Joongki
Güneş ışıkları pencerden sürülüp hastane odasını aydınlatırken zaman dursun istemiştim. Dün gece Hyerin yanıma yattığında uyanık olsam da biraz olsun benimle kalsın diye gözlerimi açmamıştım.
Saçlarından gelen kokusunu içime çektim. Operasyon sırasında vurulduğumda düşünebildiğim tek şey Hyerin olmuştu. Onu birdaha görememe korkusu.
Ölümle burun buruna gelmem umrumda bile değildi.
Ama korkmuştum işte. Şimdi ise dünyanım en güvenli yerindeydim. En güvenli ve en huzurlu.
Hyerin'in kıpırdanmasıyla hemen gözlerimi kapattım.Bana doğru döndüğünü hissetmiştim.
Yanağımda hissetiğim parmakları içimin kaynamasına neden oldu.
-Çok korktum haberin var mı? Seni öyle görünce öleceğimi zannettim.
Biraz sessizlikten sonra yaklaştığını farketmemle dudaklarımda sıcak bir baskı hissettim.
Gözlerim kapalı olsada gözyaşlarım pınarlarımdan süzülüp aktı.Geri çekilmesiyle yavaşça gözlerimi açtım.
-Uyanık olduğumu görünce panikledi ve hemen doğrulup yataktan indi.-Ahh uyanık mıydın?
Yavaşca kolumu kendime çekip doğruldum.
Kurşun yarası canımı yaksada umursamadım. Tabi sol kolumdaki sargı da işimi zorlaştırıyordu.-Nasıl hissediyorsun?
-Bilmem? Fiziksel olarak mı yoksa ruhsal olarak mı?
-Acıyor mu?
-Çok fazla.
-Sana ağrı kesici getireyim. Birazdan yine geleceğim. Güzelce dinlen.
Başımı salladım. Benimle resmi olmaya çalışıyordu ama bunu yaparken saçmalıyordu da.
Onun da duygu karmaşası yaşadığının farkındaydım. Hyerin'in odadan çıkmasıyla yan tarafımdaki komodinde biraz kana bulanmış katlanık olan boşanma dilekçesini gördüm.
Oysa ki böyle vermeye niyetim yoktu.Kapının açılmasıyla Hyerin olduğunu düşünsem de gelen hemşireydi.
-Ağrı kesici getirdim Bay Song. Ayrıca pansuman yapmam gerek. Müsade edin lütfen.
Üzerimdeki hasta kıyafetinin düğmelerini biraz açtım ve karaciğerimin üzerindeki sargılı haldeki yarama baktım.
Hemşire hızlıca pansuman yapıp sargıyı değiştirdi.
İşi bittikten sonra tekrar geçmiş olsun diyip çıktı.Hemşirenin çıkmasıyla ardından kapıdan girenler Taehyung, Mark Bogum, Arin ve Peraydı.
-Joongki kardeşim nasıl hissediyorsun.
-Geçmiş olsun Joongki.
-Teşekkürler millet. İyiyim merak etmeyin. Henüz ölmedim.
-Pera elindeki çicekleri komodinin üzerine koydu.
-Teşekkürler Pera. Annecik nasıl bakalım.
-Sen beni bırak Joongki asıl seni sormamız lazım . Bizi çok korkuttun.
-Pera haklı. Hepimiz çok endişelendik.
-Sorun yok çocuklar gayet iyiyim ben.
Bizim ekiptekiler hakkında bilginiz var mı?-Ahh koridorda Chris ile karşılaştım. Ufak tefek kırığı varmış. Ve birkaç kişi de ufak sıyrıklarla atlatmış.
-Ahh çok rahatladım.
Taehyung'un sözleri içime su serpmişti.
-Hyerin'i gördünüz mü?
Hepsi birbirine bakışıyorlardı.
-Ahh Hyerin ameliyatı olduğu için gelmeyecek.
-Aa öyle mi? Ama bugün Hyerin'in izin günü. Ameliyatı olmasına imkan yok
Kimi kandırıyorlardı ki 5 yıldır beraber olduğum kadının her gününü ezbere biliyordum.
Mark ayağa kalktı ve kapıya ilerledi.Kapıyı açtı ve orda duran Hyerin'in kolundan tutarak içeriye girmeye zorladı.
-Hyerin onu görmek için ölüyorsun ama kapıyı açmaya cesaretin yok mu?
Meselenizi kendiniz halledin.
Hadi millet biz gidelim. Akşama tekrar geliriz.-Mark'ın nadiren olduğu otoriter ve ciddi hali şimdi de üstündeydi.
-Mark haklı. Biz gidelim.
Bogum da Mark'ı destekledi. Bizimkiler yavaşça odayı terk ettiğinde yalnızca ikimiz kalmıştık.
-Hyerin gitmek istiyorsan seni tutamam. Zaten yeterince acı çekmene neden oldum. Ben iyiyim beni merak etme.
Üstelik yeni bir dilekçe gerekecek sanırım.Başımı komodinin üzerinde duran kan lekeleriyle kirlenmiş kağıda çevirdim.
Hyerin biraz duraksadıktan sonra hızlıca komodine doğru ilerledi ve katlanmış kağıdı eline aldı.
Ne yapacağını izlerken kağıdı açıp ortadan ikiye böldü.
Şaşkınlıkla ona bakarken. Hyerin kağıdı çoktan parçalara ayırmış ve komodinin yanında duran çöp kutusuna atmıştı.-Song Joongki!! Seni kolayca affedeceğimi aklından bile geçirme.
Bugünden itibaren elinden gelenin en iyisini yapsan iyi olur..-Hyerin.. yani sen..
-Gitmem gerekiyor.
Hyerin kapıya doğru yürürken oturduğum yataktan yaramın verdiği acıyı umursamadan ayağa kalktım. Hızlıca Hyerin'e yetiştim ve kollarımı arkasından ona sardım.
-Biraz böyle kalalım..
Herhangi birşey söylememişti. Derin bir sessizlikle sadece ona sarılıp kokusunu içime çektim.
Onsuz bir gün bile geçiremezken nasıl olur da ömrümün sonuna kadar ondan uzak olabilirdim ki.
..................................
Merhaba millett. Bu kısa bir bölüm oldu çünkü artık asıl baş karakterlerimize odaklanmak istiyorum. Umarım Hyerin ve Joongki nin hikaye içinde hikaye olarak bölümleri sevmişsinizdir.
Taera ile devam ediyoruzzz..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Train Tracks To Serendipity [KTH]
Romance"Eliyle gözyaşlarımı sildi. -Pera biliyorum tam bir aptalım. Ama bundan sonra bana yalan söyleme. Açsan açım de, kızdıysan kızdım de, yanına gelmemi istiyorsan gel de. Sizi asla yalnız bırakmayacağım."