Y İ R M İ S E K İ Z İ N C İ B Ö L Ü M

31.1K 1.6K 64
                                    

AHLEM'DEN DEVAM

Aradan 2 hafta geçmiş biz bu 2 haftalık süreçte Asaf Mirza ile hiç görüşmemiştik. Narini bahane edip gittiğim zamanlarda da evde yoktu. Sanki saklanbaç oynar gibi köşe bucak kaçıyordu benden. Nedenini bilmiyorum ama çok bıkkın bir yüz ifadesi vardı. Şirkette birazdan öğle arasına çıkacaktık. Önce namaz kılıp sonra yemek için dışarı çıktım.

"Ahlem"

Arkamı döndüğüm de Bora bey bana bakıyordu.

"Nasılsın."

"İyiyim Bora bey siz?"

"Bende iyiyim teşekkür ederim. Yemeğe beraber gidelim mi diyecektim?"

Böyle emri vaki yapar gibi soru sorması beni rahatsız ediyordu.

"Zahmet olmasın ben kendim yerim."

"Olur mu öyle şey? Buyur"

Bıkkınca ve isteksizce gittim. Yakınlarda bir yere oturmuştuk. Yemekleri söylerken benim aklım Asaf Mirza'da olduğu için dalıp gitmişim.

"Canını sıkan bir durum var sanırım?"

Gözlerimi Bora beye çevirince derin bir nefes aldım.

"Yo öyle genel şeyler aslında."

Güldü. "Bu genel şeylerin adı Asaf Mirza Karabulut mu?"

"Nerden çıktı o?"

"Bilmem o adamın sana bakışları çok farklı keza seninde öyle."

"Neyi varmış bakışlarımızın?"

Güldü."Aşık gibi."

Zorla yutkundum.

"Y-yok öyle bir şey."

"Bana hiç öyle gelmedi ama. Hatta seninle yakın olmamı dâhi istemediğine yemin edebilirim."

"Doğru düşünmüşsün."

Sesin geldiği yöne baktığım da Asaf Mirza bize bakıyordu. Büyük bir hışımla yanımıza gelerek elini sertçe masaya koyup Bora beye yaklaştı.

"Patronsan, patronluğunu bil. Seni bir daha Ahlem'in yanında  görmek istemiyorum."

Gülerek ayağa kalktı Bora.

"Öyle mi? Neden? Ya da dur soru mu şöyle yenileyeyim. Kim olarak bana ahkâm kesiyorsun.?"

"Benim kim olduğum değil senin ne olacağın önemli. Bu sana son ikazım."

Bana dönerek çantamı aldı.

"Ahlem kalk."

İtiraz etmeden peşinden gittim. Arabasına binince bir müddet konuşmadı.

"Ne işin vardı orda?"

"Seni görmeye gelmiştim lokantada sizi görünce geleyim dedim."

"Beni neden görmeye geldin."

"Ne zamandır görüşemiyoruz diye."

"Bu arada bir daha sakın az önce yaptığın davranışı sergileme. Tatsızlık çıkmasın diye seninle geldim."

"O adamı sevmiyorum."

"O adam benim  patronum."

"Ukala, yalaka bir patron."

"Asaf Mirza!"

"Ne var!"

"Durur musun inmek istiyorum."

"Ahlem."

"Durur musun!"

Sinirle kenara çekince indim arabadan o da peşimden. 

"Ben seninle konuşmaya geldim."

"Bu şekilde seninle konuşacağımı sanıyorsan yanılıyorsun."

İlk gelen taksiye binip eve geçtim.

Eve girdiğim de ne konuşacağı içimi yerken hâlâ ona çok sinirliydim. Önce duş aldım sonra kahve yapıp camdan dışarıyı seyretmeye başladım. Dışarıda felâket bir yağmur vardı. Gece boyu dışarıyı seyretmişim sabah izinliydim o yüzden biraz fazla uyudum.

Narini görmek için kahvaltıdan önce Karabulutların malikanesine gittim. Buket abla beni görünce sevinçle sarıldı.

"Hoş geldin canım."

"Hoş buldum abla.  Benim canavar uyuyor mu?"

"Babasıyla uyudu gece ikiside uyuyorlar."

Gülümseyerek bahçeye geçtim onunla.

"Kahvaltı yapmadın umarım.."

"Yok abla yapmadım."

"Çok güzel beraber yaparız."

Yanıma gelince biraz sohbet ettik. O sırada Narin koşarak yanıma geldi.

"Annecim."

"Canım."

"Hoş geldin." Boynuma sarılıp sıkıca öptü.

"Seni çok özledim süpriz yapayım dedim."

"Bende seni çok özledim."

"Kahvaltını güzelce yaparsan bugün seninle gezmeye gideriz."

"Oleyyyyy!"

O sırada Asaf Mirza geldi.

"Günaydın."

Ben cevap vermedim ama Buket  abla günaydın dedi. Hoş geldin demeye dahi tenezzül etmemişti beyfendi. Kahvaltı için içeri geçtiğimiz de Narin kucağıma oturdu. Safiye hanım beni gördüğüne pek memnun değildi.

"Annecim bugün babamda bizimle gelse olur mu?"

Hepimiz Asaf Mirzaya döndük. İnadıma yapar gibi güldü.

"Olur babacım çok güzel olur hemde."

Bu adam cidden yontulmamış bir kalastı.

7.VAGON | Tamamlandı,Düzenleniyor |Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin