Seni Bana Getiren Kusursuz TEVAFUK (+15)

28

Adam onu koltuğa çekti. Ellerini sıkıca tuttu. Gözlerinin içine bakarken çok ciddiydi. Uzun zamandır açıklamak istiyordu. Onu sevdiğine karar verdiği o gün, ilk öptüğü an, bir çırpıda anlatmak istemişti. Kandırılmış olma düşüncesiyle boğuşmasını istemezdi. Kızın gözlerinde çok derinlere daldı. Kaldırabilir miydi? Soğukkanlı olabilir miydi? Arkadaşının ölümünü gördüğünde perişan olmuştu. Yine de akıllı bir beyne ve olgun bir karaktere sahipti. İç çekti. Tek çırpıda anlatması gerekiyordu. Herkes için.

"Ben Ankara'da Gizli Bir İstihbarat için çalışıyorum. Buraya gelme nedenim uyuşturucu satıcılarını yakalamak. Babanın bu işi yaptığından emindik. Muhbirlerimiz, uyuşturucu kullanan gençlerin arasına sızdı. Bir iki kez adını zikrettiler ama konuşmaları kameraya alamayacak kadar... Anlaşılmazdı. Bildiğinden daha büyük bir zincir bu. Çevre illere de sızmaya çalışıyorlar."

Genç kız bakakaldı.

"Seni kaçıran adam ortağı mıydı?"

Şok içinde kalan kız başını sallamakla yetindi.

"Bu şebekeyi çökertmemiz gerekiyor. Bana yardım etmelisin." Kızın ellerini öptü. "Benimle misin?"

Su gözlerini kırpıştırdı. Adamın heyecan ve gerilim yüklü mavi bakışları gerçekti. Fısıldadı. "Bu... Şaka değil."

Adam bir an olsun gözlerini çekmiyordu. Başını hayır anlamında salladı.

"Ben... Senin için ne yapabilirim ki?"

"Bazı kağıtlar olmalı evde. Ya da biraz kokain. Şüpheli bir numara."

"Yani evi aramamı istiyorsun."

"Mesaj ya da maille halletmeyecekleri çok açık."

Su bir süre onun yüzüne baktı. Neydi şimdi bu? Onu tanımak için en başa dönecekti.

"Odası her zaman kilitlidir. Orada bir şey saklamaya cesareti olmaz. Temizlik şirketi haftada bir uğrar. Belki işyeri-"

"Hayır, emin ol en tehlikeli yer orası. Devletin kapısını kilitleyecek ya da kasasında yasal olmayan işler yapacak kişi mutlaka yakalanır. Bunu bildiklerinden eminim."

"Kafam karıştı."

Ateş, kızın suratındaki şaşkınlık ve korkuyu görebiliyordu. Onu ikna etmeliydi. Kanıt yokken eve baskın yapmak operasyonu çökertirdi. Adamlar plan değiştirirdi. Adları silinirdi. Yeraltından yaparlardı bu işi. Bulması zor olurdu. O zamana kadar da kaç can heba olurdu, bilinmez. Çok şey gördüler baskın sırasında. Kağıdı yiyen de vardı, tuvalete atıp sifonu çeken de... Bazıları ciddi anlamda üstün zekalı olabiliyordu.