Joongki
Bu kaçıncı gündü bilmiyorum ama hastanenin kapısında iş çıkışı Hyerin'in çıkmasını bekliyordum.
Saatimi konrol ettiğimde Hyerin'in yanında başka bir doktorla dışarıya çıktığını gördüm
Hemen ilerleyip önünü kestim.
-Bende seni bekliyordum.-Hyerin benim gitmem lazım.
-Amaa..
Doktorun gitmesiyle baş başa kalmıştık ve gözlerini devirerek bana dönen Hyerine bakmaya devam ettim.
-Neden her seferinde gelme dediğim halde burda buluyorum seni?
-Yemek yemeğe gideceğiz.
-Ben öyle birşeyi kabul ettiğimi hatırlamıyorum. Ve boşanma kağıdını ne zaman alabileceğim?
-Alamayacaksın.
Gülümsedim ve elinden tutup onu arabama kadar götürdüm.
Kolunu kurtarmaya çalışsa da ona izin vermedim.-Joongki zorlama gelmeyeceğim.
Kolunu hızlıca çekti. Ve durdu.
-Neden bana bunu yapıyorsun?
Senden uzaklaşmaya çalıştıkça daha yakınımda buluyorum. Beni bırak artık Joongki.Gözleri dolmuştu ve sesi yükseliyordu.
-Seni kaybetmek istemiyorum Hyerin.
Bana bir şans daha veremez misin?-Joongki sen beni o gece kaybettin zaten. Bana inanmayarak. Beni dinlemeyerek. Ne kadar incindim haberin var mı?
Günlerce ağladım. Joongki nasıl beni başka bir adamla düşünebilir?
Ona olan sevgimden ve sadakatimden nasıl şüphe edebilir?Günlerce uyumadım ve bunları düşündüm ben. Hastaneden çıkmak istemedim bile. Kalbim acıyor anlıyor musun? Sen bana yakın oldukça sıkışıp duruyor ve ben buna dayanamıyorum. Lütfen gitmeme izin ver.
Gözyaşları çoktan akmaya başlamıştı.
Diyebilecek hiçbirşeyim yoktu. Hiçbir söz onunkileri iyileştiremezdi.-Özür dilerim. Özür dilerim Hyerin..
Ben seni haketmiyorum biliyorum.
Ama seni bırakmama izin ver. Söz veriyorum boşanma dilekçesini sana vereceğim.Gözyaşlarımı saklamak için başımı yan tarafa çevirdim.
Hyerin yanından geçip arabama bindi. Bende kolumla yaşlarımı silip sürücü koltuğuna geçtim.
Motoru çalıştırdım ve Arin'in evine doğru sürdüm.Yolda ikimiz de tek kelime dahi etmemiştik. Kapının önüne gelince Hyerin biraz duraksadıktan sonra indi. Bende ardından indim.
Kapıya doğru ilerlerken hislerimin beni yönetmesine izin verdim ve adımlarımı hızlandırarak ona yetiştim.
Kolundan cekip kendime döndürmemle başını göğsüme bastırdım.-Biraz böyle kalalım. Son kez..
Fısıltı şeklinde çıkan sesime karşılık bir cevap alamamıştım.
Hyerin'in saçlarını koklayarak içime çektim. Çok özlemiştim. Ve çok özleyecektim. Yavaşça ondan ayrıldım ve ona hiç bakmadan arkamı dönüp arabaya bindim.
Çalıştırdım ve hızlıca gaza bastım.Telefonuma gelen aramayı başta reddetsem de yine çalıyordu.
Arayan Chris'di. Sanırım önemli birşey vardı.-Efendim Chris.
-Joongki yarın çok önemli ve riskli bir operasyon var. Amir son anda karar verdi ve bizim ekip de gidiyor.
-Tamam Chris haber verdiğin için saol.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Train Tracks To Serendipity [KTH]
Romance"Eliyle gözyaşlarımı sildi. -Pera biliyorum tam bir aptalım. Ama bundan sonra bana yalan söyleme. Açsan açım de, kızdıysan kızdım de, yanına gelmemi istiyorsan gel de. Sizi asla yalnız bırakmayacağım."