Train Tracks To Serendipity [KTH]

59.BÖLÜM

Pera

Aynada kendime bakarken gerginlikle nefes verdim.
"Aşkım sakin olsana çok güzel oldun bak."

Arin sade straplez gelinliğimin etekleri düzeltirken söylediği şeyle ona döndüm.

"Ben seni hazırlarken benden bin kat daha gergindin hatırlarsan Arin."

Güldü ve ayağa kalktı.

"Tamam tamam birşey demiyorum.
Şimdi kolye seçme zamanı.
Bende birkaç tane getirdim beğenmezsin diye."

Arin taşlı taşlı ağır kolyeleri gösterirken gülümsedim ve çantamı işaret ettim.

"Çantamın içinnde siyah bir kutu var."

Çantadan kutuyu çıkarıp açtığında bana döndü.

"Ahh bu kolye çok sade olmayacak mı?"
"Hayır olmayacak onu takacağım."

Arin itiraz etmeyerek beyaz leylak kolyemi boynuma takarken gülümsedim.

Saçlarım önden gelen hafif bir örgüyle arkada alttan bir topuza inerken sade ve hoş görünüyordu. Makyajım da aynı sadelikle görünümümü tamamlarken kapının açılmasıyla içeriye Hyerin girdi.

"Nikah memuru gelmiş. Baban bekliyor dışarda Pera."

Tamamiyle hazır olduğuma karar verince gelin odasından dışarıya çıktım. Arkası dönük olan babam geldiğimi duymasıyla arkasına döndü.

Gözleri dolu doluydu ve gülümseyerek bana ilerledi.

"Çok güzel olmuş benim prensesim. Ahh ağlayacağım galiba"

"Benimde gözlerim doluyordu ki baban yanaklarımı avuçlarına aldı ve alnıma bir öpücük kondurdu.

"Hayır hayır ağlayamazsınız şuan. Gelinin makyajı mı aksın?"

Arin söze girmesiyle babam güldü. Ve yanıma geçerek kolumu bana uzattı.
Bende koluna girmemle beraber Arin ve Hyerin önden olmak üzere salona ilerledik.

Salonun kapısı açıldığında beyaz uzun halının en ucunda duran Taehyung'u gördüm.
Hayallerimi mi yaşıyordum şuan?

Babamın kolundaki elimi sıklaştırıp ona döndüm.

"Gidelim mi?"

Başımı usulca sallamamla beraber arka fonda gelen hafif müzikle ilerledik.
Alkışlar eşliğinde Taehyung ve nikah memurunun yanına geldiğimizde babam Taehyung'a bakarak konuştu.

"Kızımı ömrünün sonuna sevip koru Kim Taehyung."

Taehyung babamı başıyla selamlarken babam yerine geçti.
Nikah memurunun konuşmaya başlamasıyla beraber ona doğru döndük.

"Burda bu iki güzel gencimizin hayatlarını birleştirmelerine şahitlik yapmak için bulunmaktayız.
Birbirinizin ellerini tutarak yeminlerinizi edebilirsiniz"

Taehyung boğazını temizleyerek ellerimi tuttu. Gözlerimin içine bakarken kalbimin uğultusuyla sanki salonda o ve benden başka kimse yokmuş gibi hissediyordum.

"Ben Kim Taehyung. Biz artık biriz. Artık yağmurda hiç ıslanmayacağız; çünkü her biriniz bir diğeriniz için sığınak olacak. Artık hiç üşümeyeceğiz; çünkü her biriniz bir diğeriniz için sıcaklık olacak. Artık hiç yalnızlık çekmeyeceğiz; çünkü her biriniz bir diğerinize yoldaş olacak. Artık bir bedeniz; çünkü önünüzde tek bir hayat var.
Biz kör ve sağırız. Birbirimizden başka kimseyi görmeyecek gözlerimiz...Başkalarının fısıltıları bize erişemeyecek.
Ben Kim Taehyung, iyi günde kötü günde, hastalıkta sağlığa, ömrümün sonuna kadar seni seveceğime yemin ediyorum.."