizin kaçmasın sonra."
Bulunduğu ima ile yatakta dönerek zarif bedenini altıma aldım. Ciddi konuşmaya çalışarak kendimi ona bastırdım.
"Ben sana çekeceğim şimdi dizi."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DELİ KOMUTAN
RandomDeli Komutan ve asi kızımız Elif'in dolu dizgin hikayesini okumaya hazır mısınız? Bence hazırsınız. *** +18 içerikler mevcuttur istemeyenler atlayarak okuyabilecekler. Wattpad'deki "Deli Komutan" isimli ilk hikayedir.