GURUR

♙Ayrım♟

Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla

FINDIKLIIIKEKKK En çok yorum yapan kişiye ithaf edeceğimi söylemiş olmakla birlikte (sayarken inşaAllah yanlış yapmamışızdır) sadece en fazla yorumu yaptığı için değil yorumlarıyla sevdiğim fav okuyucularım arasına girdiği içinde ithaf etmiş bulunmaktayım. Esasen hepiniz favımsınız. Nokta koysanız bile ben sizi yağla balla severim çünkü neden cansınız, ciğersiniz. Gurur'un mihenk taşı sizsiniz daha ötesi var mı yahu...

Bir de bayağı eski hala yanımda olan vefalı okuyucularımdan @beyazzm 'a ithaf etmek istedim. Finalleri gelmiş. Belki mutluluk sebebi olur.

Sınavları başlayan herkese Allah yardım etsin.

Düzeltme yapamadım, yanlışlarım varsa affola.

Şimdi sizi selametle yeni bölüme ışınlıyorum.

Esselamun aleyküm

Uykumu aldığımı hissediyordum ama vücudum rahatlık ve uyuşukluğun ortası tutturulamaz illet bir hissin kollarında beni bilinçsizliğe itmeye devam ediyordu. İlk kez tanıdık olmadığım bu duygunun koynunda daha fazlası için çıldıracak bir güçle sevgi dilenirken sürekli uyuyup uyandığımı idrak ettim.

Bir ara aşinası olmadığım bir kadın sesi sevdalısı kılındığım adamın sesine karşılık vermişti.

"Sakin olur musun artık. Yeterince ortalığı yakıp yıktın. Ne diyorum sana sabaha kadar beklememiz gerek. Tamamen bir kendine gelsin. Ondan sonra eğer bu madde bir yan etki yaparsa uygun ilaçları yollarım."

"O, "dedi kalbimin faniyata ayrılmış odacığındaki mihenk taşı. Devam etsin isterken durdu. Erkeğe has yaratılan sesi tarazlanmıştı.

"Sor hadi, neyi sormak istiyorsan sor."

Mustafa'nın aklını yiyip bitiren hangi kuşku varsa onunla birlikte bana yaklaştığını hissettim. Derinlerden derilerime haftalardır işleyen o tanıdık nefesi duyuldu. Yatağımın bir kıyısı çöktüğünde parmağıma onun parmakları ilişmişti.

"Aptallığıyla yıktığını yana yakıla akıl arayarak toplamaya çalışan tek enayiyim. Neyi sorayım. Onun bu haline sebep olan benken, neyi! " Sanki kendine sitem ediyordu.

"Anlaşıldı." dedi kadın. Beni sürekli ayıltıp bayıltan bu ilacın uyuşukluğundan olsa gerek kadının kim olduğunu bile sorgulayacak en ufak merakım yoktu. Hatta tüm duygularım sıfırlanmış gibiydi. "Yoksunluk çekip çekmeyeceğini soruyorsan merak etme. Kimse bir dozda bağımlısı olmaz. Gerçi Aras dozu olması gerekenden fazla..."

"Şerefsizin tohumu..." dedi dişlerinin arasında kadının sözünü keserken. Onun adını duyduğunda bedeninin kasıldığını parmak uçlarıma belli belirsiz dokunan parmaklarından anladım. Neden elimi tamamen tutmuyordu? O an hiçbir şeyi takmayacak kadar donuklaşan ruhumun derinlerinden bir kıvılcım attığını hissettim: Bu uzaklığı sevmemiştim.

"Küfrün ucu yine senin ailene çıkıyor farkında mısın?" Dedi kadın ve gözlerimle görmeyişime rağmen dudaklarına gülüşün renk verdiğini hissettim.

"Damla şimdi soyuma da başlatma..."

Damla. Bu ismi sanki duymuş gibiydim.

"O akşam babamla konuşup gittikten sonra delirdi adam. Direkt ne halt yediğinizi öğrendim demen gerekli miydi?"

"Bunu söylediğimi nereden çıkardın? Ben sadece her şeyi bildiğime dair sinyal verdim. Amacım sadece sizin ilaç şirketiyle irtibatımız olup olmadığını öğrenmekti. Eğer babamla ortaksa bunun haberini kesin uçuracaktı zaten. Öyle de oldu. Ben senin babana şüphe tohumu ektim ekmesine de sonraki gün de babam işi çakar çakmaz gideceğim tatilin içine etti."