Ateş'in meraklı bakışları altında ayaklandı. Arkadaşını aramak için kilidi açarken bir mesaj gördü. Pınar'dan gelmişti.
"Su, Serdar beni çağırıyor. Sen de gel. Konuşmamız gerekiyor. Her sene piknik yaptığımız şu gizli yeri söyledi. Samsun yolunda." Elleri titremeye başladı. "Nereden öğrendiğini bilmiyorum."
Su mesajı birkaç kez okudu. Neler oluyordu? İçinde bir korku peydah oldu. Kendini telkin ederken, tamamen Semra'nın olumsuz fikirleriyle alakalı diye düşündü. Yalvarırım Allah'ım...
Pınar'ı aradı. Cevap alamadı. Son günlerde yaşananları kafasında ölçerken bazı boşlukların olduğunu fark etti.
Ateş ona dokununca sıçradı.
"Su, ne olduğunu anlatacak mısın?"
"Araba yakında mıydı?"
"Evet."
"Beni bir yere götürmen gerekiyor."
Ön koltukta oturan Su, dizlerini karnına çekti. Başı ellerinin arasında bitmek bilmeyen yola bakıyordu. Yağmur çok şiddetliydi. Cama vuran damlalara silecek yetişemiyordu. Daraldı. Nefes almak istiyordu.
Araba durunca adama baktı.
"Niye durdun?"
"Yağmurdan trafik kilitlenmiş."
Öfkeden çıldıracaktı. "Sanki İstanbul!" Bağırmaya başladı. "Her eve bir araba yeterli, kampanyası yapacağım!" İkisi de gülmedi.
Ateş, insanları rahatsız edene kadar kornoya bastı. Birkaç sürücüye hastaneye yetiştiklerine dair yalan söyledi. Sonunda yol açıldı. Yine de Su rahatlamak yerine daha da bunaldı. Çevre yolu nispeten daha tenhaydı. Yolu kaçırmamak için dikeldi. Ayakkabılarını giydi.
"Buradan sağa."
Ateş çakıl taşları döşenmiş yola girdi. Arabaya tak tak vuran taşlar kızın sinirini bozuyordu. O an bilmediği şey: ileride çakıl taşlarından nefret edecek olmasıydı.
Biraz yol aldılar. Yağmur o kadar şiddetliydi ki, kız yolu seçemiyordu. Yolu kaçırmadan kızlarla salıncak kurdukları o ağacı gördü.
"Sola dön!"
Ağaçlar çok yüksek değildi fakat yol görünmüyordu. Tenha bir yerdi. Burada kız kıza yapılan pikniğin güvenli olmadığını düşünen Ateş bu düşüncesini dile getirmedi.
Frene bastı. Sileceklerin arasından birini görebiliyordu. Yerde yatmış biri. Su'ya döndü. Genç kız merakla sağa sola bakıyordu. İlerideki manzarayı görmemişti.
"Sen burada bekle." Kontağı kapatmadı. "Bir şey olursa gaza bas."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Seni Bana Getiren Kusursuz TEVAFUK (+15)
Teen FictionAnadolu'nun küçük şehri Çorum'da yaşayan Su Parlak herkes gibi sıradan bir hayat sürdüğünü düşünüyordu. Bir gün araba kazasından kurtuldu ve Ateş Çukur ile tanıştı. Bu adamı düşünmesine gerek yoktu çünkü kader onları tehlikeli yolda birlikte yürüme...