AHLEM'DEN DEVAM
Kahveleri getirdiğim de Asaf Mirza koltukta uyuyakalmıştı. Üzerini örtmek için battaniye getirip bende Narin'in yanına geçtim sarılıp uyuduk.
Bu sabah biraz daha erkenden uyanıp Narin için
onlar uyurken bende kahvaltı hazırladım. O sırada Narin uyanmış beni seyrediyordu. Gülerek yanağını öptüm kucağıma alıp tezgaha oturttum."Günaydın prenses."
Gülerek bana baktı.
"Ben bunları hazırlarken sende babanı uyandır olur mu?"
Gülerek tamam anlamında başını salladı ve koşarak Mirza'nın kucağına atladı. Mirza da öperek biraz oynadı.
Onlar baba kız oyun oynarken bende masanın son hazırlıklarını yaptım. Beraber gelip masaya oturdular.
"Kusura bakma ben gece uyuyakalmışım."
"Önemli değil bende kuzum ile sarılıp uyudum zaten."
Narin yeniden kucağıma geldi. Hem ona yedirdim hemde de kendim yedim.
"Ben sana nasıl teşekkür etsem az. Senin sayende kızım düzelmeye başladı. Yani bu gerçekten çok mucize gibi bir olay. Hiç kimse ile konuşmayan kızın senin yanındayken sesini çıkarmadan bu şekikde yemesi, uyuması, en önemlisi de yüzünün her daim gülüyor olması tarif edilemez bir duygu."
Gülerek Narini öptüm."Bende onu çok seviyorum.
Yeni hayatımın en güzel parçası oldu Narin. Onunla kaliteli zaman geçirip, bir birimizi daha yakından tanıyıp,eksik yönlerimizi tamamlıyoruz. İyiki tanıdım onu."Gülerek öptü Narini. Yemekten sonra artık gitme vakti gelmişti. Narin'in önünde diz çöküp öptüm.
"Buradan gidince de yemeklerini yiyeceksin demi aşkım?"
Hayır anlamında başını salladı üzgünce.
"Ama kuzum sen böyle yaparsan ben ne yapacağım söyler misin bir bana. Ben senden hiç gitmeyeceğim ki canım benim. Gene her gün geleceksin sen bana."
Mirza da diz çöküp öptü Narini.
"Hem Ahlem ablanda gelir gene bize olmaz mı?"
Kaşlarımı çatarak gözlerine baktım ayağa kalkarak.
"Ne dediğinin farkında olmadığını düşünüyorum. Size asla gelmeyeceğimi bilmen gerekirdi."
"En azından Narin için gelsen."
"Annen suçsuz olduğumu kabul edip benden özür dileyene kadar adım dahi atmayacağım o eve."
"Tamam söz ispat edeceğim."
"Peki bende o zaman sırf Narin için gelirim. O zamana kadar rica ediyorum senden sen getir Narini."
Tekrardan Narin'in önünde diz çöküp öptüm.
"Sen şimdi git güzelce yengen ve baban ile oyna eğlen ben yarın sen gelene kadar en sevdiğin kurabiyeden yapayım olur mu?"
Göz yaşlarımı silerek tamam anlamında başını salladı. Sıkıca sarılarak öptü.
Narini zar zor ikna edip gönderdikten sonra yorgunca oturdum. Hayır yani ne münasebetti birde gidip evlerinde mi kalacaktım.?
ASAF MİRZA'DAN DEVAM
Ahlemin evinden ayrıldıktan sonra beraber eve geldik Narin ile. Narin düne oranla çok daha mutlu görünüyordu.
"Biraz daha iyi mi?"
"İyi yengem iyi çok şükür Ahlem sağ olsun."
"O kız başımıza gelen en güzel şey biliyorsun değil mi?"
"Annen hatasını kabul edip özür dileyene kadar adım dahi atmayacağım o eve dedi. Ben adım kadar eminim annemin oyunu bu."
"Nasıl kanıtlayacağız ki?"
"Kanıtlamaya gerek yok özür dileyecek konu da burda kapanacak."
"Diletebilecek misin bakalım."
Gülerek yengeme baktım."İzle ve gör."
Annem bahçede kahve içiyordu. Yanına gidip oturdum.
"Oğlum hoş geldin."
"Ahlem den özür dileyeceksin."
Kahve boğazında kalınca öksürmeye başladı.
"Ne saçmalıyorsun sen!"
"Ahlemden! Özür dileyeceksin anne."
"Asaf-"
Sinirle ayağa kalkarak gözlerine baktım.
"Evde ki bütün takıları geç, evi bile satarım duydun mu beni? Ya ondan özür dilersin ya da ben gerekli işleri yapmaları için polisleri çağırırım?"
"Tamam oğlum ne polisi gelsin dilerim özür ağzıma mı yapışacak?"
"Ve yarın nereye soktuysan çıkarıp o kolyeyi takacaksın."
"Ama Asaf Mirza-"
"Anne!"
"Peki oğlum."
Sinirle içeri geçip mesaj attım Ahleme.
"Yarın akşam yemeğe gel, bu sefer güzel geçecek, annemde özür dileyecek senden, bulundu kolye."
Anneme karşı hissettiğim nefret bir türlü geçmiyordu. Mahvettiği sadece gençliğim,çocukluğum değil koskoca bir ömürdü. Bu yüzden ona sadece annem olduğu saygı duyuyor gösteriyordum. Sevgi mi? Zerresi bile yoktu içimde. Kendinden başka kimseyi düşünmeyen bir kadın nasıl olurda annem olabilirdi? Söz konusu para ve haysiyet olduğun da sadece kendi kararları söz konusu olan, sırf dedikleri yapılması için öz evladını bile hiçe sayan bir kadın.. Bir erkek için en üzücü şey başını annesine yaslayıp hiç saçını okşatamamış olmasıdır. Bu yüzden kızıma asla böyle bir baba olmayacaktım. Yeri geldiğinde arkadaş, yeri geldiğinde abi, yeri geldiğinde baba olacaktım. Kendi kararlarımdan ziyade onu düşüneceğim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
7.VAGON | Tamamlandı,Düzenleniyor |
Literatura FemininaŞanlıurfa'nın soylu ailelerinden olan Karabulut'ların varlık içinde yüzmesine rağmen kızını iyileştirmek için hiçbir çare bulamayan oğulları Asaf Mirza'nın tesadüfen karşılaştığı bir kadın ile yaşadığı soluksuz aşk ve hayat hikayesi. "Bazı insanlar...