Hanedan hastane zincirinin 57. Yıldönümü için tutulmuş otelde her şey çok şaşaalı gözüküyordu.
Boğazda bir otel tutulmuş çok güzel dekore edilmişti. Profesörlerin yanı sıra zengin iş adamları da davet edilmişti.
Öztürk ailesinin her ferdi davete gelmişti. Hanedan ailesiyle aynı masada oturuyorlardı.
Kardelen elbisesiyle ışık saçıyordu. Saçları, makyaja hiç ihtiyacı olmayan güzel yüzü. O her şeyiyle muhteşemdi.
Yanında kuzeni papatya vardı. Ayberk hanedan sahneye çıkınca çalan klasik müzik sustu. Herkes sahneye dönerken ayberk şarkısını söylemeye başladı.
Güneşli bir günde görmüştüm seni
Üstünde pembe pijamalar vardı
Bir anda tutulmuş aşık olmuştum
Hayatın anlamı mavi gözlerindiÖlümle yaşamı ayıran çizgi
Seninle beni ayıramaz ki
Her yolun sonunda ölüm olsa da
Sevenleri kimse ayıramaz ki...Sahneden inen ayberk. Kardelene doğru yaklaştı. Papatya kalkıp sandalyeyi itti.
Ayberk yere diz çöktü ve yüzüğü çıkardı. Tüm salon şaşkınlıkla sarsıldı.
Kader öztürk inanmaz gözlerle ayberki izliyordu. Eğer böyle bir şey olursa tüm planları mahfolurdu.
-Birtanem , kartanem . kalbimin yegane sahibi benimle evlenir misin?
3 hafta önce
Sonunda akşam bitmişti. Doktorun eşi de kendi gibi iyi biriydi. Ayrıca annem ile de arkadaş olmaları benim ona ısınmam için yeterdi. Aslında ben çocukken çok buluşmuşuz ama sonradan bağlantı kopmuş.
Halaların ikisi de çok tatlıydı. Özelikle ikizler ile gecenin ilerleyen vakitleri konuşmuş. Numaralarımızı almıştık.
Aynı zaman da ayberk arkadaşlarının yanına gitmek için babasından izin istemiş. Babası onaylamışdı.
Tabiki hiçbir yere gitmeyecekti. Hastanede yanımda kalacaktı.
Gökhan abi numarasını vermiş. Bir sorunun olursa ara demişti. Bu ayberki nedense delirtmişdi.
Aslı ablanın kızı nazlı tam bir cadıydı. Dayısına aşık bir cadı. Beni de çok sevmişti.
'Sen dayımın kayısı mı olcan ? Şana yenge mi diycem? Kay yenge.'
Dediğinde aslı abla nazlıyı susturmaya çalışıyordu. Ayberk ise gülüyordu.
-Ayberk tüm akşam ağzın kulaklarındaydı. Ne oldu çok mu eğlendin. Kaç kere utandırdın beni!
Ayberk cevap veremeden. Amcası girdi. Kaşları çatık elindeki kağıtlara bakıyordu.
-İlaçları ve kanını bir arkadaşıma göndermiştim her şey çıkmayabilir diyerek. Direk yanıma geldi. Sonuçlarla birlikte.
Derin bir nefes aldı. Yanıma yaklaşıp elimi tuttu.
-Bak kardelen. Sen aslında tamamen onlar yüzünden yürüyemiyorsun. Arkadaşım panzehiri bulacak. Ve ağır bir tedaviye başlayacağız. Klinik falan yok. Eray abini arıyorsun ve erenin yanına tatile gittiğini söylüyorsun .
14 günde senin durumun bir açıklığa kavuşacak. O zaman iyice düşünüceğiz. Eray abinde o kadında uzak olmalı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kardelen
ChickLitBir kazayla her şeyini kaybeden kardelenin yeni hayat hikayesi. Kardelen tüm zorluklara rağmen hayatta kalan bir çiçek. Bizim Kardelenimizde öyle hem zarif hem güçlü. Tüm zorluklara rağmen hayatta. Entirakası, kini , hırsı bol sularda dahi kendisini...