Seni Bana Getiren Kusursuz TEVAFUK (+15)

10

Kızlar toparlandı. Pınar, Semra'ya bir bardak su uzattı. Semra gülerek teşekkür etti. Dostlar arasında tartışma olurdu. Dalga olmayan deniz mutlaka kir tutardı. Su, aklından bir türlü çıkmayan duruma yöneldi. Heyecanını bastırmaya çalışarak, "Gelirken kimi gördüm bilin bakalım?" diye sordu.

Pınar ve Semra bir ağızdan bağırdı. "Serdar!"

Su, şaşırdı. Bir günde Serdar'ın varlığını nasıl da unutmuştu? Halbuki aylardır aklındaki tek isim O değil miydi? Üstelik dün gece ona neden gelmediğini bile sormamıştı. Pınar'ın seslenmesiyle düşüncelerinden sıyrıldı.

"Ateş."

Kızlar anlaşmış gibi bağırdı. "Ateş mi?"

Semra, "Kahraman olan Ateş mi?"

Pınar, "İnanmıyorum! Evini nereden biliyormuş? Takip mi etmiş?"

Su'nun kalbi küt küt atıyordu. "Söylediğine göre buralardan geçiyormuş. Tesadüf, dedi. Anvatar'da kalıyormuş. Geziye çıkmış." Ellerini iki yana açtı.

Pınar, elini çenesine yasladı. Semra dışarıyı izliyordu.

"Arabasına bindin mi?"

"Arabasızdı."

"Bu soğukta, otelden çok uzakta arabasız ne yapıyordu?"

"Bilmiyorum, belki de bir yere park etmiştir."

"Sizin karşılaşmanız ne ilginç bir tesadüf olmuş. Su ve Ateş..."

Bu detayı fark etmeyen genç kız gözlerini devirdi.

"Dünya böyle şeylerle dolu..."

Semra pencereden bakarken gözlerini bir noktaya sabitlemişti. "Belki de kaderdir. Allah tevafukları yaratmıştır. O yazılıdır ve büyük ihtimal yaşanacaktır. Sen değiştirmek için dua edersen değişebilir." Kızlara baktı. Bakışları çok uzaktaydı.

Su ve Pınar'ın bedeninden anlık bir ürperti geçti. Semra'nın bazı sözleri, uzaklara dalan ela gözleri onu tanımayanlar için ürkütücü olabiliyordu.

Su, başını salladı. Arkadaşının sözlerine inanmak istiyordu içten içe ama hayal kırıklığıyla sarsılmak acı verirdi. O yüzden bu sözleri aklından çıkardı. Üstündeki battaniyeyi fırlatıp sırıttı.

"Bilin bakalım ben ne yaptım?" Cebinden bir kimlik kartı çıkardı ve elinde sallamaya başladı.

"O da ne?" Pınar heyecanla yaklaştı.

"Ayağım takılınca adamın üzerine düştüm. Beni tutarken de hoop," Kimliği sallarken açık açık gülüyordu. "Kimliği elime geliverdi."