22

772 31 2
                                    

Ayberk kucağına beni alacakken eren engelledi. Etrafına baktı. Önüme diz çöktü.

-Sen benim kız kardeşimsin. Evet belki uzun süre ayrı kaldık. Kopukluk oldu. Bu geçmişimizi sildi mi? Hayır.
Ben ne söz verdim sana ? Kimse ama kimse seninle benim arama giremez! İnsan kardeşine benden uzak dur der mi? Bu nasıl bir kafa? Şimdi çiçek eksiksiz virgülü virgülüne şu durumu anlat.

Çiçek her şeyi detay atlamadan anlattı. Çokta bir şey yoktu aslında anlatacak. Gecenin başından beri kavga çıkartmaya yer aranıyordu. Belliydi önceden planlandığı. Hanımefendi kurmuştu kafasında.

-Seren , gökhan abin ile, ayberk ile ilişiğini kesiyorsun. Serkan da senin kuzenin. Onunla da görüşme o zaman. Bu ne lan böyle?

-Aynı şey değil. Ben sakat değilim. Kendi işimi kendim görürüm. Ama bu kız her anında sana muhtaç. Bakıcı geliyor hanfendi gönderiyor. Sana yakın olmak için sandalyesini kırıyor. Anlamıyor musun ya!

Ayberke baktım. Nolur gidelim dercesine. Kurtar beni dercesine. Tanıştığımızdan bu yana ılımlı davranmaya çalıştım ama yeter. Benim kimseye tehamülüm kalmadı artık.

Kavga iyice büyüdü. Eren çıldırdı. Ben ise sadece gözlerim ile ayberke yalvardım. Ayberk beni kucağına alarak arabaya bindirdi. Eren , serenle hararetli tartışma içerisindeydi. Bu yüzden farkedemedi. Ayberk telefon ile bizimkileri aradı. Hepsine dağ evine gelmesini söyledi.

Manolyanın ihaneti, kırılamayacak sandalyenin kırılması, manolyanın apar topar gidişi, ayça nın her an kavga girişimi, seren salağı. Banunun hareketleri. Çiçeği benden uzaklaştırmak istenmesi. Çiçeğin samimi oluşu. Aklıma yeni gelmişti. Kimse bizim evlilik teklifini konuşmadı. Sevgili oluşumuz dile bile gelmedi. Ayberk gibi yakışıklı çocuğa benim gibi bir sakata bakmayacağını düşünmüş olabilirler.

Gülmeye başladım. Deli gibi gülüyordum. Ne önemi var manolyanın ne önemi var serenin, ne önemi var kaderin, ne önemi var şirketin, ne önemi var geçmişin.

Benim annem öldü! Benim babam öldü! Ben her şeye rağmen yaşıyorum. Hayat kısa , devam ediyor. Yakında iyileşiceğim. Ama beni yargılayanlara da üzülüyorum. Kalpleri sakat. Beyinleri sakat. Ben onların zihniyetini... Neyse küfüre gerek yok.

-Güzelim iyi misin? Bir ağlıyorsun bir gülüyorsun korkuyorum.

-Neden ağlıyorum ki? Hayat üzülmek için fazla kısa. Değmeyenler ile zaman kaybedemem kimse kusuruma bakmasın. Benim sabrım manolya ile tükendi. Şu olaylar bir çözülsün tek başıma ortadan kaybolucam.

-Ben?

-Tek başıma olup kendimi dinliyeceğim. Kendimi toparlayıp geri geleceğim. Yeni bir hayat kuracağım.  Beni arama o zaman olur mu? Sadece bekle beni. Yeni hayatım da dahil edeceğim ilk kişisin çünkü.

-Tamam ama beni çok bekletme o zaman olur mu?

-Söz veremem. Şarkı açayım mı?

-Aç güzelim.

Sevdiğim şarkı denk gelince durdum. Söylemeye başladım. Ruhum biraz yıkık besleyelim ayağa kalksın.

Gökhan abi , doktor, biricik abla, ayberk ile oturmuş ne yapacağımızı düşünüyorduk.

-Bu mesajı gösteripte manolyayı kovamayız. Çok kolay kurtulabilir.

Kardelen Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin