14. Bölüm 'Bir Ortak Geçmişimiz Var'

214 44 318
                                    

Bu zamana kadar yazdığım en uzun bölüm bu oldu. Her karakterin iç dünyasında kısa bir yolculuk yaptığımızı düşünüyorum ve yavaş yavaş onların dünyasını size tanıtıyorum. Önemli konuysa bu bölümle beraber benim için bu özel hikâyenin playlistini yapmaya başlıyor olmam. Bu bölümde ve diğer bölümlerdeki bol şarkılı sahnelerden bunu fark edebilirsiniz. Bölümde geçen tüm şarkılar artık Kırık Plak ailesinin ve kitabın simgesi, aitliği. İlerde aslında bu oluşturulan kitaba ait playlistin önemini hepimiz anlayacağız ;)

Şimdiden okumaktan yorgun düşen gözlerinizden öper ve vote ile yorumlarınızı eksik etmemenizi dilerim.

Sevgi ve minnetle.

🍂

Yastığı kulaklarıma biraz daha bastırdım. Rüyalar aleminde gezmem yetmiyormuş gibi bir de yataktan sıçrayarak uyanmak zorunda kalmıştım. Normal insanlar gibi uyandığım bir günüm bile yoktu. Komodinin üstünden telefonumun ekranına dokundum. Saat yediyi kırk geçiyordu.

İç geçire geçire yavaşça yorganı üstümden attım ve yataktan kalktım. Ev salondan gelen ve benim uykumun içine eden müzikle yankılanıyordu. Üstüme bir hırka geçirip ayaklarımı sürüyerek odadan çıktım.

İşte bu kapı

İşte bu da sapı

Daha nasıl olur ki aşkın ispatı

Bir günde insan gibi neden uyanamıyordum? Ayaklarımı yere vura vura yürüdüm. Gözlerimi sertçe ovuşturdum. Deniz mutfakta şarkıyı mırıldanarak, omlet tavasını yıkıyordu. Kalçasını bir sağa bir sola sallayan Deniz'i görmemle bunun bir kamera şakası olmasını diledim.

Kartal ve Pendik

Gittik, gittik geldik

Bakışınca o ahu gözlerle

Hırkamın önüne ellerimi bağladım ve kafamı duvara yasladım. Uyku mahmurluğum şarkıyla git gide açılıyordu.

Yüzüme bakmadın

Fark etmedin bile

Üzüldüm çok

Çöktüm ama

Derler ya, kıvrıl fakat kırılma

Deniz mutfağın ortasında dans ederek çayları doldurmaya başladı. Ağzım açık bir şekilde ne yaptığını çözmeye çalıştım. Bağırarak şarkıyı söylemeye devam etti. Kalça hareketleri yerini sallanan ellerine bırakmıştı. Dansöz gibi bir o yana bir bu yana dönüyor ayaklarını etrafa savuruyordu.

Ne kadar ayıp

Ne yaptın Asuman

Kalbimi kırdın

Yap bi' pansuman

 "Deniz!" diye var gücümle bağırdım. Olduğu yerden sıçradı ve gözleri benimle buluştu. 

"Asuman?" dedi gözleri açılmış bir halde. Gözlerimi devirip masadaki telefona uzandım ve müziği kapattım.

 "Hayır canım, Işıl ben!" Ağrıyan belimi zorda olsa sandalyeye yerleştirdim. Dün nasıl yattıysam artık her yerim ağrıyordu. Deniz kızararak, omlet tavasını masaya koydu.

"Kusura bakma ya ben kendimi fazla kaptırmışım," dedi ve masaya geçti. İstemsizce kıkırdadım. 

"Ne kaptırması Deniz? Biraz daha devam etseydin, mahalledeki tüm Asuman'lar evimize dolup sana pansuman yapacaklardı." diye söylendim.

KIRIK PLAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin