♙SIR♟

5.2K 504 459
                                    

Selamun aleyküm, mümin kardeşlerim.

Sınav haftamın arasında olmama rağmen sırf sınırı geçtiğiniz için bölümü yetiştirip attım. Yoksa iki hafta daha göremezdiniz büyük ihtimal. O yüzden sınırı geçmeye vesile olan tüm arkadaşlara gelsin bu bölüm. 

Bir de özel olarak _ECRIN_95  adlı kullanıcıya gelsin.

Bir de özel olarak _ECRIN_95  adlı kullanıcıya gelsin

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

🌙

Insan ölümü istedi ama hiç ölümü sevmedi.

İnsan en sevgiliye ulaşmak için ölmesi gerektiğini bildi, ulaşmak istedi ama hiç mi hiç ölmek istemedi.

İnsan ölümden mi korkuyordu yoksa bir türlü ölmek bilmeyen nefsinden mi?

Soruların cevapları için Allah kitap indirdi. Zebur'du, Tevrat'tı ve İncil'di. Baktı ki insan eli, cevaplarını kendi vermek istedi o vakit ilahi güçle korunacak olan Kur'an'ı indirdi.

Sonra Allah Kur'an'ı konuşturdu. O konuşan kendisiydi.

Dedi ki, 'Her nefis ölümü tadacaktır.'

İnsan biliyordu ki, o nefis dünyada ölseydi, ahirete intikalde bu kadar korku çekmeyecekti.

Şuan su cömertçe kollarını açıp beni en derinine arzularken can korkusu tüm vücudumda derman bırakmıyor, uzuvlarımı saran korku tüm yaşam şevkini alıp götürüyordu.

Kulaklarımdaki suyun öfkeli hışırtısı kapalı gözlerimin karanlığında beni daha çok ürkütüyor ve saniyeden de az olan saliselik dilim bana yıllarmış gibi geldikçe kurtuluşumun olmadığı umutsuzluğuna intikal ediyordum.

Oysa tatlı su da ölümün 3-4 dakika sürdüğünü biliyordum. O dakikaya kadar elbet birileri...

Gelirdi değil mi?

Derya'nın bu kadar da acımasız olmamasını diledim.

Ciğerlerim her solukta hava yerine suyu içine çekmekten bana isyan edip yanmaya başladığında çırpınışlarımdan yorulan kollarım daha çok titreyip amansızca debelendi ama gücüm tükeniyordu. Beynimin, can korkusuyla uyarılmış bedenime rağmen uyuşmaya başladığını hissettim. Anladım ki bilincim, ölümüme tanıklık etmemek için kapılarını kapatmak istiyordu.

'Rabbim,' dedim. Ben hayatımda hiç bu kadar O'na yakın hissetmemiştim. Verdiği can, üfürdüğü bu parçayı kaybetme korkusu O'na daha bir şevkle yalvartıyordu. 'Rabbim, canım Rabbim, canımın sahibi; korkuyorum, çok korkuyorum.'

Allah ile konuşmak için uyanık kalan kalbim ve çoktan uyuşarak uykuya benzer bir boşluğa düşen beynimin gölgesinde, suyun ilerisinden sesler duyar gibi oldum.

Çok karmaşıktı.

Amansız bir bağırıştı.

Suyun homurtusu bana ulaşmaya çalışan o güçlü sesi bastıramamıştı ama bilincim uykuya evrilirken o sesi de sildi.

GURURHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin