Akşam yemeği boyunca herkes sessizdi. Kasvetli ortamı bozmak istedi genç adam. Ertesi gün sevdiği kıza kavuşacaktı. Daha iyi bir gün bilmiyordu. Yemeğini bitirip annesine baktı.
"Pilav üstü et! Mis gibi mercimek çorbası. Neler yapmışsınız sultanım!"
"Pilavla eti kızım yaptı."
Genç adam nişanlısına gülümsedi.
"Harika olmuş gerçekten! Ellerine sağlık tatlım."
Genç kız kuru bir, "Afiyet olsun." Diyerek adamın pastaneden getirdiği baklavayı masaya koydu.
Adam biraz bozuldu. Yönünü Nurten Hanım'a çevirdi.
"Fıstıklı baklavayı sevdiğinizi duydum. Burada da çok iyi bir pastane var. Umarım beğenirsiniz."
Bir adet baklavayı ağzına almadan evvel Nurten Hanım başını salladı.
"Sağ ol evladım."
Annesine döndü. Eski neşesinden eser yoktu. "Mercimek çorbası da her zamanki gibi harika olmuş annecim. Ellerine sağlık."
"Afiyet olsun çocuğum."
Su, baklavadan yemedi. Kirli tabakları toplamaya başladı.
"Otursana. Tatlını yemedin."
"Canım istemiyor."
Kadınlar ayaklandı. Masayı toplamaya başladı. Onların surat ifadesini analiz etti. Somurtkan.
Mesleksel bir içgüdüyle ona karşı kurulan cepheyi şıp diye anladı. Su bulaşıkları kaldırırken annesini kenara çekti.
"Ben yokken bir şey mi oldu anne?"
Kadın açık vermiyordu. "Yoo, ne olacaktı ki?"
"Ne bileyim, kavga mı ettiniz?"
"Ne münasebet canım! Ben dünyanın en güzel gelinini bulmuşum neden üzeyim ki onu?"
"Su, suratıma bakmıyor da..." diye mırıldandı. Bakışları odanın içinde geziyordu. Ona kavuşmaya mucizevi bir şekilde yaklaşmışken bu güzel kızı kaybedemezdi.
"Ne olduğunu gelinime sor. Hem yarın nikah olacak ama biz kıza bir gelinlik bile almadık."
Genç adam gülümsedi. "Bugün beyaz bir elbise alsaydınız ya."
"Nikah için aldık da yazık kıza. Onunla yetinmek istemez ki!"
"O iş bende sultanım, sen gönlünü ferah tut!" diye annesini öptü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Seni Bana Getiren Kusursuz TEVAFUK (+15)
Fiksi RemajaAnadolu'nun küçük şehri Çorum'da yaşayan Su Parlak herkes gibi sıradan bir hayat sürdüğünü düşünüyordu. Bir gün araba kazasından kurtuldu ve Ateş Çukur ile tanıştı. Bu adamı düşünmesine gerek yoktu çünkü kader onları tehlikeli yolda birlikte yürüme...